Yüksel Direnişi 500 gündür devam ediyor: Geri adım yok

Akademisyen Nuriye Gülmen’in 9 Kasım 2016 tarihinde “İşimi geri istiyorum” diyerek Yüksel Caddesi İnsan Hakları Anıtı’nda başlattığı eylem 500. gününe girdi.

Şeyma Paşayiğit

Gözaltılar ve sert müdahalelere rağmen her gün iki kere sokağa çıkan eylemciler “İşimizi geri istiyoruz” demeye devam ediyor. Nuriye Gülmen, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’ndeki görevinden açığa alınmasının ardından 9 Kasım 2016’da Yüksel Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde eylem yapmaya başladı.

OHAL ile birlikte işinden olan Semih Özakça iki hafta sonra Gülmen’in yanında ikinci bir ses oldu. Sosyolog Veli Saçılık, ihraç edildiğini öğrenmesiyle birlikte eğitimcilerin eylemine katıldı. Ankara’da okulunun önünde yapmaya çalıştığı basın açıklamasını İnsan Hakları Anıtı önüne taşıyan Acun Karadağ’ın eyleme katılmasıyla birlikte Yüksel Caddesi, “İşimizi geri istiyoruz” eyleminin sembol yeri haline geldi. Gülmen ve Özakça, evlerine yapılan polis baskını ile başlattıkları açlık grevinin 76. gününde tutuklandı.

Yüksel Caddesi abluka altına alındı. Anıtın çevresi aradan geçen 315 güne karşı ablukada kalmaya devam etti. Haklarında açılan davanın 6. duruşmasında hiçbir duruşmaya getirilmeyip savunma imkanı verilmeyen Nuriye Gülmen, 6 yıl 3 ay hapis cezası verilerek tahliye edildi. 5 ay tutuklu kalan Semih Özakça ile Acun Karadağ beraat etti. Eğitimcilerin açlık grevi, OHAL İnceleme Komisyonu’nun iş taleplerini reddetmesine kadar devam etti.

9 Kasım 2016’da başlayan “işimi geri istiyorum” eylemi, günde iki kez sert biçimde yapılan gözaltı işlemleri ve geçen 500 güne rağmen bitirilemedi. Gazetemize konuşan Gülmen, “Direniş bitmedi. Yüksel’de iş, ekmek ve onur mücadelesi sürüyor. Biz Kazandık ve Kazanacağız” diyerek Yüksel Caddesi’nde 500 gündür devam eden eyleme yaraşır bir kutlama yapmak istediklerini söyledi. Henüz alana çıkacak kadar sağlıklarına kavuşamadıklarını ifade eden Gülmen, “Direniş bize öğretti ki, gerçekten yaşadık diyebilmek için direnmek gerekiyor.

Onurumuzla yaşadık diyebilmek için direnmek gerekiyor. Açlık grevi direnişini, yaşadık diyebilmek için yaptık. Bu yüzden bu isim bizim için çok şey ifade ediyor ve çok anlamlı” dedi. Gülmen, demokrasi, özgürlük ve adaletten yana olan herkesi bugün 18:00’de Konur Sokak’ta Mimarlar Odası önünde toplanmaya davet etti. Veli Saçılık da “AKP’nin hadsizliğini kitlelere anlatmak adına büyük şey başardık ama henüz işimize geri dönmede sonuç alamadık. AKP, insan haklarını bariyer içinde tutuyor. Bu, hangi zihniyette yönettiğinin göstergesi. OHAL bitmediği sürece KHK’ler olduğu sürece buna karşı mücedele edenler olacaktır. Yüksel Direnişi, tarih yazmıştır. Bu tarih, mutlaka zaferle sonuçlanacaktır” diyerek düşüncelerini gazetemize paylaştı