Yahudi yerleşimlerinin ürünlerine boykot çağrısı

Bugünden itibaren İsrailli Araplar işyerlerine yerleşim ürünlerinin listesini asarak, tüketicileri bu ürünlerden kaçınmaları konusunda uyaracaklar. Boykot listesinde yer alan İsrailli firmalar arasında, İsrail'in güzellik ürünleriyle ünlü Ahava Ölü Deniz ürünleri firması da bulunuyor.

İsrailli Arap kasabalarından Kfar Kana Halk Komitesi Başkanı Mansur Dahamşi, boykota katılma kararlarıyla ilgili olarak Jerusalem Post gazetesine, "Batı Şeria yerleşimlerinde üretilen malları boykot için tüm İsrailli Araplar arasında kampanya başlatıyoruz" açıklamasında bulundu.

Dahamşi, kampanyanın tamamen bir halk inisiyatifi olduğunu, yerleşim ürünlerinin tüketilmemesi konusunda uluslararası çabalara da destek vermeyi amaçladıklarını kaydederek, kampanyaya siyasetçilerin ve kamu yetkililerinin de katılmasını umduklarını ifade etti.

Batı Şeria'daki tüm firmaların Filistinli ve Filistinlilerce yönetiliyor olmasını istediklerini belirten Dahamşi, Filistin halkını ekonomik olarak güçlendirmenin ve onlara daha iyi bir gelecek umudu vermenin İsrail'in de çıkarına olduğunu dile getirdi.

Arap İsrailliler Gözlem Komitesi'nce düzenlenen kampanya, bugün İsrail'in kuzeydeki Arap nüfuslu kentlerinden Nasıra'da yapılan toplantıyla duyuruldu.

Komite sorumlusu Muhammed Zidan, Yahudi yerleşimlerinde üretilen mamulleri boykot uygulamasının 1998 yılından bu yana gündemde olduğunu hatırlatarak, ancak bugünden itibaren daha etkili olması için uğraş vereceklerini ifade etti. Filistin Yönetimi'nin bu konudaki çağrısına atıfta bulunan, benzer kampanyaların Avrupa ülkelerinde de önem kazandığını söyleyen Zidan, Amar adlı bir dernek tarafından yapılan araştırmadan örnekler verdi ve buna göre İsrailli Arapların her yıl "yerleşim ekonomisi"ne 400-600 milyon Şekel (110-160 milyon dolar) arasında katkıda bulunduklarını belirtti.

Zidan'ın verdiği bilgiye göre, boykot kapsamına alınan ürünler, meyve ve sebzeden bilgisayara dek 1000 dolayında çeşide ulaşıyor.

Zidan, tüm Arapların kampanyaya destek vermeleri halinde, Filistin ekonomisinin güçlenerek, bağımsız bir Filistin devletinin kuruluşunun daha da yakınlaşacağına inandıklarını söyledi.

Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerinin üst kuruluşu Yeşa Konseyi'nin Başkanı Dani Dayan ise boykot çağrısına tepki gösterdi ve bu kararın İsrailli Araplar tarafından kendiliğinden alınmadığını, Arapların Filistin Yönetimi Başbakanı Selam Feyyad'ın Salfit'te yerleşim ürünlerini yakmakla başlayan kararına uyduklarını öne sürdü.

Bu adımın, İsrail'deki Arapların Filistin Yönetimi ile birlikte hareket etmesinin ilk örneği olmadığını söyleyen Dayan, bu tür boykot kararlarının İsrail ile FKÖ arasındaki, 1994 tarihli Paris anlaşmasının ihlali anlamına geldiğini savundu.

Dayan, "yerleşimlere karşı boykotun, İsrail'e karşı da boykot" anlamına geldiğini iddia etti.

İsrailli bakanlar ve parlamentonun sağ parti milletvekilleri de yerleşim ürünleri ile İsrail ürünlerini boykot etme arasında fark olmadığı görüşünü dile getirdiler.

İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Dani Ayalon, boykotun İsrail ile Filistinliler arasında daha önce imzalanmış bulunan anlaşmalara aykırı olduğunu, ayrıca tüm İsrail ekonomisini etkileyeceğini kaydetti.

Ulusal birlik partisinden Uri Ariel de boykotun sadece yerleşim ürünleri ile sınırlı kalmayıp, tüm İsrail ürünlerine genişleyeceğini savundu.

Yerleşim inşaatlarında çalışmak da yasak

Filistin Yönetimi, İsrail'den, barış sürecinin yeniden başlatılması için Yahudi yerleşimlerinin yanı sıra Doğu Kudüs'te inşaatları tümüyle durdurmasını talep etmişti. Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail hükümeti, Yahudi yerleşimlerindeki inşaatları 10 ay süreyle durdurma kararı alırken, Doğu Kudüs'ü bu karara dahil etmemişti.

Eylül ayına kadar sürecek Batı Şeria'daki yasağa rağmen, yerleşimlerde kaçak inşaatlar devam ediyor.

İsrail ordusu Batı Şeria yerleşimlerinden Haşmoanim'de bu süre içinde uygulamalara aykırı olarak yapılan evlerden ikisini yıktı. Ancak yıkım sırasında İsrail askerleri ve sınır polisleriyle 100 kadar yerleşimci arasında olaylar çıktı.

Batı Şeria'daki 100'ün üzerindeki Yahudi yerleşimindeki inşaatlarda genellikle Filistinli işçiler çalışıyor. Filistin Yönetimi, bu işçilerin de 2010 yılı sonu itibariyle yerleşimlerde çalışmasını yasaklamıştı.

Filistin Ekonomi Bakanı Hasan Ebu Libde, bu yasağa aykırı hareket edenlerin 5 yıl hapis ve 14 bin dolara varan para cezasıyla cezalandırılacaklarını belirtti.

Yerleşimlerde çalışan ve halihazırda sayıları 25 bin kadar olduğu tahmin edilen Filistinli işçiler, inşaat sektörünün yanı sıra tarım ve sanayi sektörlerinde de çalışıyor. Ancak Filistinli işçiler, yerleşimlerde çalışmamaları isteniyorsa kendilerine iş bulunmasını talep ediyorlar.