Yıldırım ve Bahçeli 'savcılığa' soyundu
Cumhuriyet gazetesine operasyon ile ilgili de konuşan Başbakan Binali Yıldırım, Avrupa Parlamentosu'na sert tepki gösterip, "Basın özgürlüğünün ne olduğunu sizden öğrenecek değiliz. Bizde kırmızı çizgiyi millet çizer" dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ise partisinin grup toplantısında gazetemize yönelik operasyona “destek vermesi” dikkat çekti.
cumhuriyet.com.tr<video:624535>
Başbakan Binali Yıldırım, partisinin grup toplantısında gazetemize yönelik operasyonu değerlendirdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hukuki işlem başlattığını savunan Yıldırım, “Gazetenin yöneticileri ve vakfına yönelik bazı ithamlar var. İthamlar şu: Bu vakfın 2013 yılından beri, iki grup arasında davalı olduğunu biliyoruz. Bundan dolayı bir şikâyet sözkonusu ve ağustos ayından beri takibat yapılıyor. Yani iki boyutu var, bir tanesi gazeteyi çıkaran vakfın yöneticilerinin yanlış işlemlerinden dolayı başlatılan kurumsal bir takibat. Diğeri de terör örgütlerine üye olmadan teröre destek vermek suçlamasıyla başlatılan bir takibat” dedi.
Koro halinde
Gözaltılar yapıldıktan sonra hemen koro halinde “Basın özgürlüğü elden gidiyor” denildiğini kaydeden Yıldırım, şöyle konuştu: “Biz buna alışığız. Basın özgürlüğüne sonuna kadar sahip çıkacağız, basın özgürlüğü ile bir meselemiz yok. Zaten bizim Avrupalı dostlarımızla anlaşamadığımız konu bu. Terörle mücadelede attığımız adımlarda hemen önümüze basın özgürlüğünü getiriyorlar. Bugün de kalkmış Avrupa Parlamentosu’nda birisi, ‘bu gazete ile gözaltılar bizim kırmızı çizgimizdir...’ Kardeşim, senin çizgine mizgine biz bakmayız, kırmızı çizgiyi millet çizer bize millet. Senin çizginin ne hükmü var? Senin çizginin üzerine bir çizgi de biz çizeriz. Bırakın bu işleri. Türkiye salvolarla, tehditlerle hizaya getirilecek bir ülke değildir. Türkiye gücünü milletten alır, hesabını da millete verir.”
AP’yi çifte standart uygulamakla suçlayan Yıldırım, terör örgütlerinin mesajının meydanlarda okutulurken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın mesajına mahkeme kararıyla yasak getirildiğini söyledi. Yıldırım, “Ondan sonra da basın özgürlüğü diye mangalda kül bırakmıyorlar. Bırakın bu işleri, çifte standartla bir yere varamazsınız. Dürüst olacaksınız, dürüst. Kendinize gelince böyle, Türkiye’ye gelince farklı, yok böyle bir şey. Basın özgürlüğünün ne demek olduğunu sizden öğrenecek değiliz. Sonuna kadar varız ama suçluyu, suça iştirak edeni, bölücü terör örgütüne, FETÖ terör örgütüne alenen destek verenleri de masum görecek değiliz. Şehitlerimize, gazilerimize karşı sorumluluğumuz var. Onun için bırakalım yargı işini yapsın, zaten bir şeyleri yoksa ortaya çıkar, ondan sonra da düzelir. Ne zamandan beri yargıyı yönetmeye kalkıyorsunuz? Bırakın işini yapsın, hukuk devletinde herkese düşen, hukukun verdiği kararları saygıyla karşılamaktır, içinize sinmese de” diye konuştu.
BAHÇELİ: NİYE RAHATSIZ OLDUNUZ?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ise partisinin grup toplantısında gazetemize yönelik operasyona “destek vermesi” dikkat çekti. Bahçeli, “Yayınlarıyla teröre destek veren dergi, gazete ve televizyonlar da tahammül ve sabrın bir sınırı olduğunu görmeli ve bilmelidirler. Her alanda FETÖ ve PKK’nın ayıklanmasıyla ilgili faaliyetler devam ederken, medya ayağına dokunulması neden birilerini rahatsız etmektedir? Adında Cumhuriyet olup da, Cumhuriyet değerlerine en çok zarar veren, Türkiye karşıtı oluşumları sevindirip umutlandıranların medya özgürlüğüne sığınmaları inandırıcı görülemeyecektir” dedi.