Yargıtay mahkeme kararını bozdu: Anne çocuğa tek başına isim koyamaz
Beykoz'da yaşayan baba, eşi gizlice nüfus müdürlüğüne giderek bebeğinin ismini koyunca durumu yargıya taşıdı. Mahkeme 'Annenin çocuğa tek başına ad koymasında yasal bir engel yok.' dedi. Yargıtay ise bu kararı bozdu.
İHAYargıtay, iş yerinde sevişmeyi tazminatsız işten çıkarma nedeni saydı
''ANNENİN İSİM KOYMASINDA YASAL BİR ENGEL YOK''
Beykoz 1. Aile Mahkemesi'nde ifade veren davacı baba, çocuğa annenin kendisine haber vermeksizin isim koyduğunu, çocuğun adına anne ve babanın uzlaşması ile karar verilebileceğini belirterek, Türk Medeni Kanunu'nun 195. maddesine göre hakimin bu konuda müdahalesini talep etti. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun ilgili maddesine göre doğum bildiriminin anne tarafından yapılabileceğine dikkat çeken mahkeme, annenin ortak çocuğa tek başına ad koymasında yasal bir engel olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi.
"ÇOCUĞUN ADINI ANA VE BABA KOYAR''
Öz çocuğuna isim vermekten mahrum kalan baba ise mahkeme kararını temyiz ettirdi. Dava dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, emsal bir karara imza attı. Annenin, babadan habersiz çocuğa isim koyması ve nüfusa tesçil ettirmesi halinde çocuğun babasının hakimden müdahale isteyebileceğine dikkat çekilen Yargıtay kararında, "Taraflara ait nüfus kaydı kapsamından; tarafların 2014 tarihinde evlendikleri, ortak çocuk 2016'da doğmuştur. Davalı annenin doğumdan bir hafta sonra nüfus müdürlüğüne başvurusu ile çocuğun isminin nüfusa tescil edildiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 339/5 maddesine göre çocuğun adını ana ve babası koyar.
ANNE VE BABA HAKİMİN MÜDAHALESİNİ İSTEYEBİLİR
Yasal gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere; çocuğu diğer kişilerden ayıran onun kişi olarak ifade edilmesini sağlayan, aynı ailedeki kişileri birbirinden ayırt etmeye yarayan bir kavram olan çocuğun adını ana ve babası birlikte koyarlar. Ancak, ana ve babanın, velayet hakkının kapsamı içerisinde yer alan çocuğun adı konusunda anlaşmazlığa düşmeleri halinde, ana ve baba ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilirler.
KARAR OYBİRLİĞİ İLE BOZULDU
O halde; mahkemece tarafların gösterdikleri deliller usulüne uygun şekilde toplanıp taleple ilgili olarak, Türk Medeni Kanunu'nun 195. maddesinde gösterilen usul çerçevesinde bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. Kararın oybirliği ile bozulmasına karar verilmiştir" denildi.