Uyuyan hakime soruşturma
Radikal'in gündeme taşıdığı, İzmir'de yargılama sırasında kürsüde uyuyup kendisini uyaran avukat Gül Kireçkaya'ya, "Beni uyarsaydınız madem uyuyorum" diyen Hakim Dilek Öztürk hakkında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından soruşturma açıldı.
cumhuriyet.com.trİzmir’de yasadışı Maoist Komünist Parti (MKP) adına faaliyet yürüttükleri suçlamasıyla 13’ü tutuklu 22 sanık hakkındaki, kavurmanın silah sayıldığı davanın ilk duruşması, İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2-5 Ekim arasında görüldü. Yargılamada, duruşmaların son bir buçuk gününe başkanlık eden Hakim Dilek Öztürk, dava sırasında uyudu. Hakim Öztürk’ün uyuklarken resmi çekildi. Daha sonra avukatlardan Gül Kireçkaya, söz alarak, Hakim Öztürk’e yargılamayı uyuyarak geçirdiğini söyledi. Bütün bu diyaloglar da duruşma tutanaklarına şöyle geçti:
* Mahkeme Başkanı Dilek Öztürk : Evet, sanık müdafilerinin mütalaaya ve tutukluluğun devamına ilişkin mütalaaya yönelik beyanlarını, tahliye taleplerini almaya başlıyoruz.
* Avukat Gül Kireçkaya: Şimdi savcılığın mütalaasına karşı açıkçası diyecek bir şey bulamıyorum onu söyleyeyim öncelikle. Çünkü savcılığın zaten soruşturmayı yürüten savcı olmaması nedeniyle dosyadaki 10 bin sayfa tapeyle gidip de iddianamedeki iddiaları karşılaştırıp da doğrusunu görüp araştırıp nasıl diyeyim bir karara varabildiği inancında değiliz. Burada insanların özgürlüğü söz konusuyken sayın savcının nasıl da bunu çok rahat bir biçimde ifade edebildiğini de anlamış değilim. Bu insanlar son derece yalın bir biçimde kendi gerçekliklerini anlattılar. Tabi siz tam bir buçuk gün boyunca uyuduğunuz için sayın başkan çoğuna vakıf olamadınız.
* Mahkeme Başkanı Dilek Öztürk : Kimi kastediyorsunuz uyumakla?
* Av. Gül Kireçkaya: Uyudunuz sayın başkanım çünkü biz gördük ve hakim beyi de uyardık sayın başkanı da uyarmıştık. Ben uyarmıştım.
* Mahkeme Başkanı Dilek Öztürk : Beni uyarsaydınız madem uyuyorum.
* Av. Gül Kireçkaya: Mahkemeyi yöneten kişi başkan olduğu için başkanı uyarma gereği duydum hakime hanım. Şimdi bu şekilde siz kararların altına nasıl imza atıyorsunuz onu anlayabilmiş değilim.