Yassıada'da çevre katliamı
Adalar Savunması, imara açıldıktan sonra 2015 yılında yıkımın başladığı Yassıada’yı, “Bir ada imara açılarak nasıl yok edilir, doğa ve kültür katliamı nedir görmek istiyorsanız fotoğrafa bakın” sözleriyle hatırlattı. Fotoğrafta adanın beton yığınına dönüştürüldüğü görülüyor.
cumhuriyet.com.trAdalar Savunması’nın Twitter hesabı üzerinden paylaşılan fotoğrafta adada tek bir ağaç kalmadığı, adanın her metrekaresinin betonlaştığı görülüyor.
Adalar Savunması bu doğa kıyımını, “Bir ada imara açılarak nasıl yok edilir, doğa ve kültür katliamı nedir görmek istiyorsanız fotoğrafa bakın, Yassıada’yı hatırlayın. Unutmayın, biz hiç unutmayacağız!” sözleriyle tarif ediyor.
Ne olmuştu?
18 Nisan 2013 tarihinde çıkarılan bir torba kanun ile Yassıada ile Sivriada’nın imara açılabilmesi için özel hükümler getirilmişti.
Yassıada’daki yıkım ise 14 Mayıs 2015 tarihindeki temel atma töreniyle başlamış, 20 Mayıs’ta adada patlatılan dinamitlerle sürmüştü.
TMMOB ve Arkeologlar Derneği tarafından hazırlanan raporda Yassıada’nın imara açılmasının doğal ve kültürel yaşam için geri dönülmesi mümkün olmayan sonuçları olduğu, yürütülen inşaat faaliyetlerinin doğal hayat ve kültür katliamı anlamına geldiği belirtilmişti.
Öyle ki İstanbul’un ıssız kalabilmiş nadir kuş göçü rotalarından ve tek balık yumurtlama-mercan alanını barındıran Sivriada ve Yassıada’nın beton adalarına dönüştürülerek bir doğa katliamı yapıldığı ifade edilmişti.
Raporda, Yassıada ve Sivriada’nın kültürel ve arkeolojik varlıkları için hiç bir koruma planı yapılmadan imar ve turizme açılmasının bu adaların Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinden bugüne uzanan tarihi varlıklarının yok edilmesi demek olduğu kaydedilmişti.
Gazete Karınca