Yetkili mahkeme tartışması
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un özel yetkili mahkemelerce tutuklanmasının ardından Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının hangi durumda Yüce Divan'da yargılanacakları tartışmaları yeniden gündeme geldi.
cumhuriyet.com.tr12 Eylül 2010’da anayasada yapılan değişiklikle, komutanların “görevle” ilgili suçlardan Yüce Divan’da yargılanması hükmü getirildi. Ancak hem geçen yılın başında tutuklanan eski Hava ve Deniz Kuvvetleri komutanları hem de Başbuğ’un özel yetkili mahkemelerce tutuklanması, bu düzenlemeyi anayasada bıraktı. Başbuğ’un avukatı aracılığıyla hem tutukluluğuna hem de anayasanın 148. maddesi uyarınca Yüce Divan’da yargılanması gerektiği gerekçesiyle itiraz etmesi bekleniyor. Başbuğ’un itirazını bir üst mahkeme görüşecek. Eğer mahkeme “yetkisizlik” verirse, Başbuğ’un dosyası Yüce Divan’a gönderilecek. Üst mahkeme, Başbuğ’un yargılanmasının özel yetkili mahkemenin görev alanında olduğuna hükmederse, yargılaması burada devam edecek.
İktidar terfi ettirdi
Albay Dursun Çiçek’in avukatı İrem Çiçek, “Bir insan hem TSK’nin başkomutanı hem de bir terör örgütünün başkomutanı olamaz. 2003 yılında orgeneralliğe terfi eden Başbuğ, 2010 yılında emekli olana kadar terfilerini mevcut iktidardan almıştır. Atama yöntemi ile göreve getirilen askerlerin örgüt kurduğu ve hükümete karşı eylemlerde bulunmaya teşebbüs ettiği iddiaları, kendi içinde tezatlıklar barındırmaktadır” değerlendirmesini yaptı. Eski Milli Savunma Bakanlığı Başhukuk Müşaviri Cavit Çalış, Başbuğ’un tutuklanmasına neden olan suçlamanın “görev suçu” olmadığını, bu nedenle özel yetkili mahkemede yargılanmasının yasaya uygun olduğunu söyledi. Çalış, “Görev suçu sayılabilmesi için yasadan kaynaklanan bir yetkinin kullanılarak suçun işlenmesi gerekiyor. Örneğin Uludere’de 35 kişinin öldüğü olay, yanlış bir değerlendirme yapılması sonucu gerçekleşmişse Genelkurmay Başkanı’nın Yüve Divan’da yargılanması söz konusu olabilir. Bu bir görev suçudur” dedi.