Yolsuzluklara kalkan paketi
ÖYM’lerin kaldırılması ve tutukluluk süresinin 5 yıla indirilmesiyle ilgili paket Meclis’e geldi.
Ayşe Sayın / CumhuriyetAKP’nin yeni yargı paketinden 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sanıklarına güçlü “koruma zırhı” çıkarken, Ergenekon ve Balyoz gibi siyasi davalarda “yeniden yargılama” yolu açılmadı. 17 Aralık soruşturması ile gündeme gelen savcıların kararlarını uygulamayan emniyet müdürlerine soruşturma soruşturma izni yetkisi Adalet Bakanı’na veriliyor. Telefon dinleme ve mal varlığına el koyma tedbirlerinin uygulanacağı suçlar arasından “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” eylemi çıkartılıyor. AKP, yeni yargı paketinin “demokratikleşme” paketi ile birleştirilmesinden de vazgeçilirken, yasa önerisinin salı günü TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülmesi kararlaştırıldı.
AKP ÖYM’lerin kaldırılmasını da içeren Terörle Mücadele, Ceza Muhakemesi, Türk Ceza Kanunu ve bazı yasalarda değişiklik yapan 22 maddelik yeni yargı paketini, 150 milletvekilinin imzasıyla TBMM Başkanlığı’na sundu. AKP’nin teklif olarak sunduğu düzenlemede, 17 Aralık “yolsuzluk ve rüşvet” operasyonu sanıklarını güvence altına alacak önemli düzenlemelere gitti. AKP’nin TBMM Başkanlığı’na sunduğu yasa önerisi ile getirilen düzenlemeler şöyle:
TMK yerinde kaldı: Başbakan Tayyip Erdoğan, Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) tamamen kaldırılacağını ve bazı hükümlerinin Türk Ceza Yasası’nın içine konulacağını açıklamıştı. Ancak paketin açıklanmasıyla bu durum gerçekleşmedi. Yasa önerisi ile sadece TMK’nin 10. maddesinde görev alanları düzenlenen Özel Yetkili Mahkemeler kaldırılıyor. Yasa yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bu mahkemelerde devam eden davalar ağır ceza mahkemelerine gönderilecek. Düzenleme ile; Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın yargılayacağı kişiler ve askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler ise saklı kalacak.
Soruşturmalar başsavcılığa: ÖYM’lerde görevlendirilen ve cumhuriyet savcıları tarafından yürütülen soruşturma dosyaları, kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte yetkili cumhuriyet başsavcılarına devredilecek. Düzenleme ile TMK kapsamına giren suçlar dolayısıyla açılan davalar ile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve 10 yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla ağır ceza mahkemeleri görevlendiriliyor.
Tutukluluk üst sınırı 5 yıl: TMK’nin 10. maddesi yürürlükten kaldırıldığı için bu terör suçlarında tutukluluk sürelerinin iki katı uygulanabileceği hükmü de yürürlükten kaldırılmış oluyor. Tutuklanma süresi 10 yıldan 5 yıla indiriliyor.
“Tape”, dinleme, el koyma önlemi: Yapılan düzenleme ile hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydedenler, yayanlara dönük cezalar iki katına çıkarılıyor. Buna göre hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kişilere verilecek cezanın alt sınırı 6 aydan bir yıla çıkarılıyor ve 3 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Bu verileri yayanlara verilecek ceza ise 2 yıldan başlayacak ve 4 yıla kadar hapis cezası verilebilecek. Suçun konusunun, ortadan kaldırılması veya yok edilmesi gereken veri halinde olması halinde ise verilecek cezalar 2 kat artırılabilecek. Telefon, ortam dinleme ve mal varlığına tedbir kararlarında ise mahkemelerin “oy birliği” kararı aranacak. Bilgisayar hard diskinin kopyalanması dijital verilerin alınmasına suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı aranacak.
Zorunlu halde dinleme: Yasal dinlemeye de sınır getiriliyor. Bu kapsamda şüphelilerin dinlenmesine, ancak suç işlendiğine ilişkin somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka surette delil elde edilmemesi durumunda veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde başvurulabilecek.
Polise bakan zırhı: CMY’nin “cumhuriyet savcılarının görev ve yetkilerini” düzenleyen 161. maddesinde değişiklik yapılarak, en üst dereceli kolluk amirleri hakkındaki soruşturma ve kovuşturma izni Adalet Bakanı’na verilerek, bu amirler hakkında doğrudan savcılar tarafından soruşturma yapılması engelleniyor. Böylece 17 Aralık operasyonunda olduğu gibi savcının talimatlarını yerine getirmeyen polis şeflerine bakan izni olmadan soruşturma açılmamayacak.
Somut delil: CMK’deki gözaltı koşulları da daha “somutlaştırılıyor.” Buna göre mevcut yasada gözaltı için “suçun işlediğini düşündürecek emareler” yeterli görülürken, pakette gözaltı için “somut delil” koşulu aranacak. Tutuklama için de “suç şüphesinin varlığını gösteren olgular” yerine de yine somut delil aranması hükme bağlanıyor. Arama ve el koyma işlemlerinde ise “makul” sebepler yerine, “somut delillere dayalı kuvvetli” nedenler olması gerekiyor.
Telefon dinlemeler sil baştan: Yasa teklifi Meclis’ten geçip yürürlüğe girdiği anda mevcut teknik takip ve telefon dinleme işlemleri durdurulacak. Savcılık, yasanın yürürlüğe girdiği günden itibaren 15 gün içinde yeniden dinleme kararı almak zorunda kalacak. Savcılık, yeniden dinleme kararı almazsa dinlemeye devam edilemeyecek. Bu madde TMK savcılıkları tarafından hükümet aleyhinde yürütülen soruşturmalardaki dinlemelerin önlenmesine neden olabilecek.
Suç örgütüne dinleme yok: Şüpheli ve sanığın telefon dinlemelerine de önemli sınırlamalar getiriliyor. Bu çerçevede, CMY’nin 135. maddesinde düzenlenen “iletişim tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması” başlıklı maddesinde yapılan değişiklikle, dinleme kararlarının süresi kısaltılıyor. Bu kapsamda süre 3 aydan 2 aya indirilirken, bir defaya mahsus uzatma kararı da 1 ayla sınırlanıyor. Mahkemelerin suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili gerekli görülmesi halinde, “müdeattit defalar” dinleme kararı alması da engellenerek, bu süre toplam 3 ayla sınırlanıyor. Getirilen en önemli düzenlemelerden birisi ise “suç işlemek amacıyla örgüt kuranlar”la ilgili mahkemelerin telefon dinleme kararı alması engelleniyor. Bu durum da 17 Aralık gibi konusu 220. madde olan soruşturmalarda dinlemenin ve mal varlığına el konulmasının öne kesildi.
Göreve iade yolu kapatılıyor: Getirilen düzenlemeyle, görevden alınan kamu görevlilerinin Danıştay’a başvurarak göreve iadeleri zorlaştırılıyor. Getirilen düzenleme ile artık kamu görevlileri ile ilgili görevden alan idarenin savunmasının alınması zorunlu hale getiriliyor. Böylece Danıştay, 17 Aralık operasyonunda görevden alınan polis ve diğer kamu görevlileri hakkında ilgili idarenin savunması alınmadan “yürütmeyi durdurma” kararı veremeyecek.
Malvarlığına el koyma zorlaşıyor: Paket ile mahkemelerin malvarlıklarına tedbir-el koyma kararları zorlaştırılıyor. Bu kapsamda şüpheli veya sanıkların malvarlıklarına el koyma işleminde BDDK, SPK, MASAK, Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumlarından, bu malların suçtan elde edildiğine dair rapor alınması zorunlu hale getiriliyor.