Uzmandan kadınlara saç boyası uyarısı

Uzmanlar, kadınların özellikle pandemi döneminde evde kullandığı kimyasal saç boyalarının içerdiği risklere karşı uyardı. Onkoloji hastaları ile alerjik bünyeye sahip kadınlarda saçların sık boyanmasına bağlı olarak deride ve ciltte istenmeyen reaksiyonlarla karşılaşılabildiğini ifade eden Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Yasemin Fatih Amato, kızarıklık, kaşıntı, yanma hatta gözlere kadar gelen ödem oluşmasına karşın bitkisel bakımlar önerdi.

DHA

Kadınların güzelleşmek için kullandığı saç boyaları zaman zaman sağlık sorunlarına da yol açabiliyor. Pandemi döneminde kuaförlerin kıymetinin daha iyi anlaşıldığını söyleyen İzmir'deki Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı Dr. Yasemin Fatih Amato, kadınların uzun süre saçlarını evde kendilerinin boyamak zorunda olduğunu belirterek yapılan yanlış uygulamalara dikkat çekti. Saç boyasına eldiven kullanmadan temas etmenin riskli olduğunu ifade eden Dr. Amato, boya işlemi uygulandıktan sonra kimyasal maddelerin akmaması için en az 24 saat saçların yıkanmaması gerektiğini anlattı.

"15 GÜNDEN ERKEN BOYAMAK ZARARLI"

Boyanın hazırlandıktan hemen sonra saça uygulanmasını öneren Amato, "Saç boyası hepimizin ihtiyacı çünkü bizi genç gösteriyor, özgüvenimizi artırıyor. Ama bitkisel boyaları tercih etmeliyiz. Daha az kimyasal kullanalım. Özellikle belli hastalıklar geçiren insanlarda bitkisel boyalar tercih edilmeli. 15 günden erken boyamak zararlı. Minimum 15 gün beklenmeli. Ama ayda biri tercih edelim. Daha sık boyanması bitkisel boyalarda problem olmaz ama kimyasal boyalarda saçlı deri ve saç aşırı işlem gördüğü için yıpranır. Saçlı deride yara, yanık, kuruma oluşabilir, saçlarda da yıpranma, kopma, kırılma sorunları olur. Eğer saçı boyadığımızda rengini beğenmiyorsak da en az 15 gün bekleyelim. Çünkü üst üste işlemler saçı aşırı yıpratır" dedi.


ALERJİ İÇİN ENSE TESTİ

Kimyasal boyaların özellikle onkoloji hastaları için tavsiye edilmediğini vurgulayan Dr. Yasemin Fatih Amato, vücutta bilinmeyen reaksiyonlar oluşmaması için bitkisel boyalara yönelinmesini istedi. Alerjik bir bünyeye sahip olanların boyayı kullanmadan önce ensede test edebileceğini söyledi.

BİTKİSEL BAKIM ÖNERİSİ

Amato, istenmeyen etkileri azaltmak için kullanılan bitkisel yöntemlerle ilgili şunları kaydetti:


"Boyayı enseden sürmeye başlamalı, ensede kızarıklık, kaşıntı, yanma varsa hemen yıkayıp boyadan vazgeçmemiz lazım. Her zaman boyama enseden başlamalı. Özellikle saçlı deri boyadan sonra güneş, deniz ve havuzda daha da çok yıpranır. Bitkisel bakımlar öneriyoruz. En önerdiğimiz yağ, çay ağacı yağıdır. Çay ağacı yağında antiseptik, antifungal, antibakteriyel, antienflamatuar etkisi olduğu için saça da saçlı deriye de çok iyi gelir. Bir çay kaşığı kadar çay ağacı yağını hafif ısıtıp saçlı deriye masaj yapıp bir gece beklemeliyiz. Bunu haftada 2-3 kez yapabiliriz. Çay ağacını tek başına kullanabiliriz ya da Ajojoba yağıyla karıştırabiliriz. Mutfağımızda olabilen Hindistan cevizi yağı, zeytinyağı, badem yağı da rahatlıkla kullanılır. Bunlar deriyi korur. Deri hastalıklarında bizim en çok gördüğümüz kontakt dermatit, yani temas dermatitidir. Kızarıklık, kaşıntı, yanma gözlere kadar gelen ödem oluşabilir. Bazen acil servise gitmek zorunda kalınabilir. Böyle bir durum olduğunda mümkün olduğunca hızlı bir şekilde soğuk suyla yıkayıp ödem fazlaysa acile gitmek lazım. Eğer değilse yatıştırıcı kremlerle evde de tedavi edebiliriz. Saçlı deride aşırı kimyasallara bağlı yanık oluşabilir. Yara ve yanık olabilir. Evde kendimiz boyuyorsak eldiven kullanmamamız halinde elde kontak dermatit oluşabilir. Evde boyayacaksak talimata uyarak mümkün olduğunda bitkisel boyalar kullanalım. Kimyasal kullanacaksak karıştırmayalım. Etkileşimin fazla olmaması için tek çeşit boyayla işlem yapalım."

KADINLAR AYDA 1 SAÇ BOYUYOR

Bakımına özen gösteren kadınlar da genellikle saçlarını ayda bir kez boyadıklarını söyledi. Özellikle ayda bir dip boya yaptığını belirten Gönül Özen, saçlarının ayda yaklaşık 1 santim uzadığını ve boyatmak zorunda kaldığını ifade etti.

Elvan Emekli de ayda bir dip boya yaptığını dile getirerek, "Organik boya kullanıyorum. Yaşım biraz ilerleyince tamamen beyaz kullanacağım. Ama şimdi yılda ortalama 12 kez boyuyorum. O kadar fazla ilaç kullanıyoruz ki; böcek ilaçları, tarım ilaçları kullanıyoruz. Saç boyasının daha kontrollü bir zehir olduğunu düşünüyorum" dedi. 

Nimet Akıncıoğlu da 40 yıldır saç boyası kullandığını belirtip, "Ben de saçlarımı ayda bir boyatıyorum. Saç boyasıyla ilgili zararlı etkileri duyuyorum. Ama 40 senedir boyatıyorum. Saçlarımda bir yıpranma olmadı. Şimdi bitkisel boyalar var. Saçlarım gayet normal. Cildimde de bir alerjik belirti yok. Boyama nedeniyle bugüne kadar hiç sorun yaşamadım' diye konuştu.

Onkoloji tedavisi gördüğünü belirten Ayşe Göksu ise şunları söyledi:
"Saçlarımı ne kadar geç boyarsam benim için o kadar iyi. Organik boya kullanmaya çalışıyorum. Çünkü onkoloji hastasıyım. Kimyasal fazla olduğu için seyrek boyamaya çalışıyorum."

'DÜKKANLARDA ESKİ YOĞUNLUK YOK'

İzmir'de uzun yıllardır kuaförlük yapan Nur Kabak da şu bilgileri verdi:


"Müşterilerim genellikle ayda bir kez gelir. Beyazdan beyaza fark oluyor. Bazı insanların beyazları çok sık çıkar. 10 günde bir boyatan da oluyor. Ama genelde ayda 1 kez boyanır. Bitkisel boya organik boya tercih edenler oluyor. Müşterimizin isteğine göre alıyoruz. Pandemi dönemi bizi kötü etkiledi. Müşterilerimiz de biz de tedirgin oluyoruz. Ama biz tedbirlerimizi alıyoruz. Boyalarımız da kaliteli. Dükkanlarda eski yoğunluk yok. Yeni yeni toparlamaya çalışıyoruz. Elbette sağlık her şeyden önemli. Bence müşteriler artık rahat olsun."