Varsa yiyoruz yoksa aç yatıyoruz
Soma’da işten çıkarılan, tazminatları ödenmeyen 400 işçi, kar altında, buz gibi havada başkent sokaklarında hakkını aradı. “Açız... Canımıza tak etti artık” diye bağıran işçiler, “sadaka değil haklarını istediklerini” vurguladı.
Mustafa Çakır/ Cumhuriyet Koltuk değnekleriyle geldi İşçilerin eylemine Uyar Madencilik’ten tazminatını alamayan İdris Sarıkaya da koltuk değnekleriyle katıldı. 2007’de dinamit patlaması nedeniyle ayaklarını kaybettiğini belirten Sarıkaya, mahkeme kararı olmasına karşın tazminatını alamadığını vurguladı. 2 çocuğu olduğunu, malulen aldığı emekli maaşının yarısının da krediye gittiğini dile getiren Sarıkaya, şirketten 125 bin 600 lira alacağı olduğunu bildirdi. İşçi Arif Şengül haklarını alın terlerini istediklerini belirtirken, “Çocuğumu doktora götürecek para yok” dedi. Eynez’den sağ kurtulan, birçok arkadaşının ölü bedenlerini ocaktan çıkaran Rüştü Güler de 18-19 bin lira alacağı bulunduğunu, inşaatlarda, tarlalarda çalışarak geçinmeye çalıştığını söyledi. |
301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma’dan 7 otobüsle yola çıkan işçiler dün sabah Ankara’ya geldi. İşçilere Çeltek’ten gelen işçiler de katıldı. 400 işçi önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın önüne gitti. “Tazminat hakkımız söke söke alırız”, “Madenciler burada hükümet nerede”, “Sadaka değil hakkımızı istiyoruz; işçiler burada şov yapanlar nerede” sloganları atan işçiler, Türk bayrakları taşıdı.
Eynez’den kurtuldu
Sorularımızı yanıtlayan işçiler, perişan olduklarını vurguladı. Eynez’deki faciadan sağ kurtulan işçi Ramazan Demir, tazminatlarının ödenmediğini, işsiz olduğunu, seyyar satıcılık yaparak geçimini sağlamaya çalıştığını söyledi. Yine Eynez’den kurtulan 4 çocuk babası işçi Ali Güngör işsizlik maaşı ile yarı aç yarı tok geçinmeye çalıştığını belirtirken, “Varsa yiyoruz, yoksa aç yatıyoruz” dedi. İşçi Hasbi Demir facia sırasında 8 saat yangında kaldığını, güçlükle kurtulduğunu şimdi kirada 2 çocuğu ve eşi ile geçinmeye çalıştıklarını, “zar zor idare ettiklerini” vurguladı. Demir, bir şimdi iş bulamadıklarını söyledi.
Alın terimizi istiyoruz
İşçi Arif Şengül haklarını alın terlerini istediklerini belirtirken, “Çocuğumu doktora götürecek para yok” dedi. Eynez’den sağ kurtulan, birçok arkadaşının ölü bedenlerini ocaktan çıkaran Rüştü 18-19 bin lira alacağı bulunduğunu, inşaatlarda, tarlalarda çalışarak geçinmeye çalıştığını söyledi.
Kemiklerini sızlatmayın
Türkiye Maden-İş Sendikası Başkanı Nurettin Akçul facianın ardından yetkililerin “Kimseyimağdur etmeyeceğiz, hiçbir maden işçisi aç-açık kalmayacak, işsiz kalmayacak” diye söz verdiğini, ancak verilen sözlerin kısa sürede unutulduğunu bildirdi. Facianın üzerinden 6 ay geçmeden bu kez Soma Kömürleri AŞ’nin 2 bin 850 işçiyi işten attığına işaret eden Akçul, tazminatları da ödemediğini vurguladı. Sahaların asıl sahibinin Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ), Enerji Bakanlığı yani devlet olduğuna dikkat çeken Akçul, devletin işçilerin alacaklarından, işsiz kalmalarından sorumlu olduğunu belirtti. Akçul, işçilerin tazminatlarının ödenmesi, işten çıkarılan işçilerin de yeniden işe alınmasını istedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’e seslenen Akçul, “Şehitlerin kemiklerini sızlatmayın, işten çıkartılan işçileri daha fazla mağdur etmeyin. Kıdem tazminatlarını ödeyin. Milyarlarca liralık harcamalara kaynak buluyor da, 40-50 milyonluk alacağa mı kaynak bulunmuyor” dedi. Akçul, eğer hakları ödenmezse bütün işçilerin aileleriyle, mağdur esnafıyla, tüccarıyla Ankara’ya geleceklerini vurguladı. CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel Meclis’te tazminatların devlet tarafından ödenmesi için önerge verdiğini ancak AKP’lilerin oylarıyla reddedildiğini söyledi. Bu sırada işçiler AKP’yi yuhladı.
İşçiler Meclis önünde
İşçiler daha sonra TKİ Genel Müdürlüğü’nün önüne gitti. Bir süre burada slogan attı. Sonrasında CHP Milletvekilleri Özgür Özel, Süleyman Çelebi ile MHP’li Erkan Akçay’ın polisle görüşmesi üzerine işçilerin Meclis’in önüne gitmelerine izin verildi. İşçiler otobüslerle Meclis’in önüne geldi. “Soma burada hükümet nerede; Soma’nın ateşi AKP’yi yakacak” sloganları atan işçiler arasından seçilen 20 kişilik grup Meclis’e girerek partilerin grupları ile görüştü.