YÖK'ten Kürtçe eğitime tam destek
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Mardin Artuklu Üniversitesi'nin YÖK'e Kürtçe eğitim verilebilmesi için bölüm açılması konusunda başvurduğunu belirterek, "Kürtçe eğitimde istenilenden fazlasını bile verebiliriz "dedi.
cumhuriyet.com.trYüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, incelemelerde bulunmak üzere geldiği Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde (MAKÜ) Rektör Prof. Dr. Gökay Yıldız'ı ziyaret etti.
Özcan, bir gazetecinin, Kürtçe eğitim vermek için üniversitelerden kendilerine istek gelip gelmediğini sorması üzerine, böyle bir talebin Mardin Artuklu Üniversitesi'nden geldiğini söyledi.
YÖK'te bu konuyla eğitim komisyonunun ilgilendiğini kaydeden Özcan, konuya olumlu baktıklarını bildirdi.
Prof. Dr. Özcan, ''Bu konuda Mardin Artuklu Üniversitesi'nden başvuru yapıldı. Başvuruya olumlu bakıyoruz hatta Kürtçe eğitim konusunda istenilenden fazlasını bile verebiliriz. Bizden bölüm istediler, isterlerse enstitü de verebiliriz'' dedi.
YÖK Başkanı Özcan, başka bir soru üzerine, öğretmen yetiştiren fakültelerde öğrencilerin pedagojik formasyonunu daha okulda okurken almaları için YÖK'te çalışma yapıldığını bildirdi.
Kendisinin zamanında öğrencilerin okurken formasyon aldığını belirten Prof. Dr. Özcan, yakında eski sisteme dönüleceğini belirtti.
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesini birincilikle bitiren öğrencinin mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, tıp fakültesi öğrencileriyle yapılan anket sonucuna göre, öğrencilerin kendi ailelerini sınıf arkadaşlarına emanet edemeyeceğine yönelik açıklaması hatırlatılan Prof. Dr. Özcan, bazı okullar için zaman zaman bu tür eleştiriler aldıklarına değindi.
Öğrencinin eğitim sistemine yönelik eleştirileri üzerine konuya daha fazla yoğunlaştıklarını ifade eden Özcan, ''Tabii tıp fakültelerinde diğer bölümlere göre part time çalışma daha fazla. Ancak o olaydan sonra rektörlerimizden rica ettim. Okula ayrılacak zamanlara daha fazla dikkat edilmesini istedik. Zaten tam gün yasası da çıkarılınca bu konu tamamen ortadan kalkacaktır'' diye konuştu.
Özcan'dan harç açıklaması
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, özel okulların, dershanelerin fiyatları konusunda ses çıkarmayanların üniversite harçlarına yapılan yüzde 8'lik zam karşısında ''dünya yıkılmış gibi'' davrandığını savunarak, üniversitelerde eğitim kalitesinin yükseltilmesi için, velilerin de elini taşın altına koymasını istedi.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinde (MAKÜ) incelemelerde bulunmak üzere Burdur'a gelen YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Vali İbrahim Özçimen'i ziyaret etti. YÖK Başkanı Özcan'a ilin eğitim durumuyla ilgili bilgi veren Vali Özçimen, ''Burdur OKS ve SBS'de 3 yıldır Türkiye şampiyonu olmaktadır'' dedi.
Ziyaret sırasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Prof. Dr. Özcan, eğitim fakültelerinde öğrenim gören öğretmen adaylarının stajlarını, eğitim boyunca yaptırmak istediklerini belirterek, şunları söyledi:
''Öğretmenlikte okuyanları, okullarla daha fazla kaynaştırılması için stajlarını sadece son yıl değil, eğitim dönemi boyunca yaptırmak için planlar yapıyoruz. Esasında sadece öğretmenlikte değil, her dalda bunu yapmak istiyoruz. Meslek yüksekokullarında da gerçekleştirmek istiyoruz. Maalesef çok başarılı olamıyoruz. Almanya'ya giderseniz meslek okulları ile endüstrinin çok yakın, hatta iç içe olduğunu görürsünüz. Ama Türkiye'de bu iki müessese birbirinden kopuk çalışıyor. Üniversite endüstri işbirliği projeleri sayesinde bu sıkıntı aşılmaya başladı. Endüstri ile evlendirme işini yapabilirsek, çok daha iyi konuma geleceğiz.''
Prof. Dr. Özcan, üniversite harçlarına yapılan zamlarla ilgili bir soruyu cevaplandırırken de harçların artışıyla ilgili kendisine bir şikayet gelmediğini, daha önce öğrencileri sıkıntıya sokacak bir zam yapılmayacağını söylediğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ama basın her zaman öğrencinin maliyetini yayınlamak yolunu seçti. Geçen sene yüzde 8 enflasyon vardı. Bizim artışımız da yüzde 8. Yani hiç artırılmamış demektir bu. Bu rakamın üzerinde bir artış olan yer varsa bulun getirin yeniden konuşalım.''
Prof. Dr. Özcan, DSP Genel Başkanı Masum Türker'in öğrenci harçlarını sıfıra çekme talebi ile ilgili soruya şu yanıtı verdi:
''Bana böyle bir teklif gelmedi, inşallah getirmezler. Çünkü dünyanın hiçbir yerinde sıfır harç yok. Çin'de bile yüzde 25'ini öğrenci karşılıyor. Eğitim işi masraflı bir iştir. Buraya para harcanıyor. Ne olur velilerimiz de biraz elini taşın altına koysa çocuklarının eğitim kalitesinin artırılması için birazcık yardım etseler. Çocuklarınızı özel okula gönderiyorsunuz, milyarlarca lira veriyorsunuz. Dershaneye gönderiyorsunuz, milyarlar harcıyorsunuz. Hiç kimse konuşmuyor, ama üniversiteye gelince yüzde 8'lik zam yapıldığında dünya yıkılmış gibi gösteriliyor. Ben lise sondaki oğluma binlerce lira harcıyorum. Üniversitede okuyan büyük oğlumdan daha fazla para harcıyorum. Hiç sesim çıkmıyor. Dershane, özel okullar pahalı. Toplarsanız üniversiteye hazırlık için harcanan para, harçlardan daha fazla tutuyor. Belki de ikiye katlıyor.''
Prof. Dr. Özcan, fakir olup harç parasını ödeyemeyen öğrencilerden de kendilerine başvurmalarını istedi.
YÖK Başkanı Özcan, Burdur Valiliğinden sonra, Burdur Belediye Başkanı Sebahattin Akkaya'yı ziyaret ederek, bir süre görüştü.
Ziyaretin ardından Mehmet Akif Ersoy Üniversitesine geçen Özcan, üniversite senatosu üyeleriyle görüştü. Öğretim üyelerinin özlük haklarıyla ilgili yeni bir çalışma yaptıklarını belirten Prof. Dr. Özcan, şöyle konuştu:
''Öğretim üyelerinin yıllardır şikayet ettikleri konuların başında gelen özlük haklarıyla ilgili yeni bir çalışma içindeyiz. Performansa dayalı bir sistem getirmeyi düşünüyoruz. Birkaç ay içinde yeni düzenleme getirilecek. Ayrıca yakında çıkması beklenen Tam Gün Yasası'nda döner sermaye ile ilgili maddeyi de düzenledik. Dışarıda çalışan öğretim üyeleri, artık kazandıklarının çoğunu kendileri alacak. Daha önce dışarıya iş yapan öğretim üyelerinin kazançlarının yüzde 35'i kendilerine kalıyordu. Geriye kalan miktar ise üniversitenin oluyordu. Düzenleme yürürlüğe girdiğinde dışarıya iş yapan öğretim üyelerimiz kazandıklarının yalnızca yüzde 15'ini üniversiteye verecek. Geriye kalan yüzde 85'lik para kendilerinin olacak. Böylece dışarıda iş yapma ve gelirini artırma motivasyonu artacak. Her fakültenin bir döner sermayesi olacak. Böylece bütün fakültelerimiz dışarıda iş yapıp para kazanma şansını yakalayacaklar.''