Yine Ankara’nın bir telefonuna bakan ‘sözde’ karar

‘Gezici ajanlara’ Kumkapı işkencesi!

Damla Yur/Cumhuriyet
Mültecilerle birlikte İstanbul’dan Edirne’ye doğru yürürken gözaltına alınan Fransız ve Almanya vatandaşı iki kadın ‘sınır dışı kararı’na rağmen 4 gündür hala Kumkapı’daki Yabancılar Geri Gönderme Merkezi’nde tutuluyor. Ankara’nın bir telefonu ile çıkış yapmaları engellenen iki kadın merkezde zor şartlar altında kalıyor. AKP’ye desteğiyle bilinen basının ‘Gezici ajanlar’ olarak suçladığı iki isim koridorlarda yatıyorlar, hijyen problemi var, yiyecekler de kısıtlı...

Çoğunluğu Suriyeli mülteciler 10 Eylül’den itibaren Edirne’ye doğru yola çıktı ancak Edirne girişinde, Esenler ve Edirne otogarlarında durdurularak günlerce bekletildi. Bu bekleyiş sürerken çeşitli sivil toplum kuruluşları ve gönüllüler de yemek dağıtmak, sağlık hizmeti sunmak veya sadece manevi dayanışma göstermek için göçmenlerin yanında bulundu. Fransa vatandaşı Charlotte Lecaille ve Almanya vatandaşı Nora Sophia Freitag da Suriyeli mülteci arkadaşları Ali Fares’in kardeşini bulmak amaçlı İstanbul Esenler Otogarı’ndan Edirne’ye yürüyen grup arasında yer almışlardı. Lecaille ve Freitag yürüyüş sırasında gözaltına alınarak Kumkapı’daki Yabancılar Geri Gönderme Merkezi’ne gönderildi. 22 Eylül’den beri bekletilen Lecaille ve Freitag hakkında verilen ‘sınırdışı kararı’na rağmen Düzensiz Göç İdaresi Başkanlığı'ndan gelen bilgiyle çıkış yapmaları engelleniyor. Edinilen bilgiye göre tıpkı Rojava’da cenazesi Ankara’dan gelen bir telefonun emri olan ‘sözde’ karar sebebiyle 8 gündür Türkiye’ye alınmayan Aziz Güler gibi Lecaille ve Freitag’ın da gidebilmeleri yine yazılı bir karar olmadan Ankara’nın bir telefonunuyla bekliyor. Konsolosluğa ise işlemlerin devam ettiği gerekçesiyle bekletildikleri iletilmiş durumda.  

Ali’nin kardeşini bulmak için Edirne’ye yürüdüler
 
Gözaltı işlemlerinin ardından Anadolu Ajansı, iki AB vatandaşının pasaportlarını servis etmiş, bazı yandaş gazeteler de bu fotoğrafları kullanarak bu kişilerin Türkiye’ye “Gezi Parkı odaklı olaylar öncesi geldiği ve çeşitli grupları provoke ettiği”ni yazmıştı. Lecaille ve Freitag’ın Türkiye hikayesi ise şöyle:
3 yıl önce Türkiye’ye geldiler. Lecaille gönüllü olarak çocuklara Fransızca öğretiyor, Freitag ise yüksek lisans yapıyordu. Freitag ‘kamusal alanda cinsiyetçilik’ üzerine akademik çalışmalar yürütüyordu. Lecaille ve  Freitag sosyal hizmet ve göçmen sorunlarıyla ilgili çalışıyordu. Bu kapsamda da Suriye’den gelen Ali Fares ile tanıştılar. Ali’nin kardeşi geçtiğimiz yıl Suriye’deki savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınmıştı. Ali ise kardeşinden bir kaç ay sonra Türkiye’ye gelebildi. Ancak Türkiye’de kardeşini yoğun çabalarına rağmen bulamadı. Edirne’ye yürüyen bir grup olduğunu duyan Lecaille ve  Freitag da Ali’yi yanlarına alarak ‘kardeşini bulalım’ umudu ile Edirne’ye doğru yola çıktı... 

Koridorlarda yatıyorlar
 
Avukatlar “gezici ajanlar” başlıklarıyla yapılan bu haberlerin yaşanılan sonuca hizmet etmek amacıyla hazırlandığını düşünüyor. Edinilen bilgiye göre bu keyfi gözaltı süreci uzatılabilir. Her ay yenilenmek üzere 6 aya kadar uzatıldığı gibi iki AB vatandaşı ‘gerekli belge ve bilgiler verilmedi’ gerekçesiyle 1 yıla kadar sınır dışı kararına rağmen Türkiye’deki Geri Gönderme Merkezi’nde tutulabilir. Lecaille ve  Freitag’ın avukatları Arzu Aydoğan ne kadar daha bekletileceklerinin belli olmadığını belirterek iki AB vatandaşının Geri Gönderme Merkezi’nde zor şartlar altında kaldığını söyledi. Aydoğan görüşmeler doğrultusunda edindiği bilgileri şöyle paylaştı:
“Merkezdeki odaların ve yatak sayısı yeterli değil. Koridorlarda yatıyorlar. Kurum çok kalabalık olduğu için sürekli ağır bir koku ve havasızlık mevcut. Hijyen konusunda ciddi sıkıntılar var. Yiyecekler de yetersiz. Bizleri onlarla özel odalarda görüştüyorlar. Şartlarını göremiyoruz ancak anlatımlarına göre durum bu.”