'Yolumuza inatla devam edeceğiz'
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, AB'nin genişlemeyi durdurduğu anda dünyadaki ağırlığını kaybetmeye başlayacağını, Türkiye'nin üyelik için yoluna inatla devam edeceğini belirterek, "Bu hakkı elimizden kimsenin almasına izin vermeyeceğiz" dedi.
cumhuriyet.com.trParis Boğaziçi Enstitüsü Yıllık Toplantısı'nda konuşan Babacan, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecini dış vadeli hedef ve iç reformlar arasında önemli bir vesile olarak gördüklerini söyledi. AB'ye üyelik konusunda Türkiye'nin özel bir süreç yaşadığını, ilk defa kurucu ülkelerin ağırlığına sahip bir ülkenin, aday ve katılımcı statüsü elde ettiğini, AB'nin kurucu Fransa ve Almanya ülkeleri ile aynı güçte ve oy gücüne sahip olduğunu kaydederek, "Karşımıza şu ya da bu vesileyle çıkan sorunların bir kısmının da bununla ilgili olduğunu düşünüyorum" dedi. AB'nin özünde 'birlikten doğan güç' olduğunu belirten Babacan, "AB genişlemeyi durdurduğu anda, dünyadaki ağırlığını da kaymbetmeye başlayacaktır. Bunu uluslararası finans kuruluşlarının yönetim yapılarında görmeye başladık. Genişlemenin durması, aşağı inişin zayıflamanın başlangıcıdır. Biz, Türkiye'yi içine alan bir AB'nin çok daha güçlü olacağna inanıyoruz. Ancak Avrupa'nın içindeki kriz durumu şu anda, genişlemeyle ilgili düşünceleri öteliyor" dedi.
"Er ya da geç iyi sonuç alacağımıza inanıyorum"
Türkiye'nin üyelik sürecinden asla vaz geçmeyeceğini, inatla yoluna devam edeceğini vurgulayan Babacan, "Bu hakkı da elimizden kimsenin almasına izin vermeyeceğiz. Süreç bakarsınız ağır işler ama geriye dönmesi birbaşka konsensüs isteyen bir durumdur. Biz, siyasi reformlarda eksiklerimiz var, bunları biliyoruz. Onlarla ilgili kriterleri tamamlamak için de çalışacağız. Bu sürece de herkesin destek vermesini önemsiyorum. Halkımız da önemli bir gelişme olarak görüyor. Er ya da geç iyi bir sonuç olacağımıza inanıyorum" dedi.
"Ülkelerin iflasına izin verilmesin, biz de destek verelim"
Avrupa'daki finansal sorunlara da değinen Babacan, Avro bölgesindeki hiç bir ülkenin iflasına izin verilmemesi gerektiğini; istendiğinde kendilerinin de destek verebileceğini söyledi. Avro'nun, AB'nin entegrasyonunun en önemli sembolü olduğuna işaret eden Babacan, 'bazı ülkeler eurodan çıksın mı' tartışmaları yapıldığını dile getirerek, "Bütün bunlar AB'nin dağılmasının başlangıcı olabilir. Çünkü Avrupa Birliği, ekonomi temelleri üzerinde kuruldu, dağıılması da bu konuda olabilir. Mutlaka euro bölgesi için güçlü para politikasına ihtiyaç var" dedi.
"Günlük 1 doların altında yaşayan nüfusumuz kalmadı"
Babacan, 2030 raporu hazırladıklarını ve Türkiye'de günlük 1 doların altında yaşayan nüfusun kalmadığını söyledi. Türkiye'nin, küresel ekonomik krizin kaynağı olan iki alanda güçlü bir konumda olduğuna dikkati çeken Babacan, "Biz bütçe açığımız düşürdük. Borcun milli gelire oranını yüzde 40'a indi. Dolayasıyla Avrupa'da sorunun kaynağı olan iki alanda Türkiye, sağlam bir yapıda" dedi.