Mark Twain’den usta işi mizahi yergi; Hadleyburg’ü Yozlaştıran Adam!
Hadleyburg’ü Yozlaştıran Adam; gerçek adı Samuel Langhorne Clemens olan, öykülerinde ırmakta gemilerin seyredebilmesi için gerekli derinliği belirten ve “iki kulaçlık derinlik” anlamına gelen bir gemici terimi olan Mark Twain takma adını kullanan Amerikalı yazarın mizahçı yanının öne çıktığı kısa bir öyküsü. William Faulkner’ın Amerikan edebiyatının kurucusu olarak nitelediği Mark Twain, öyküsünde büyük bir intikam hikâyesi anlatıyor. İnsanlığın açgözlülük, kıskançlık, intikam gibi en olumsuz niteliklerini hicveden Twain ikiyüzlü toplumsal ahlak anlayışına da en ağır eleştirilerden birini yöneltiyor.
Cumhuriyet Kitap EkiHadleyburg’ü Yozlaştıran Adam, William Faulkner’ın Amerikan edebiyatının kurucusu olarak nitelediği daha çok romanlarıyla tanınan gerçekçi yazar Mark Twain’in mizahçı yanının öne çıktığı kısa bir öyküsü.
Sarsılmaz dürüstlüğüyle övünen Hadleyburg kasabası halkının bir yabancıyı farkında olmaksızın rencide etmesi, büyük bir intikam hikâyesine dönüşür.
Ülkenin en dürüst kasabası olarak tanınan Hadleyburg’ün namını karalamak isteyen bu öfkeli yabancı, yozlaştırılamaz olmasıyla övünen halkı kendi gerçeğiyle yüzleştirmek üzere müthiş bir plan hazırlar.
İnsanlığın açgözlülük, kıskançlık, intikam gibi en olumsuz niteliklerini hicvederek irdeleyen Twain bu öyküsüyle ikiyüzlü toplumsal ahlak anlayışına da en ağır eleştirilerden birini yöneltir.
Gerçek adı Samuel Langhorne Clemens olan Amerikalı yazar, öykülerinde ırmakta gemilerin seyredebilmesi için gerekli derinliği belirten ve “iki kulaçlık derinlik” anlamına gelen bir gemici terimi olan Mark Twain takma adını kullandı.
Halley kuyrukluyıldızının dünyaya geldiği 1835 yılında Missouri eyaletinin Florida şehrinde doğdu ve 1900 yılında kendisiyle yapılan bir söyleşide kuyruklu yıldızın bir dahaki gelişinde, 1910’da ölmesinin iyi olacağını söylemişti, öyle de oldu! Halley kuyrukluyıldızı dünyanın yanı başından geçişinin ertesi günü öldü.
Çocukluk yıllarını Missisippi kıyısındaki küçük bir liman kenti olan Hannibal’de geçirdi. Henüz 11 yaşındayken babasını kaybetti. Bu nedenle küçüklüğünden itibaren farklı işlerde çalışmak zorunda kaldı. İlk olarak 12 yaşındayken bir basımevinde dizgicilik yaptı. Sonrasında abisi tarafından çıkarılan yerel bir gazetede Rambler yani Gezgin takma adıyla yazılar yazdı. Ardından Philadelphia ve Saint-Louis gazetelerinde muhabirlik yaptı.
Amerikan edebiyatının en büyük yazarlarından biri olarak kabul edilen ve yaşamını geçirdiği yerlere öykülerinde yer veren Mark Twain, 1857 yılında bir süre kılavuz yardımcısı olarak Missisippi Irmağı’nda gidip gelen bir Buharlı Gemi’de çalıştı.
Kaptanlık sınavlarına hazırlık için çalıştı; nehrin her yerini öğrenmesi iki yılını aldı. Çok iyi öğrendiği bu yerler romanlarının mekanını oluşturdu.
24 yaşında kaptanlık ehliyetini aldı ve Amerikan İç Savaşı çıkıp nehir gezileri yasaklanana kadar nehirde kaptanlık yaptı.
Yapıtlarında Missisippi Irmağı kıyısındaki yaşamı ve farklı sınıflardan insanları betimledi. Toplumsal gerçekleri mizahi bir dille ustaca yazıya geçirdi. Bu gemide ve Mississippi Irmağı kenarında geçirdiği zamanların birçok eseri için ilham kaynağı meydana getirdiği kabul edilir.
İç savaşın başlaması ile 1861 yılında gönüllü olarak askere gitti. 14 günlük askeri eğitimden sonra ordudan ayrılıp Nevada’da vali olan ağabeyi Orion ile bir süre posta arabasıyla bölgeyi gezdikten sonra, zengin olma hayaliyle madencilik yaptıysa da başarılı olamadı.
Bazı gezi yazıları ve makaleler yazarak çeşitli eyaletleri dolaştı. Mark Twain adıyla imzaladığı ilk makalesi, Carson’dan Mektup adlı yazısıydı.
18 Kasım 1865 günü New York Saturday Press adlı gazetede yayımlanan Jim Smiley ve Zıplayan Kurbağası adlı hikâye ile ilgi gördü.
Bir maden ocağı kampında madencilerden dinlediği yerel bir öyküyü kendi ağzından anlatarak ünü yakalamıştı. Öyküyü 1867’de yayımlanan ilk kitabına da aldı. 1866’da bir gazete adına Hawaii’ye giderek oradan yazılar gönderdi.
1867 yılında Mısır, Filistin ve Avrupa gezisine çıkan Twain, İstanbul ve İzmir'e de uğrar. Yurtdışındaki Masumlar (1867) adlı kitabında toplar. Kitap sayesinde ünü büsbütün artan Twain, Brooklyn Express gazetesinin başyazarı olur.
1872 tarihli “Güçlüklere Katlanarak” adlı yapıtı ise atlı arabayla yaptığı bir yolculuğun anılarıdır.
Oliva Langdon ile 1870 yılı şubat ayında New York’ta evlenen Mark Twain, bir süre eşi ile birlikte New York’un Buffalo kentinde yaşadı; bir gazetede editör ve yazar olarak çalıştı. Öksüz ve yaramaz bir çocuğun Mississippi’de geçen maceralarını anlattığı, 1875 yılında yayımlanan Tom Sawyer’in Maceraları ile adını bilmeyen yok gibiydi. 1881’de yayımlanan Prens ve Dilenci adlı romanını, kızları Susy ve Clara’ya ithaf etti.
Ellinci yaş gününü kutladığı 1885 yılında yayımlanan Huckleberry Finn’in Maceraları, kimilerince Amerikan edebiyatının ilk büyük yapıtı olarak değerlendirildi. Bu kitapta da yaramaz ve asi bir çocuğun hikayesini anlattı.
Huckleberry Finn’den sonra beş yıl boyunca kitap yayımlamayı bırakan Twain, zengin olmak umuduyla iş adamlığına soyundu. Para kazanmak için çeşitli işlere yatırım yaptıysa da sonuç hep hüsran oldu. 1885’te kurduğu yayınevi ise iflas etmesine yol açtı.
Yaşlılık yılarında sömürgeciliği, ırk düşmanlığını, kazanç hırsını, dinsel ikiyüzlülüğü sert bir dille eleştiren yazılar yazan Mark Twain 1905’te, yetmişinci yaşını Beyaz Saray’da Theodore Roosevelt’in onun onuruna verdiği yemekte kutladı.
1907’de Oxford Üniversitesi kendisine fahri doktora verdi. Mark Twain 1906’da yazmaya başladığı biyografisini tamamlayamadan, geçirdiği kalp rahatsızlığı sonucu 21 Nisan 1910 günü Connecticut’ta hayatını kaybetti.
Seçme Yapıtları: Jim Smiley ve Zıplayan Kurbağası ve Diğer Öyküler, Dışarıdaki Masumlar, Tom Sawyer’ın Maceraları, Prens ve Dilenci, Çalınan Taç, Hadleyburg'ü Yozlaştıran Adam, Mississipi’de Yaşam, Huckleberry Finn’in Maceraları, Ekvatorun İzinde, Adem’le Havva’nın Güncesi.