'Yeniçeri Ayaklanması Yaşanıyor'
İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, yargı kararlarının yerine getirilmeyerek meydan okunduğunu ve bunun da bir ‘Yeniçeri Ayaklanması’ olarak tanımlanabileceğini savundu.
cumhuriyet.com.trTürkiye’de son üç haftaya damgasını vuran yolsuzluk ve rüşvet soruşturması, her gün yeni bir gelişmeyi beraberinde getiriyor. Yargı bağımsızlığı ve kuvvetler ayrılığı ilkesi, en çok tartışılan başlıklar haline geldi. İstanbul Barosu Başkanı ve Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Doçent Doktor Ümit Kocasakal, Amerika’nın Sesi’ne süreci değerlendirdi.
Yaşananları, “Türkiye ikinci ‘Fetret Devri’ni yaşıyor” sözleriyle yorumlayan Kocasakal, yargı kararlarının yerine getirilmeyerek meydan okunduğunu ve bunun da bir ‘Yeniçeri Ayaklanması’ olarak tanımlanabileceğini savundu.
“İktidar ülkenin kimyasıyla oynadı”
İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 11 yıldır devam eden iktidarı süresince ülkenin genleriyle oynadığını ve devlet otoritesinin ortadan kalktığını öne sürdü. Devletin yerini 3 ayrı paralel devletin aldığını da savunan Kocasakal, bu yapılanmalarlardan ilkinin iktidar partisinin devlet haline dönüşmesi olduğunu söyledi. Bunun da Nazi dönemindeki ‘Parti devleti’ uygulamasına benzediğini kaydeden Kocasakal, ikincisinin iktidarın bahsettiği paralel yapı olduğunu, bir diğerinin ise Güneydoğu’da vergi toplamaya başlayan yapı olarak tanımladığı paralel devlet olduğunu savundu.
“Ülke Vahşi Batı’ya döndü”
17 Aralık’ta başlatılan rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrası, emniyet görevlileri ve savcıların görevden alınması konusuna da değinen Ümit Kocasakal, bu durumu şu sözlerle eleştirdi: “Tam bir ‘Vahşi Batı’ya döndü. Erken kalkan yol alıyor. Soruşturma yapılıyor, Öğleden sonra o soruşturmayı yürüten savcı görevden alınıyor. Buna ‘Kargaşa Hukuku’ demek mümkün. Yargı boğulmaya çalışılıyor. Yolsuzluk soruşturmalarının önü kesilmek, üzeri kapatılmak isteniyor. Çünkü ucu, siyasi iktidara kadar uzanıyor. Hukuk eğilip bükülerek, bir gecede yönetmelik değiştiriliyor. Böylece siyasi iktidar mensuplarına ya da yakınlarına bir tür suç işleme ayrıcalığı ve özgürlüğü yaratılmaya çalışılıyor.”
Hiç kimsenin de hukuk güvenliğinin kalmadığını vurgulayan Ümit Kocasakal, hukukun rakibi yaralamak için kullanılan bir vasıtaya dönüştüğünü savundu.
Kocasakal, mevcut siyasi iktidar döneminde bu sorunların çözüme kavuşacağına inanmadığını, çünkü siyasi iktidarın yargıya saygısı olmadığını da sözlerine ekledi.