Zamlar sağlığı olumsuz etkiliyor

Türk Sağlık-Sen'in hazırladığı rapora göre, kriz ve yapılan zamlar sonucunda insanlar yeme, içme ve ısınma gibi temel ihtiyaçlarında kısıtlamaya gidiyor ve bu kısıtlamalar ise hastalıklara yol açıyor. Yıllardır daha sağlıklı olduğu için tercih edilen damacana suları da aylık 30 YTL'lik tasarruf için terk edilmeye başlandı.

cumhuriyet.com.tr

Türk Sağlık-Sen Ar-Ge Merkezi tarafından yaşanan ekonomik krizin ve zamların insan sağlığına etkileri konusunda bir rapor hazırlandı. Raporda yaşanan ekonomik kriz ve zamlar sonucunda insanların yeme, içme ve ısınma gibi temel ihtiyaçlarında kısıtlamaya gittiğine dikkat çekildi. Bu kısıtlamaların hastalıklara yol açacağına dikkat çekilen raporda, hastanelerde katılım payı alınması nedeniyle bazı yurttaşların hastaneye de gidemedikleri belirtildi.

 

Damacanalar terk ediliyor

Raporda, şebeke sularının içilmesinin insan sağlığı için risk oluşturmasından dolayı yıllardır kullanılan damacana sulardan da, ekonomik kriz nedeniyle vazgeçilmeye başlandığının belirtildi Raporda şöyle denildi: “ Ekonomik krizin yansımaları yurttaşların içtiği suya kadar görülmektedir. Sağlıklı olması için evlerde kullanılan damacana suların yerini şebeke suları almaya başlamakta, insanlar şehirlerde hala akan çeşmelerden içme suyu temin etmeye çalışmaktadırlar. Böylelikle 4 kişilik bir aile ayda yaklaşık 30 YTL’lik bir tasarruf sağlamak için sağlıklarını tehlikeye atar olmuşlardır.” Raporda ayrıca vatandaşların ucuz gıdaya yöneldiklerine de vurgu yapılarak ekonomik kriz nedeniyle daha ucuz olan sağlık açısından risk taşıyan besin maddelerine yönelim arttığına dikkat çekildi.

 

Isıdan tasarruf

Bir yılda doğalgaza yüzde 70’in üzerinde zam yapılması nedeniyle insanların ısınmak için gazı daha az kullandıklarına dikkat çekilen raporda şu görüşlere yer verildi: “Vatandaşlar doğalgaza yapılan zam nedeniyle ısınmak için doğalgazı kullanımında kısıtlamaya gitmektedirler. Kömür fiyatlarının da geçen seneye göre iki kat artması da kömürü ısınmada bir alternatif olmaktan çıkarmıştır. İnsanlar kullanılmayan odalarda kalorifer peteklerinin kapatılması, pencere ve kapılardaki yalıtımların arttırılması, ev içinde de kalın giyinilmesi ve battaniye kullanılması gibi yöntemlerle kışı geçirmeye hazırlanmaktadırlar. Kışın ısınmak için ev bütçesine yük getirmeyecek önlemleri almaktadırlar.”

 

Cinnet ve intiharlar çoğalabilir

Son aylarda 50 bine yakın şirketin kapısına kilit vurulduğuna dikkat çekilen raporda şunlar kaydedildi: “Ekonomik krizle birlikte Türkiye’de yaklaşık 50 Bin işyeri kapanmış birçok sektörde firmalar küçülmeye veya üretimlerine bir süre ara verme kararı almıştır. İşsizliğin hızla artması ve ekonomik sıkıntı bireylerin ruh sağlıklarını da derinden etkilemektedir. Ekonomik kriz artarak devam ederse çok yakında krize bağlı cinnet ve intiharlarda ciddi artışlar yaşanabilir”

 

Yurttaşlar hastaneye gidemiyor

Temel ihtiyaçlardan yapılan bu kısıtlamaların vatandaşın sağlığını riske attığına dikkat çekilen raporda, hastanelerden muayene başına katılım payı alınması nedeniyle de bazı vatandaşların hastaneye gidemediklerine de vurgu yapılarak şunlar belirtildi: “İnsanların temel ihtiyaçlarda kısıtlamaya gitmesi birçok bulaşıcı hastalığın ortaya çıkmasına ve kış hastalıklarının yoğun biçimde görülmesine neden olacaktır. Sağlıkta uygulama tebliği ile birlikte devlet hastanelerinde 3 YTL, Araştırma Hastanelerinde 4 YTL, Üniversite Hastanelerinde 6 YTL ve özel hastanelerde 10 YTL Muayene ücreti alınmaktadır. Hastanede aynı gün farklı branşlarda yapılan her muayene başına ayrı katılım parası tahsil edilmektedir. Ayrıca GSS ile teşhis için kullanılan ilaçlardan çalışanlardan yüzde 20, emekliden yüzde 10 katılım payı kesilmesi, yaşanan ekonomik krizin etkisiyle vatandaşları hastanelerden uzak tutmaktadır. Ekonomik krizin iyice belirginleştiği son bir ayda hastanelere müracaatlarda azalma olmuştur. Vatandaş artık hastaneye gitmek ve eczaneden ilaç almak yerine özellikle grip gibi hastalıklardan evlerinde kurtulmaya çalışmaktadır.”