Üsteğmene ankesörden beraat

Mahkeme, üsteğmene ankesörden beraat ve tahliye kararı verdi. Mahkeme, gerekçesinde ardışık aramaların terör örgütü üyeliği suçunun oluşumu için maddi ve manevi unsurları kapsamında olduğuna dair dosyada somut ve hukuki bir delil bulunmadığını belirtti.

Alican Uludağ

ByLock’tan daha önemli delil olarak görülen ankesörlü aramalara ilişkin Ankara’dan dikkat çeken bir beraat kararı geldi. Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi, ankesörlü arama soruşturması kapsamında hakkında dava açılan Üsteğmen Furkan Uğur hakkında beraat kararı verdi. Ankesörlü telefondan 7 kez aranan ve bir kez görüşmeye gittiğini kabul eden Uğur’un savunmasını “samimi” bulan mahkeme, gerekçesinde ardışık aramaların terör örgütü üyeliği suçunun oluşumu için maddi ve manevi unsurları kapsamında olduğuna dair dosyada somut ve hukuki bir delil bulunmadığını belirti. Savcılık kararı, istinafa taşıdı.

Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda üsteğmen rütbesiyle görev yapan Furkan Uğur, 15 Ekim 2018’de düzenlenen ankesörlü arama soruşturmasında gözaltına alındı. 25 Ekim’de tutuklanan Uğur’un, kendi kullandığı GSM hattı üzerinden 7 kez sabit hattan arandığı, yine kullandığı başka bir telefonda ardışık aramaya girdiği tespit edildi. Sulh ceza hâkimliğinde, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirterek, 2011-2012’de örgütün yurtlarına gittiğini, ancak bunların örgüt olduğunu bilmediğini savundu. Uğur, mahkemede etkin pişmanlıktan yararlanmanın örgüt üyeliğini kabul olduğunu bilmediğini belirterek, bundan da geri adım attı. 2014’te Ankara’da göreve başladığını ve bir süre sonra tanımadığı bir numaranın kendisini aradığını söyleyen Uğur, bu kişinin üç farklı aramasında görüşme talebini reddettiğini öne sürdü. Israrlı aramalar sonucunda buluştuklarını, buraya alkol alıp gittiğini, görüştüğü kişinin kendisine evlendirme konusunda yardımcı olacağını söylemesi üzerine beddua ederek evden ayrıldığını iddia eden Uğur, şunları kaydetti: “Yaklaşık 4 ay sonra Sait yine beni tanımadığım numaralardan aradı. Görüşme teklifini kabul etmedim. Sonrasında hakkkımda çok şey bildiklerini, o dönem askeri personel olan babama zarar vereceklerini söylediler. Ben yine beddular ederek kapattım. En son 2015’te beni arayanlara, bir daha ararsanız eve polis ile gelirim, beni aramayın diyerek kapattım ve sonrasında kimse beni aramadım.”
17 Ocak 2019’da görülen karar duruşmasında mahkeme gerekçesinde, ardışık aramaların terör örgütü üyeliği suçunun oluşumu için maddi ve manevi unsurları kapsamında olduğuna dair dosyada somut ve hukuki bir delil bulunmadığını vurguladı.

Beraat ve tahliye

Kararda, sanık hakkında araştırma yapılmasına gerek görülmediği belirtilerek “FETÖ mensuplarınca aranmış olan her kişinin örgüt üyesi kriterlerini taşımış olduğunu kabul etmek gerek hukuki olmadığı gibi ayrıca örgütün zamanla ortaya çıkarılan gerçekliklerine ve kodlamalarına da uygun değildir” denildi. Kararda, “Örgütün, mensubu yapmayı düşündüğü kişileri sürekli ve ısrarla aramak ve gerektiğinde tehdit ve baskı ile muhataplarının dirençlerini kırmak suretiyle, onları görüşmeye zorladığı zamanla anlaşılmış bir gerçektir” denildi. Mahkeme Uğur hakkında beraat ve tahliye kararı verdi.