Yargılanan Gezi ruhu
İlk kez bir taraftar grubu ‘hükümeti yıkma teşebbüsü’ ile suçlanıyor.
Erk Acarer/Arif Kızılyalın/CumhuriyetSiyah-Beyazlı tribünlerin unutulmaz lideri Optik Başkan, bir deplasman sonrası karakolun önünde bekliyor. Arkasında bir kişi hariç tüm ekip. O bir kişi nezarette. Polis, “gidin” diye gözdağı veriyor. Optik duruyor, düşünüyor, sonunda amiri çağırıyor. Net konuşuyor: “Biz buraya 80 kişi geldik amirim 79 kişi dönmeyiz!”
Dünyada ilk kez bir taraftar grubu darbecilikle yargılanırken, Beşiktaş semti, çArşı davasını adeta Optik Başkan’a saygı duruşunda bulunarak değerlendiriyor. Genel kanı, başkanın o günkü duruşuyla örtüşüyor: “35 kişi gidip, 35 kişi dönecekler!”
Balık pazarındaki restoranın garsonundan, kahvaltıcılar sokağı müdavimine, Ihlamurdere sakininden Köyiçi esnafına kadar herkes üç aşağı beş yukarı aynı değerlendirmede bulunuyor: “Dava komik, kısa bir süre sonra Türkiye bunu bir utanç madalyonu gibi göğsünde taşıyacak.” Semtin birikimi, “muktedirin” okuması için mahalle diliyle “Böyle başa, böyle tarak” misali bir dipnot iliştirmeyi de ihmal etmiyor: “Üç kornerden bir penaltı yaratmaya çalışmayın, ofsayta düşmeyiz. Bu dava sadece çArşı’nın değil, hepimizin!”