Vural: Kim kimi yönetiyor

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, bugün bir gazetede yayınlanan terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan ile BDP heyeti arasındaki görüşme tutanaklarına ilişkin görüşlerini açıkladı. İmralı'nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AKP'nin umudu haline geldiğini savunan Vural, ''Geldiğimiz bu nokta demokrasimiz için utanç vericidir'' dedi.

Silah egemenliğine teslim edilmiş bir irade olduğunu öne süren Vural, ''PKK ve bebek katili bizim demokrasimizi tarif etme, anayasa yapma irademizi kendinde bulma cüretine kadar getirilmiştir. Bunun mimarı Recep Tayyip Erdoğan'dır'' diye konuştu. Görüşmelerle ilgili ıslak imzalı başka tutanaklar olduğunu iddia eden Vural, Öcalan'ın da Başbakan'ın da sürecin devam ettirilmemesi halinde terörün devam edeceği konusunda milleti tehdit ettiğini belirtti.

Tutanaklara göre Öcalan'ın rejim değişikliğinden bahsettiğini anlatan Vural, şöyle konuştu: ''Atatürk'ün milli mücadeleyle kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Başbakan ve Öcalan ile yeni bir Cumhuriyet kurma iddiasına kadar gitmiştir. Bundan daha utanç verici bir manzara olur mu? Tüyler ürpertici noktadayız. Bütün bunlar Başbakan'ın özel temsilcilerinin nezaretinde konuşuluyor. 7 düvelin yapamadığı Sevr'i bugün PKK aracılığıyla milletimize dayatıyorlar. Terör örgütünün ne olduğunu biliyoruz ama Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı ve Türkiye'yi yöneten AKP'nin Öcalan ile birlikte rejim değişikliği projesini gerçekleştirmek için bu müzakereleri yaptığını esefle görüyoruz.''

'Özerkliğin önünü açmak var'

Vural, Öcalan'ın ''MİT Yasası sürecini başlatan benim'' dediğini ifade ederek, ''Bakıyoruz ki MİT, milli istihbarat olmaktan çıkmış KCK'nın istihbaratı haline gelmiş. Kim kimi yönetiyor?'' diye sordu. Görüşme tutanaklarının bizzat Başbakan tarafından basına verdirildiğini iddia eden Vural, hükümet ile İmralı arasında anlaşma yapıldığını ve milletin tepkisinin test edilmesi için tutanağın yayınlandığını söyledi. Vural, ''Öcalan ile Erdoğan aynı dili, kan dilini kullanıyorlar'' dedi.

Vural, görüşmelerde silah bırakmanın konuşulmadığını savunarak, ''Masada silah bırakmak yok. Kimseyi kandırmasınlar. Silah tehdidiyle anayasa yapmak var, silah tehdidiyle Türk milletinin milli kimliğini anayasadan çıkarmak var, özerkliğin önünü açmak var'' diye konuştu. Tutuklu KCK'lilerin serbest bırakılacağını ve hukuki konuma getirileceğini de öne süren Vural, AKP'yi teröre hizmet etmekle suçladı. Yaşananların AKP iktidarıyla terör örgütünün paslaştığını ortaya koyduğunu savunan Vural, terör örgütü için uygun zemin hazırlandığını, iktidarın da terörü araç olarak kullanarak siyasi çözümü dayattığını iddia etti.

Vural, önceki gün yapılan MGK toplantısının ardından yayınlanan bildiride ''terörle mücadelenin görüşüldüğünün ve yaz aylarında yürütülecek faaliyetlerin gözden geçirildiğinin'' belirtildiğini anımsatarak, ''Ne faaliyeti? Kandil'i imar faaliyeti mi? Terörle mücadeleniz kararlıysa gidin devam edin. Ne mücadelesi, müzakeredesiniz siz. Kimi kandırıyorsunuz'' ifadelerini kullandı.

AKP iktidarının, Öcalan'ı partinin eş başkanı sıfatına kadar yükselttiğini söyleyen Vural, ''Bugün fiilen, gizli imzalanmış bir protokolle Erdoğan ve Öcalan koalisyonu vardır, AKP ve BDP koalisyonu vardır. Bu koalisyon çözümü, anayasayı, vatandaşlık tanımımızı, Türkiye'nin idare sistemini görüşmüşlerdir ve maalesef AKP bir mütareke imzalamıştır'' dedi.

28 Şubat süreci

Vural, 28 Şubat sürecine ilişkin değerlendirme de yaparak, ''28 Şubat, millet egemenliğinin savunanların kabul edemeyeceği bir müdahaledir'' dedi. Sürecin mağdurlarının, aslında 28 Şubat'ın mimarı olduğunu öne süren Vural, uluslararası güçlerle yerli işbirlikçilerin politik dönüşüm sağlamak istediğini, bunda da başarılı olduklarını savundu.

Oktay Vural, 28 Şubat sürecinin arkasında kimlerin olduğunun sorgulanması gerektiğini ifade ederek, ''28 Şubat'ta Soros destekli muhafazakar soslu iktidar yaratılarak, muhafazakar değerlerin içi boşaltılmıştır'' diye konuştu.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Vural, milletin süreci desteklemediğini, AKP'ye oy veren her iki kişiden birinin Öcalan ile görüşmeye karşı olduğuna ilişkin anketlerin yayınlanmadığını söyledi. Öcalan'ın, süreç ile ilgili ''TBMM'den karar çıkması gerektiği'' sözleri anımsatılan Vural, Öcalan'ın muhatabının TBMM olmadığını, TBMM'nin manevi şahsiyetine hakaret edildiğini belirtti. Vural, ''Başbakan Erdoğan binmiş bir alamete, milleti götürüyor kıyamete'' dedi.