Usta oyuncu Rasim Öztekin bugün son yolculuğuna uğurlanacak

Usta oyuncu Rasim Öztekin bugün saat 15.00’te Zincirlikuyu Camii’nden son yolculuğuna uğurlanacak. Sevenlerinden ona dair paylaşımları.

Öznur Oğraş Çolak

Geleneksel Türk Tiyatrosu’nun en önemli simgelerinden olan ‘Kavuk’, Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda düzenlenen törenle Rasim Öztekin’den Şevket Çoruh’a devredildi. Tarih 22 Eylül 2020. Son kez sahnede o akşam gördük ustayı. “Doktorum bana ‘Sahneye çıkma, ölürsün’ dediği günden bu yana çıkmıyorum; sahneyi özlemişim” demiş ve seyircilerin arasında oturan doktoruna “Bak sahnedeyim ve ölmedim!” diye espri yapmıştı. Bugün tüm Türkiye hüzünlü... Usta ansızın, hep şikâyet ettiği kalbine yenildi. Sahneden bir replik daha kaydı. 

O gün konuşmasında “Ustalar benim konservatuvarlarımdır. Müjdat Gezen konservatuvarı, Haldun Hocamın konservatuvarı, Mustafa Alabora’nın konservatuvarı: Hepsi benim konservatuarlarım. Bana birebir sahnede emeği geçen konservatuvarlarım var. Onların çoğu şimdi beni yukarıdan seyrediyor. Erol Günaydın şuradan seyrediyor, Tuncel Kurtiz şuradan seyrediyor, Savaş Dinçel oradan bakıyor, Münir ağabey de oradan bakıyor” diyen Öztekin çok sevdiği ustalarının yanına çok erken gitti. 

Öztekin çarşamba günü saat 15.00’te Zincirlikuyu Mezarlığı’nda kılınacak ikindi namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlanacak. 

Dün sabah telefonla ulaştığımız Şevket Çoruh “çok üzgünüm” diyerek şunları ekledi: “Meslek hayatı boyunca bir- çok role sıcacık yorumuyla ruh üfleyen büyük usta Rasim Öztekin’in erken kaybı hepimizi derinden sarstı. Ustasından aldığı eli bizlere uzatarak yalnız olmadığımızı hissettirdi. Daha yapacağı çok şey vardı. Her zaman güvendiği ve desteklediği gençlere onun bıraktığı yerden devam etmek düşüyor. Hem Ortaoyuncular’la hem de kişisel sinema kariyeriyle koca bir geçmiş emanet etti bize. Emaneti emanetimizdir. Ona layık olmaya çalışacağız.”

‘HEP GÜZEL GÜLEN ÇOCUK GÖZLERİ...’

Kadriye Kenter

(Yönetmen,Oyuncu)

Hüzünlüyüm, tiyatro büyük bir yüreği kaybetti. Oyunculuğu saygıdeğer bir incelik, içtenlikli bir alçakgönullülük, üstlendiği sorumluluğu misyonuyla, sabır ve onurla sonuna kadar sürdürmeyi başaran bir güzel yürek. Özellikle de Kavuk’tan büyük bir öngörüyle zamanında kurtulmayı bilen yürekli ve kocaman bir oyuncu. Umarım sevgi ve güvenle el verdiği çocukları değerli mirasının kıymetini bilip sürdürmeyi başarırlar.. Hep güzel gülen çocuk gözlerini akıllarımızda, yüreklerimizde mühürleyeceğiz. Tiyatromuz asil duruşunun ve büyük emeğininin önünde saygıyla eğilecek hatırladıkça. Yüreklerimizde yaşadıkça Rasim Öztekin ölmeyecek. Bu erken veda için sevgili ailesine başsağlığı ve dayanma gücü diliyorum.

Tiyatro dünyamızın, tüm sevenlerinin, hepimizin başı sağolsun. Nurlar içinde huzurla uyuşun.

Mehmet Ergen 

(İBB ŞEHİR TİYATROLARI GENEL SANAT YÖNETMENİ)

Rasim Abi, ilkgençlik yıllarımda, geçen yıl müze yapılmak adına yıkılan ve Muhsin Ertuğrul’un da gözbebeği olan Küçük Sahne’de, Ortaoyuncular ekibinin vazgeçilmez oyuncularından biri olarak çıktı karşıma. Tiyatrocu olmak için verdiğim kararı perçinleyen bir ilham olmuştu oynadığı oyunlar. Yıllar sonra “Yıldızların Altında” adlı müzikali yönetirken kendisiyle çalışma fırsatı buldum. Her daim dinç ve neşeli bir oyuncuydu. En son kavuk töreninde yine o güçlü duruşuyla, son kez sahne alışına tanık oldum, son kez olduğuna hiç inanmayarak. Bize çok neşeli anlar yaşattı, huzur içinde uyuduğundan eminim.

Goncagül Sunar

(OYUNCU)

Çok erken bir ölüm. Kendisiyle yıllar önce bir TRT dizisi olan “Güzel Günler”de çalışma fırsatı bulmuştum. Hem çok iyi kalpli, hem çok hoş sohbet biriydi. Çok özgün, yumuşak bir oyuncuydu. Sevenlerine sabır diliyorum.

Dilek Türker 

(YÖNETMEN, OYUNCU)

Sanatçı kişiliğine hayranlık duyduğum  bir oyuncuyu kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyorum. Yaptığı değerli işler için minnettarım.

Bennu Yıldırımlar

(OYUNCU)

Usta bir ağabeyimizi kaybetmekten dolayı çok üzgünüm. Başımız sağ olsun...

Levent Üzümcü 

(OYUNCU)

Biz oyuncular saksıda yetişmiyoruz, pek çok insanın yapamayacağı bir sanatı yetenek haline getirip, geliştirip, tiyatro sahnelerine, kamera önüne çıkıp rol yapıyor, diyalog ve tiratlar oynuyoruz, hem de ağzımızdan çıkan sözlerin amatör hafiyelerle takip edildiği bir coğrafyada. Yine pek çoğumuz bu ortam içerisinde kendimizi abartmadan, doğal olmaya, hazmetmeye ve en önemlisi şöhret sarhoşluğuna kapılmadan insan kalmaya çabalıyoruz. Mesleğimizin en büyük getirisi -zannedilenin aksine- para değil, işte bu insan kalabilme ve tanınır olma servetidir. Bu servetin en büyük sahiplerinden birini kaybettik, hep birlikte. Sevenlerine sabır diliyorum.

‘GELENEKSEL OLANI GÜNÜMÜZLE BAĞDAŞTIRDI...’

Özen Yula

(DRAMATURG,YAZAR)

Rasim Öztekin insan olma hasletlerini bırakmayan ve çalıştığı insanlar tarafından da halk tarafından da sevilen bir oyuncu. Geleneksel olanı günümüzle bağdaştıran samimi, sıcak oyunculuğu ve enerjisi hatırlanacak hep. Ailesinin ve sevenlerinin başı sağ olsun.

Altan Erkekli

(OYUNCU)

Kocaman yürekli sevgi dolu arkadaşım severek, sevilerek yaşadı, erken veda etti, ışıklarda uyusun, çok özleyeceğiz çok...

Emre Kınay 

(YÖNETMEN, OYUNCU)

Türk televizyonunun ve tiyatrosunun saygıdeğer, kendi halinde renkli oyuncusunu kaybettik. Çok erken bir kayıp oldu. Çok üzgünüm gerçekten...

Nesrin Kazankaya 

(YÖNETMEN, YAZAR, OYUNCU)

Çocuksu, neşe saçan kimliğinin ardında yüksek donanımlı bir geçmişi olan, gerçek bir aydındı Rasim Öztekin. Belki de bu ikisini bir arada yaşama becerisi, onu sahnede usta bir oyuncu yapmıştı. Sahnede onu izlemek, yaşama sevinci veren büyük bir keyifti. Tiyatromuz için büyük bir kayıp, çok üzgünüm.  

‘SANATA VE SANATÇIYA YAŞARKEN SAHİP ÇIKALIM’

IŞIL YÜCESOY

(OYUNCU)

Toplum olarak bir soru sormamız gerekir kendimize: Biz sanata ve sanatçıya yaşarken ne kadar sahip çıkıyoruz? Biz ona yaşarken daha çok üretmesine, bizlere daha dünyanın gerçek yüzünü göstermesine ve öğretmesine ne kadar destek oluyoruz? Nice sanatçımız hayatlarının sonunu huzurevlerinde bir dost sesine muhtaç geçiriyor. Ne bir iş garantisi, ne bir hayat garantisi, ne de sevgi garantisi var ve bir gün aramızdan ayrılıyor toplumda ahlar, vahlar... Ne iyi bir sanatçı, ah onu ne kadar çok özleyeceğiz... Bir sürü hamasi laf... Sevgili Rasim şükür ki evladının, ailesinin sevgisiyle, toplumun saygısıyla ayrıldı aramızdan. Ama bu yaşanan olumsuzuklar sosyal güvence eksikliğini yok edemez. Her bir kaybettiğimiz arkadaşımız bu gerçekleri kafamıza birbir vuruyor. Sanatçı toplumun aynasıdır, o aynanın tuz buz olmasına izin vermemek gerek. Sevgili Rasim Öztekin’i kaybettik, acımız büyük, acımızı yaşayalım ama devlet olarak, toplum olarak sanatı yaşatmanın ve ileriye taşımanın yolunu bulalım. 

GENÇ KUŞAKLARA ÖRNEK OLDU

Mehmet Ali Kaptanlar

(OYUNCU)

1980’lerde “Şahları da Vururlar” oyununda izlemiştim ilk kez. Etkili bir oyuncuydu; sonrasında gelen oyunlarını da zevkle takip ettiğim Rasim Öztekin birçok projede yer almış değerli bir oyuncuydu. Bu ani, erken gidişi hepimizi çok üzdü. 40 yılı aşkın bir süre bu kentin ve ülkenin belleğinde yer almış, insanlığı, aydınlık düşünceleriyle genç kuşaklara örnekti. Huzur içinde uyusun.çok üzgünüz.

BEYTİ ENGİN

(OYUNCU)

2004 senesinde konservatuvarın son sınıfındaydım, normalde okul dışında iş yapmak yasak olduğu halde özel izinle “Yıldızların Altında” isimli bir müzikalin provalarına başladık. Rasim Ağabeyi ilk orada tanıdım, sevecen ve cana yakındı. Profesyonel hayata geçişimin ilk projesi olan bu işte hem Rasim Abi, hem de ekibin kalanıyla birlikte çalışıyor olmak muhteşem bir deneyimdi. Rasim abi her zaman hoş sohbetiyle anlatan, eğlenmeyi seven biriydi. ‘Eğlenmediğim işi niye yapayım’ diyordu ve çok da haklıydı. O günden sonra ben de ne zaman eğlenmediğim bir işin içinde olsam ortada yanlış bir şeyler var diye düşünmeye başlarım. Nur içinde yatsın, hem büyük bir aktör, hem de çok iyi bir insanı kaybettik. Geride kalan ailesine sabır diliyorum...

Mert Turak

(OYUNCU)

Bu değerlerin yerine bizler, duruşumuzla, tiyatro aşkımızla, ilkelerimizle onların küllerinden doğamazsak. Bize yazıklar olsun!

Zeliha Berksoy 

(YÖNETMEN, OYUNCU)

Rasim’i kaybetmek beni çok üzdü. 1980’li yıllarda Küçük Sahne’de gencecik bir tiyatro ve Ferhan âşığı olarak, her gece sahnenin kenarında bir koltukta otururken geliyor gözümün önüne. Biz sahnede oynarken Rasim, Ferhan’la yıllarca sahnede omuz omuza çalıştı.. Çok iyi ve değerli bir oyuncu. Sinema ve unutulmaz  Seksenler dizisindeki unutulmayacak oyunu ile.

Nurlar içinde uyu, Rasimciğim.