Zamanaşımı da vahşet olur

Eski Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız, yargılama sürecinde sanıkların kaçmasına zemin hazırlandığını söyledi.

cumhuriyet.com.tr

Sivas katliamı mağdurlarının yakınları, davanın zamanaşımından düşmesi durumunda “Türkiye’nin bir utanca daha imza atacağını, kararın adalet adına tam bir vahşet olacağını” vurguladılar.

Mağdurlar ve ölenlerin yakınları, “bu bir katliamdır, insanlık suçudur ve katillerin ona göre ceza alması gerek” diye yıllardır tekrarlasa da, adeta korunan katillerin, aranırken kendi evlerinde öldüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde işe girdiği anlaşıldı. Bugün ise dava zamanaşımdan düşme tehlikesi ile karşı karşıya.

Katliam sırasında yaşamını yitiren saz sanatçısı Hasret Gültekin’in eşi Yeter Gültekin, davanın 18 yıldır sözde görüldüğünü belirterek davadaki ihmallere ve sanıkların korunduğuna dikkat çekti.
 

‘Geri dönülecek yol değil’

“Hukuk sürecinde yaşananlar bugünlerin geleceğini bizlere çok önceden hissettirmişti” diyen Gültekin, insanların yüzlerini bile gizlemeye gerek duymadan kameralar önünde bu katliamı gerçekleştirdiğini anımsattı. Gültekin şunları söyledi: “Bu dosyanın bugün geldiği nokta verilen sözlerin yerine getirilmesi sürecidir. Avukatımız zamanaşımının insanlık suçlarında işlenmemesi yönünden yol almaya çalıştı, ancak bu yasa engellendi. Sıvas sanıklarına verilen sözler yerine getirildikten sonra bu yasanın çıkacağını tahmin ediyorum. Bizim açımızdan geri dönülecek bir yol değil bu, ancak bu dosya bu şekilde kapanırsa, bundan sonrası için diğer davalara örnek teşkil edeceğinden, hukuk devleti adına ve adalet adına tam bir vahşettir.”

Madımak’ta yaralananlardan ve davanın müdahillerinden eski Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız da, mahkemenin yargılama safhasında bir kısım sanıkları serbest bırakarak kaçmalarına zemin hazırladığını belirterek dava sürecinde mahkeme, kolluk kuvvetleri, İçişleri ve Dışişleri bakanlıklarının, sanıkları koruduğunu vurguladı.

‘Adalet işlemedi’

Katliamda yaşamını yitiren şair Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok ise “Gerektiği gibi işlemeyen bir yargı sürecinden söz ediyoruz. Bunun geldiği son nokta da zamanaşımı” diyerek insanlık suçlarında zamanaşımı olmaması gerektiğini savunduklarını anımsattı.

Altıok, şöyle konuştu: “Davanın zamanaşımından düşmemesi için yeni bir yasal düzenleme taleplerimizi yetkililere ve siyasi parti temsilcilerine ilettik. Düzenleme yapılmış olsaydı bu süre içinde, bizim davamıza uyum sağlamış olacaktı”.