Yüzünüzü kime emanet ediyorsunuz?
Uzmanlar, “yüzün karmaşık anatomisi ve yaşlanma dinamikleri bilinmeden hastanın yüzüne tedavi amaçlı bir işlem yapılmaması” konusunda uyarıyor.
Mustafa Çakır/ CumhuriyetGünümüz kent yaşamında iş stresi ve çevre şartları yüz ifademizin oluşmasında en önemli etken. Zamanla cilt sıkılığının azalması, ciltte incelme, renk değişiklikleri, göz çevresindeki çukurlaşma ve alttaki kemik yapıların belirginleşmesi de yaşlı ve yorgun bir yüz görünümüne neden oluyor. Bunun önüne geçmek için başvurulan yol ise estetik. Ancak uzmanlar uyarıyor.
Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Beyhan Çakır, yüz ifademizin özellikle de bakışlarımızın karşı tarafta bizim hakkımızda oluşacak algıda en etkili fiziksel faktörlerden olduğuna işaret etti. Zamanla cilt sıkılığının azalması, ciltte incelme, renk değişiklikleri, göz çevresindeki çukurlaşma ve alttaki kemik yapıların belirginleşmesinin yaşlı ve yorgun bir yüz görünümüne sebep olduğuna dikkat çeken Çakır, “Genç yaşlarda alt göz kapağından yanaklara düzgün bir geçiş varken zamanla alt göz kapağının gevşemesi, yanak dokusunun yerçekiminin etkisiyle aşağıya doğru yer değiştirmesi ve alt göz kapağındaki torbalanmalar orta yüz bölgesindeki yorgun ve yaşlı görünümün ana sorumlusudur. Bu görünümün düzeltilebilmesi için başvurulacak seçenekler arasında cerrahi yöntemler en etkili olanıdır” dedi. Çakır, göz çevresindeki göz kapakları, kaşlar, alın ve orta yüz bölgesi düşünüldüğünde bu bölgenin yaşlanma sürecinin oldukça karmaşık olduğunu söyledi. Yaşlanmanın yüzümüzdeki ilk göstergelerinden birisinin göz çevresindeki kırışıklıklar olduğuna işaret eden Çakır, şunları söyledi:
“Bu aşamada botox uygulamaları oldukça yüz güldürücüdür. Aşırı güneşe maruz kalmanın neden olduğu ciltte lekelenmeler, ince kırışıklıklar ve yıpranmış cilt görünümü kimyasal soyucular ve doğru PRP uygulamaları ile düzeltilebilir. Yine alt göz kapağı-yanak bileşkesindeki hafif çukurluklar için özel dolgu uygulamaları yapabiliyoruz. Yüze herhangi bir işlem yaptırılmadan önce uygulayıcının bu işte ne kadar profesyonel olduğunun araştırılması çok önemlidir. Yüzünüze herhangi bir işlem yapacak uygulayıcının iyi bir yüz analizi yapacak kadar anatomi bilgisi ve mevcut sorunların çözümündeki müdahale kapasitesi yeterli olmalıdır. Yüzün karmaşık anatomisi ve yaşlanma dinamikleri bilinmeden hastanın yüzüne tedavi amaçlı bir işlem yapılmamalıdır.”
Çakır, güzel yüz algısını oluşturan komponentlerin en önemlilerinden birisinin de gözler olduğunu söyledi. Geçmiş yıllarda göz çevresine yönelik olarak yapılan estetik işlemler alt ve üst göz kapağındaki fazla dokuların çıkartılması olarak değerlendirilirken artık günümüzde bu anlayış neredeyse tamamen değiştirildiğini ifade eden Çakır, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi olarak göz çevresine yönelik güncel yaklaşımlarının doku çıkartmaktan çok mevcut dokuların korunarak yeniden şekillendirilmesi hatta yağ doku enjeksiyonları uygulamak şeklinde olduğunu bildirdi. Üst ve alt göz kapaklarına yönelik olarak farklı işlemler yaptıklarını dile getiren Beyhan Çakır, şöyle devam etti:
“Üst göz kapağına yönelik olarak yapacağımız işlemlerde kaş ve alının durumu, alt göz kapağına yönelik olarak yapacağımız işlemlerde de orta yüz ve yanakların durumunu birlikte değerlendiriyoruz. Eğer kaşların seviyesi düşükse üst göz kapağına herhangi bir işlem yapmadan önce ya da aynı anda alın ve kaş seviyesindeki problemlerin çözülmesi doğru olan yaklaşımdır. Eğer kaşları düşük olan birinin alnına botox uygulaması yapılırsa ya da üst göz kapaklarındaki fazla gibi görünen deri çıkartılırsa bu doğru bir planlama değildir, çünkü bu durumda kaşlar daha aşağıda görünecektir. Oysa önce düşük olan kaş pozisyonu düzeltilirse çoğunlukla daha az bir deri çıkartılır belki de hiç deri çıkartmaya gerek kalmaz. Bazen tek başına bir kaş kaldırma işlemi bile üst göz kapağına herhangi bir işlem uygulamadan yeterli sonucu verebilir. Dolayısıyla yüze gelişigüzel botox ya da dolgu uygulamaları yapılmadan önce seçenekler arasına cerrahi yöntemleri de alan bir yüz analizi önemlidir. Yine göz kapaklarına yönelik olarak herhangi bir işlem yaparken kişinin yaşı, erkek ya da kadın olması, etnik yapısı göz önünde bulundurulması gereken unsurlardır.”