Yüzümüzdeki hangi maske gerçek?
ABD’de George Floyd’un polis tarafından öldürülmesinin ardından tüm dünya “Nefes alamıyorum” eylemlerine kilitlendi. Sanat da susmadı.
Selda GüneysuSiyahi George Floyd’un ABD’de bir polis tarafından öldürülmesi ABD ile Avrupa ülkelerinde yıllarca diğer ülkelere, biraz da üst perdeden söylenen “özgürlük, insan hakları, evrensel hukuk” söylemlerini yeniden tartışmaya açtı. Sanat da susmadı. Ressam ve dijital resim sanatçısı Cihan Engin, ABD’deki Özgürlük Heykeli’ni dijital sanatı kullanarak, “ti”ye aldı. V for Vendetta’nın maskesinin Özgürlük Heykeli’nin yüzüne geçirildiği bir video uyarladı. O tasarım sadece bir günde dünyaya yayıldı ve yaklaşık 5 milyon kişi bu videoyu sosyal medya hesabında kullanarak, ABD’ye, “Nefessiz kaldım. Hangisi yüz gerçek? Maskeli olan mı olmayan mı?” mesajını verdi.
Cihan Engin ile dijital resim sanatını ve Floyd eylemleri sonrası uyarladığı video çalışmasını konuştuk.
GELENEKSELE GÖRE HIZLI
Dijital sanat ne demek? Sanat neden günümüzde dijital alana doğru evrildi?
Aslında dijital sanat o bildiğiniz geleneksel resim sanatıyla hemen hemen aynı. Yalnız burada fark, dijital sanat dalında malzemelerin kâğıt, kalem, boya, tuval ya da fırça yerine bilgisayar ya da tabletlerin olması. Burada tuval bilgisayar ekranı. Yani malzeme günümüzün teknolojisi. Resimdeki gölge, renk, ışık, tüm bu öğeler ise aynı.
Geleneksel resim sanatına göre çok daha hızlı bir sanat dalı ayrıca.
Tabii. Bilgisayarın özelliklerini bildikten sonra burada yaptığınız resim de geleneksel resme göre kat be kat hızlı oluyor. Siz bir yağlıboya tablo üzerinde belki aylarca uğraşıyorsunuz, burada ise 3, 4 günde “aynı etkide” resim yapabilirsiniz. Resim dijital olduğu için yaptığınız bir resimden milyonlarca kopya alabilir ve dünyanın her yerine bu resmi gönderebilirsiniz. Tabii geleneksel sanat bilinmeden dijital sanat da yapılamaz. Önce resim yapmak gerekli, sonra program bilmek.
Ben Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü mezunuyum. Ben de yıllarca tuval üzerine karakalem, yağlıboya, suluboya resimler yaptım. Ama sonra teknoloji hayatımıza girmeye başladı. 10 yıldır dijital sanatla uğraşıyorum.
TUVAL BİLGİSAYAR
Geleneksel sanat eğitimi alıp, dijital sanata nasıl yöneldiniz?
Üniversiteden mezun olduktan sonra, 2008 yılında, güzel sanatlar alanında okumak isteyen öğrencilere ders vermeye başladım. Bu sıralarda, farklı bir “Spider Man/Örümcek Adam” tasarımı gördüm. Bu tasarımın bilgisayar üzerinde nasıl yapıldığını merak ettim ve araştırmalar yaptım. Gördüm ki tablet ile bir çizim. O zaman tablet gibi teknolojik aletler çok pahalıydı. Çizimleri “fare” ile yapmaya başladım. İşin mantığını kavradım ve işimi de bu alan üzerine seçtim. 6 yıl boyunca bir oyun şirketinde çalıştım. Bu arada sosyal medyada dijital resimler yapıp, paylaşmaya başladım. Çok beğenildi. Zamanla sürekli dijital resimler çizmeye başladım. “İstanbul ve Ankara Kıyamet Manzaraları” çizimleri bana aittir. İlk sosyal medya paylaşımlarım. Cumhuriyet dahil, medya çok kullandı bu çizimleri. Şimdi Hititler gibi, Umay Ana gibi bize ait gerçek kahramanlarımız, bize ait değerlerimiz üzerine çalışmalar yapacağım.
‘Kaplumbağa Terbiyecisi’ uyarlaması çok gündem oldu...
Evet, daha önce Atatürk ve Çanakkale serileri de yapmıştım. “Kaplumbağa Terbiyecisi”, Hacivat ve Karagöz gibi bizim kültürümüzün eserlerini alıp, onları dijital sanatla geleceğe taşımak istedim. “Kaplumbağa Terbiyecisi”, Osman Hamdi’nin eşsiz bir resmi. Onu uyarlarken “Bu çağda nasıl görünürdü” diye düşündüm. Uygun bir dille bugüne taşımak istedim. Van Gogh stili de çok beğenildi.
‘DÜNYADA 5 MİLYON KİŞİ PAYLAŞTI'
George Floyd’un polis şiddeti sonucu ölümü üzerine tasarladığınız ve V for Vendetta’nın maskesini takan “Özgürlük Heykeli” tasarımınız, salt Türkiye’de değil dünyada ses getirdi...
Olayı görünce çok etkilendim. Özellikle de Floyd’un “Nefes alamıyorum” sözü çok etkileyiciydi. Videonun tamamını izleyemedim. Aslında ABD’nin geçmişi belli. Her ne kadar “özgürlük” deseler de “ırkçılık” bugün hâlâ var. Daha önce Kızılderililer’e yaptıkları ortada. “Özgürlük Heykeli” diye bir heykel yaptılar ama ben onu “bir tür göz boyama” olarak nitelendiriyorum. Ben de bu duruma bir gönderme yaptım. Çünkü “sahtekârlık gibi” geldiği için bir ironide bulundum. Bu video tüm dünyada yaklaşık 5 milyon kişi tarafından paylaşıldı. Çok da ses getirdi. Teknoloji öyle bir şey ki bir saniyede bir video tüm dünyada paylaşılabiliyor. Daha önce Özgecan için çeşitli videolar ve dijital resimler yaptım. Soma’da yaşamını yitiren madenciler ve şehitlerimiz için de aynı şekilde. Ama bu benim ilk yurtdışı çalışmam. Floyd protestoları hızla dünya çapında bir olay haline geldi.