Yeni Bir Bakış Açısı: Google Glass

Giyilebilir teknoloji anlamındaki şu ana kadar en büyük atılım olan Google Glass hakkında bildiklerimiz gün geçtikçe artıyor. Google Glass bizim hayatımıza seneler öncesinin filmleriyle girmiş bir hayaldi, şirketin ise uzun süredir gerçekleştirmeyi planladığı ama son birkaç yılda vücut bulan projesi.

cumhuriyet.com.tr

Satışa hazır olmadığından henüz piyasaya sürülmeyen Glass’ın ilk kullanıcıları, Google’ın seçilmiş çalışanları, ABD’de yaşayan bazı geliştiriciler ve 1.500 doları gözden çıkaran gönüllüler oldu. Şu aşamada halen eksikleri tamamlanan ve ilk kullanıcıların geri bildirimleriyle sorunları düzeltilen Glass, yazılımsal ve donanımsal olarak gelişmeye devam ediyor. 

 

 

Yakın zaman öncesinde de Google’dan ilk kullanıcıları sevindirecek bir açıklama geldi. Cihazı denemek için 1.500 dolar ödemeye gönüllü olanlarınız için şirket, satışa hazır olduğunda eski Glass’ınızı alıp, size yenisini verecek, ücretsiz olarak.
 
Bu değişim programını bir kereye mahsus gerçekleştireceğini belirten Google, gittiği tanıtım ve etkinliklerde gizemli projesini geniş kitlelere duyurmayı başardı ve şu an Glass’ın heyecanla beklenildiği bir ortam yaratmış durumda.
 
Çok yakın zamanda da gündelik yaşantımıza girmesi beklenen Glass’ı görsel olarak biliyoruz, şimdi bir de özeliliklerine göz atalım.

 

İlk olarak Glass,

Ne kadar teknolojik olsa da giyilebilir bir bilgisayar olan Glass’ın sıradan bir gözlükle benzerlikleri mevcut. Gözünüze taktığınızda onu normal bir gözlük gibi ayarlamanız gerekiyor. 

 

 

Burnunuza oturması ve titanyum şeridinin, göz çizginizin biraz üzerinde kalması için bu gerekli. Ayrıca ekranı da rahatça görebilmeniz için ileri, geri hareket ettirerek size uygun odak noktasını bulmalısınız.

 
Küçük bir dikdörtgen şeklindeki ekran, sağ gözünüzün biraz üzerinde durduğundan ekranı görmek için bir miktar yukarı bakmanız gerekiyor. Bu şekilde Glass görüşünüze engel olmuyor ve sizi kısıtlamıyor.
 
Glass’ı aktif olarak kullanmadığınız zaman yeni bir komuta kadar sleep moduna geçiyor ve ekran sönüyor. Bu şekilde aynı bir aksesuar gibi ona alışabilir ve gözünüzde olduğunu unutabilirsiniz. Ayrıca Glass’la birlikte kullanabilmeniz için normal ya da UV ışınlarını engelleyici camlar da mevcut.
 
Glass en sade haliyle, küçük bir ekran, gözünüzün sağ tarafında bulunan bir Touchpad ve kulağınızın arkasında kalan bir batarya alanından oluşuyor. Cihazın üzerinde onu şarj etmeniz için bir microUSB portu var ve şimdilik 5 adet renk seçeneği sunuyor.

 

Glass’ı çalıştırmak,
 
Çoğunlukla sesli komutlarla yönlendirebildiğiniz Glass’ı açmak için gözlüğün iç tarafında bulunan düğmeye basmanız gerekiyor ancak Glass gözünüzdeyken bu pek kolay değil, bu nedenle Glass’ı takmadan önce açmalısınız.
 
Kullanılmadığında güç tasarrufu sağlamak için sleep moduna geçen Glass’ı kafanızı aşağı yukarı sallayarak kullanılır duruma getirebiliyorsunuz. Glass’ın bu özelliği ile görüş açınız kısıtlanmadan başka bir işle uğraşırken, Glass’ı da çıkarmak zorunda değilsiniz.
 

 

 

"OK, Glass!"
 
Glass’ın ana ekranındayken “OK, Glass!” sesli komutuyla Glass’ı başka komutlar almaya hazır hale getiriyorsunuz ve ekranınızda Glass’ın yapabildiklerinin bir listesini görüyorsunuz. Glass oldukça sade bir görsel temaya sahip. Bilgi akışını göz yormadan sağlıyor. 

 

Glass’ın kullanıcıyla iletişimini sağlayan işletim sistemi, sayfalar ve o sayfalara özgü bazı komutlardan oluşuyor. Her durum için üretilmiş fazla sayıda komut mevcut. Komutları sesli verebildiğiniz gibi gözlüğün sağ tarafındaki touchpad’e dokunarak da seçim yapabiliyorsunuz. Glass farklı dokunuşlara göre farklı şekillerde davranıyor.
 
Ara yüzü Android 4.1 i ve sonrasında bulunan Google Now’u andırıyor. Google Now kartları son aramanızla ilgili bildirimleri gösteriyor. Gözlükle etrafınızdaki mağaza ve restoranlara, hava durumu, takvim ve uçak seferlerine ayrıntılı biçimde bakabiliyorsunuz. Fotoğraf ve video yakalayıp, daha sonra çekimlerinizi izleyebilirsiniz.
 
“OK, Glass!” komutunuzdan sonra, bir “Google” komutuyla da öğrenmek istediğiniz tüm bilgilere sorduğunuz soru kadar yakınsınız. İnceleme sırasında Glass’a Atatürk’ün kim olduğunu sorulduğunda cihaz bizi Mustafa Kemal’in biyografisiyle karşılıyor.

 

Teknik özellikler

 

 

Kamerası iPhone 4s in görüntü kalitesiyle aynı düzeyde. 12 GB’lık bir depolama alanına, Wi-Fi bağlantısına ve Google Maps gibi çalışan GPS işlevine sahip. Ancak internete bağlanmak için cep telefonuna ihtiyaç duyuyor ve işletim sistemi olsa da akıllı telefonunuzun bir uzantısı niteliğinde. Glass’ı Bluetooth ile cebinizle eşleştirdiğinizde metin mesajları gönderip alabiliyorsunuz.
 
Aktif olarak kullanıldığında bataryası 4-5 saatlik bir süre için yeterli oluyor, sürekli video çekimiyle de ancak 30 dakika kullanılabiliyor. Bu nedenle Glass’ı gün içinde devamlı kullanmak isterseniz ekstra batarya almak isteyebilirsiniz.
 
Glass sağ kulağınızın üzerindeki küçük hoparlörü sayesinde dışarı hiç ses vermeden, kemikten ses iletimi ile konuşma ve müzik dinleme imkânı sağlıyor. Ancak kalabalık ortamlarda cihazdan ses duymak zor hale gelebiliyor.
 
Kemikten ses iletimi özelliği bazı kullanıcılar tarafından pek sevilmediğinden Glass’ın satışa sunulacak olan versiyonunda kulaklık da bulunacak. 

 

Eksiklerinden bahsetmek gerekirse,

Cihaza performans gerektiren işler yaptırdığınızda, örneğin uzun süre video kaydettiğinizde Glass’ın fazlasıyla ısındığını hissedeceksiniz. Ancak ara ara duyduğumuz patlayan cep telefonları benzeri bir risk içermiyor, ısınan alanla pil arasında oldukça mesafe var.

Cihaz şu an yalnız İngilizce komutları algılayabilir durumda. Ayrıca komutların telafuzu da kesin hatlarla belirli ve yalnız Amerikan aksanına tepki veriyor. Satışa hazır olacak üründe bu eksiğin giderilmesi ve başka dillerin de eklenmesi bekleniyor.
 
Sağ gözünde sorunu olanlar için cihazı kullanmak problem haline gelebilir. Gözlüğe arzu ettiğiniz camı takma ya da
cihazın elektronik kısmını başka bir gözlükle kullanma olanağınız var ancak lens bile kullanıyor olsanız ekrana odaklanırken sıkıntı yaşayabilirsiniz.
 
Şu haliyle GPS işlevinde eksikler mevcut. Cihaz yön bildirirken mesafe ve hacim hesaplamayla ilgili sorunlar yaşıyor, çok absürt olmasa da yanlış ölçümler yapabiliyor. 

Glass şu an bir işletim sistemine sahip olsa da cep telefonu olmadan internete bağlanamıyor ve bağımsız şekilde etkin kullanılamayacak durumda, bu haliyle giyilebilir bir bilgisayardan çok bir “Hand-free” alet olmanın ötesine geçemiyor.
 
Glass’ı kullandığınız zamanlarda etrafınızdaki insanlarda bir gözetleniyor hissi oluşması kaçınılmaz bir durum, karşınızdaki istemediği halde, onun izni dâhilinde olmadan çekim yapabilirsiniz ve bu ne kadar etik tartışılır.
 
Cihaz şu anki haliyle bize uzun yıllar öncesinden beri hayalini kurduğumuz o süper teknolojik hissi veremiyor. Glass’ın mevcut özellikleri akıllı bir mobil aletteki özellikleri geçebilecek durumda değil. 

 

Glass’ın daha çok işi var,
 
Google Glass şu an yalnızca bir prototip olduğundan daha kat edeceği çok yol var. Yakın zamanda Facebook ve Twitter uygulamalarının yanı sıra yeni bazı uygulamalar eklenecek.
Google, program geliştiricilerin Glass üzerinde uygulama yazmasına olanak verecek ve bu sayede cihaz gelişmeye her zaman açık olacak.
 
Glass eğer sayfanızdaki seçenekler arasında mevcut ise, etrafınızdakilerin komutlarıyla da çalışabiliyor. Cihaza sadece kullanıcının komut verebilmesi açısından, Google da şu an Samsung gibi ses tanımlaması üzerine çalışıyor. Bununla birlikte ileride komutların kişiselleştirilebilmesi de söz konusu.
 
Başınızla aşağı yukarı yaptığınız hareketlerle, bir kaydırma çubuğundan beklediğinizi gerçekleştirebiliyorsunuz ancak bu hareketlerin hızı açısından çok da kullanışlı olmayabiliyor. Ayrıca touchpad’i kullanırken aradığınızı bulana kadar kaydırmanız gerekiyor ve bunun yerine Glass’a sesli komut vermek, seçenekler arasında kaybolmaktan daha kullanışlı gözüküyor. 

 

Son olarak,

Sunduğu sınırlı işlevin yanı sıra, Google Glass geliştirilebilir bir teknoloji vaat ediyor. Yani şu an yararlı bir alet olmaktan çok yenilikçi bir potansiyel.
 
Bilgiye daha az eforla ve daha hızlı ulaşmak her zaman arzumuz ve bu sonu olmayan bir değişim ve gelişim süreci. Glass bu yönüyle çok ilgi çekici duruyor ancak en son haliyle bile piyasaya sürüldüğünde herkesin hayatını değiştirip değiştiremeyeceği meçhul.
 
2014 yılında Glass ile buluştuğumuzda bu sorular da cevaplarını bulmuş olacak.