'Ver kurtul ile mi çözeceksiniz?'

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'nın önerisiyle ilgili Meclis'te gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bakan Yazıcı'nın Tanıtma Fonu ve Devlet Personel Başkanlığı'ndan sorumlu bir bakan olduğunu hatırlatan Vural "Kalkmış sınır değişikliğinden bahsediyor. Senin görev alanında mı, bilgi alanında mı bu konular? Yani bu, şu zihniyeti getirir; 'Sınırlarımızı koruyamıyoruz. Yanıbaşımızdakiler de orada teröristleri besliyor, iyisi mi verelim kurtulalım.' Ne sınır değişikliği? Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Size düşen görev, sınırın ötesinde güvenlik kuşağı oluşturmak ve komşu devlet üzerinden Türkiye'ye saldıranları durdurmaktır. 'Biz önleyemiyoruz saldırıları, o zaman sınırı değiştirelim.' Ne yapalım? Ankara Ovası'na kadar mı geleceksiniz? Ver kurtul ile mi çözeceksiniz?" diye konuştu.

Bu tür konuların bir bakan tarafından ayaküstü dile getirilemeyeceğini de kaydeden Vural şöyle konuştu: "Bu ülkenin kaybedecek bir çakıl taşı, verecek bir insanı yoktur. Sınırları güvenlik altına almak, hükümetin sorumluluğundadır. Komşu devletten kaynaklanan bu saldırıları durdurma konusunda harekete geçmesi gereken hükümettir. Sınır ötesi operasyon yapılmasını engellemek için 'sınırları değiştirelim, verelim kurtulalım' Bu nasıl bir zihniyettir, Türkiye'de nasıl tartışılıyor. 'Koruyamadık verelim' Nereyi vereceksin sen? Sen kim oluyorsun da bu ülkenin insanlarının bulunduğu toprakları, 'şuraya verelim, buraya verelim' diye söyleyebiliyorsun. Yapılması gereken iş bellidir. Sınırımızın ötesinde güvenlik kuşağı oluşturulmalıdır ve Irak nezdinde bu saldırıları yapanlara yönelik caydırıcı bir politika uygulanmalıdır. Sayın Yazıcı Türkiye'nin güvenlik altında bulunabileceği bir sınıra çekilmesini öneriyor. Ricat borusu. Böyle bir şey kabul edilemez. Böyle bir şeyi Doğu ve Güneydoğu'da, o sınırda bulunan insanlarımız zaten hiç kabul etmez. Sayın Hayati Yazıcı'nın bu ifadeleri, ver kurtulcu ve teslimiyetçi bir zihniyetin tipik bir yansımasıdır. Türkiye olarak beklentimiz, bu sınırlar içinde güvenli bir Türkiye oluşturulması ve güvenliği tehdit eden unsurlarla ilgili de aktif bir şekilde tedbir alınmasıdır.Bu ifade AKP'nin terörle mücadeledeki acziyetinin bir yansımasıdır."