Vize umudu ertelendi
15 Temmuz darbe girişiminin ardından Ankara, ziyaret olmaması nedeniyle Batı’ya olan sitemini her geçen gün daha yüksek sesle tekrarlarken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bugün Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz’u ağırlayacak.
Duygu Güvenç
Brüksel-Ankara arasındaki diyalog arayışlarına karşın ağustos ayında göreve başlayacağı açıklanan AB’nin yeni Büyükelçisi Christian Berger’e ise Ankara’nın ‘mütekabiliyet’ ilkesi nedeniyle henüz agreman vermediği öğrenildi. AB’nin, yeni Türkiye Büyükelçisi Faruk Kaymakçı’ya agremanı 2 ayı aşan bir sürede vermesi nedeniyle Ankara’nın da Berger’e agremanı onaylamadığı öğrenildi.
Kalkışma sonrasında Türk demokrasisine verdiği destekle birlikte ‘hukukun üstünlüğü’, ‘temel haklar’, ‘ifade özgürlüğü’ne yönelik uyarılarını tekrarlayan Schulz’un Ankara ziyaretinde de benzer mesajları vermesi bekleniyor. Asıl amacı Türkiye ile Brüksel arasındaki buzları eritmek olan Schulz’un ziyaretini AB Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve AB Komiseri Johannes Hahn’ın eylül başındaki ziyareti izleyecek. Schulz’un öncelikli gündemi AB-Türkiye arasındaki diyalog eksikliğini gidermek.
Schulz’un ayrıca gözaltına alınan ve tutuklananlara yönelik savunma hakkının verilmesi, insan haklarına saygı, tutuklu gazeteciler gibi konularda beklentileri gündeme getirmesi bekleniyor. Görüşmelerdeki en önemli konulardan biri de Türkiye ile AB arasında vize serbestisi karşılığı mülteci anlaşmasından vazgeçilmemesi olacak. Türk diplomatik kaynaklar, ekimde mutabakatın hayata geçirilemeyeceğinin kesin olduğunu, kasım için süreci zorlayacaklarını belirtiyor.
AB başta terör yasası olmak üzere 7 kriterin daha karşılanmasını beklerken AB kaynakları bu yıl içinde vize serbestisinin sağlanmasının zor olduğunu vurguladı.
‘Tren durmaz’
Türkiye’nin AB’ye katılım sürecindeki yavaşlamaya karşın, Türk kaynaklar, sürecin sekteye uğramayacağı görüşünde. Cumhuriyet’e konuşan üst düzey bir yetkili “AB-Türkiye ilişkileri darbe girişiminin ardından 1997’deki gibi bir sürece gitmez. O zaman AB ile Türkiye arasında siyasi diyalog kesilmişti. Türkiye’nin AB treni yavaşlayabilir ama durmaz” dedi. 1997’de AB’ye üye olmaları öngörülen ülkeler arasına Türkiye’yi dahil etmeyen AB, Rum Kesimi’ne üyelik yolu açarken, Ankara, siyasi ilişkileri askıya almıştı.