Uzmanlardan tütün vergilerini artırma çağrısı: 'En etkili yöntem bu'
Çocukları Tütün Salgını ve Zararlarından Koruma İnisiyatifi, 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü kapsamında yaptığı açıklamada, tütün vergilerini artırma çağrısı yaparak, “Sigara fiyatlarını arttırmak çocukları ve gençleri sigaradan korumanın en etkili yoludur” dedi.
DHASigaranın zararları konusunda toplumsal farkındalık oluşturmak ve davranış değişikliğini sağlamak amacıyla Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1987 yılında 9 Şubat ‘Dünya Sigarayı Bırakma Günü’ olarak kabul edildi.
FİYAT ARTIŞIYLA SİGARA TÜKETİMİNİN AZALTILMASI HEDEFLENİYOR
2019 yılında kurulan Çocukları Tütün Salgını ve Zararlarından Koruma İnisiyatifi de bugüne özel yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, çocuk ve gençleri tütün endüstrisinin taktiklerinden korumak, sigaraya başlamalarını önlemek ve onları pasif içicilikten korumak üzere sigara fiyatlarının artırılması gerektiğini vurguladı.
Koronavirüs salgınının ölümcül sonuçlarını katlayarak artıran tütün salgınının, Türkiye’de her yıl 100 binden fazla vatandaşın ölümüne sebep olduğunu söyleyen inisiyatif, şu ifadelere yer verdi:
“Yapılan araştırmalar tütün ürünlerine yapılan yüzde 10’luk bir artışın bile çocuk ve gençlerde sigaraya başlama oranını yüzde 15’e kadar düşürdüğünü gösteriyor. Tütün kontrolünde en etkin müdahale yöntemi olarak bilinen tütün ürünlerinden alınan vergilerin arttırılması, ülkemizin de tarafı olduğu Dünya Sağlık Örgütü Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi’nde ülkelere önerilen politikalardan biri. Fiyatların arttırılması ile sigaraya erişimin zorlaştırılması ve böylelikle sigara tüketiminin azaltılması hedefleniyor.”
FARKINDALIK KAMPANYASI BAŞLATILDI
Tütün kontrol politikalarının bütüncül olarak özenli ve tavizsiz uygulanması için çağrı yapan inisiyatif, vergi artırımının etkinliği kanıtlanmış bir müdahale yöntemi olduğunu ve ülkemizde bu yöntemin kararlılıkla uygulanmasını beklediklerini ifade etti.
Toplumun dikkatini bu konuya çekmek üzere bir farkındalık kampanyası da başlatıldı. Kampanya çocukların ve gençlerin sigaradan korunarak geleceklerinin de korunması ana fikri üzerine bina edilmiş. Duygusal etkisi yüksek kampanya filminin şubat başında televizyonlarda yayına girmesi bekleniyor.
İnisiyatif çalışmalarında aktif rol alan TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanvekili Müşerref Pervin Tuba Durgut, “Küresel Gençlik Tütün Araştırması sonuçları maalesef çocuk ve gençlerde tütün salgının artarak devam ettiğini göstermiştir. Çokuluslu sigara şirketleri her dönem yeniledikleri pazarlama taktikleri ve geliştirdikleri yeni ürünlerle savunmasız çocukları hedef almaya devam ediyor. Durum böyle iken sigara kartellerine karşı kanıta dayalı tütün kontrolü politikalarını uygulamak büyük önem kazanıyor. Bu politikalardan sigara vergilerinin artırılması toplumun tamamını ama özellikle çocuk ve gençleri korumak için en etkin araçlardan biri. Dünyanın koronavirüsle mücadele ettiği bu zor zamanlarda salgınla mücadeleyi zorlaştıran sigara salgınıyla mücadele etmek bir kez daha önem kazanıyor” dedi.
İnisiyatif üyelerinden Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Ofisi Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar Program Yöneticisi Prof. Dr. Toker Ergüder ise “Dünya Sağlık Örgütü Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi kriterlerinden biri olan vergi artırımı ile Türkiye’de sigara tüketiminin azaltılması, bu sayede sigaranın toplumda neden olduğu sağlık problemlerinin de önemli derecede önüne geçilmesi hedeflenmektedir” diye konuştu.
Tütün endüstrisinin tek amacının çocukları ve gençleri ergenlik dönemine gelmeden önce tek bir nefes dahi olsa sigara ile tanıştırıp bağımlılığa kapı aralamak olduğunu söyleyen Ergüder “Endüstri, agresif kampanyalarını ve yayılım stratejilerini kötücül emelleri doğrultusunda gerçekleştirmektedir. Yüksek vergilerle tütün ve her türlü tütün mamulünün fiyatlarının yükseltilmesi çok etkili bir yöntemdir, mutlaka uygulanmalıdır. Enflasyon ve satın alma gücüne göre düzenli olarak gözden geçirilmeli ve güncellenmelidir. Bu, sigara ve nargile kullananların bırakması, çocuk ve gençlerin başlamaması için en etkin yöntemlerden biridir” ifadelerini kullandı.
PROF. DR. SEZER: ÇOCUKLARIMIZ, TÜTÜN ENDÜSTRİSİNİN AMANSIZ SALDIRISI ALTINDA
Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi ve Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erol Sezer de "Çocuklarımız, tütün endüstrisinin amansız saldırısı altında. Vergi artışı ile sağlanan tütün ürünleri fiyat artışları bu saldırıyı durdurmada bilimsel temelli bir yaklaşım” dedi.
Tütünle mücadelede erken yaşta sigaraya başlamanın önlenmesinin sigaraya bağlı hastalıkların gelişmesini de önlediğine işaret eden Çocuk Sağlığı ve Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Tezer Kutluk ise “Kovid-19 pandemisi dünyaya sağlığın özgürlük olduğunu öğretti. Çocuk ve gençlerimizi tütünden korumak onları kanser, solunum sistemi hastalıkları, kalp hastalıkları gibi birçok hastalıktan koruyacak, sağlıklı ve özgür bir gelecek yaratacaktır. Göz göre göre erken yaşta onları sigaraya teslim edemeyiz. Gençlerin geleceklerinin yok edilmesine izin veremeyiz” diye konuştu.
ERDÖL: ANNE KARNINDAKİ ÇOCUKLAR İÇİN DE FELAKET SEBEBİDİR
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl de “Tütün ve tütün ürünleri adeta genetik bir miras gibi ebeveynlerden çocuklara geçmekte ve sadece kullananlar için değil, anne karnındaki çocuklar için de felaket sebebi olmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi tütüne talebin azaltılması için fiyat ve vergi artışının özellikle çocuk ve gençlerin sigaraya başlamasını önleme konusundaki etkisinin büyük olduğuna dikkat çekmiştir. Ülke olarak çocuklarımız, gençlerimiz ve geleceğimiz için tütüne karşı yürüttüğümüz savaşta mevzi kaybetmeye asla tahammülümüz yoktur. Her ücrada konuşlanmış, her taşın altını mesken tutmuş tütün illeti ile mücadelede vergi ve fiyat politikası silahımızı tekrar devreye sokmamız gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
Tütün endüstrisinin, sigaranın yanında e-sigara gibi ürünlerle çocukları ve gençleri hedef aldığını söyleyen Halk Sağlığı Uzmanları Derneği Çocuk Sağlığı Çalışma Grubu adına Prof. Dr. Burcu Tokuç ise tüm tütün ürünlerine yüksek vergilendirmenin yanında üretim ve ticarete kısıtlama getirecek arz yönlü¨ politikaların da bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi