Üniversite öğrencileri 'açlık sınırında'

Türkiye'nin geleceği olan üniversite öğrencileri açlık sınırında yaşıyor... Yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, yüzde 59'u hiçbir sosyal etkinliğe katılmayan öğrenciler, kira ve temel giderlerinden arta kalan parayla beslenmeye çalışıyor. Bir öğrencinin günlük beslenme harcaması ise 3-10 lira arasında değişiyor...

cumhuriyet.com.tr

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Öğrenci Üye Komisyonu'nun, İzmir'de üniversite öğrencileri arasında yaptığı anket, üniversitelilerin beslenme ve barınma sorunlarının boyutunu ortaya çıkardı.

Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi'nden yapılan yazılı açıklamada, 2008-2009 akademik yılında yapılan anketin sonuçları açıklandı.

Anket İzmir'de, Dokuz Eylül, Ege, Celal Bayar üniversiteleri ile İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü'nün mühendislik mimarlık fakültelerinde ve Yaşar Üniversitesi'nin Endüstri Mühendisliği Bölümü'nde öğrenim gören 1667 öğrenciye uygulandı.

Öğrencilere, beslenme, ulaşım, sosyal kültürel etkinlikler, kente bakış, meslek odalarıyla ilişkileri, merkezi ve yerel yönetimlerden beklentileri konularında sorular yöneltildi.

Anket sonucunda, öğrencilerin çok büyük barınma ve beslenme sorunlarıyla mücadele ettiği, kiradan ve temel giderlerinden arta kalan parayla beslenmeye çalıştıkları ortaya çıktı.

Öğrencilerin yüzde 59'unun hiçbir sosyal etkinlik, spor ya da kulüp çalışmasına katılmadığı, yalnızca yüzde 10'unun çok az oranda sinema ve tiyatro gibi kültürel etkinlikleri izleyebildiği belirlendi.

Gençlerin yüzde 36'sının kendi ailelerinin yanında kaldığı, yüzde 64'nün ise başka illerden okul kazanarak kente gelen öğrencilerin oluşturduğu görüldü.

Kent dışından gelen gençlerin barınma sorunlarını nasıl çözdükleri incelendiğinde, yüzde 65'inin öğrenci evinde barındığı, yalnızca yüzde 18'inin devlet yurtlarından yararlanabildiği, yüzde 7'sinin yarı özel devlet yurtlarında ve yüzde 10'unun ise özel yurtlarda kaldığı saptandı.

Öğrenci evinde kalanların yüzde 40'ı 1-2 kişilik, yüzde 57'si ise 3-4 kişilik evlerde barınıyor. Bu öğrencilerin yüzde 37'si aylık kira olarak 300-499 TL, yüzde 49'u ise 500-699 TL ödüyor.

Gençlerin yüzde 62'sinin günde üç öğün yemek yiyemediği, yüzde 72'sinin dengeli beslenemediği ortaya çıktı. Öğrenci evinde kalanların yüzde 30'u beslenmek için haftada 30-49 TL ayırabilirken, yüzde 10'u 30 TL'den az, yüzde 34'ü ise 50-69 TL arasında para harcayabiliyor.

Öğrenci evindekilerin yalnızca yüzde 26'sı, yurtta kalan öğrencilerin ise yüzde 21'i beslenme ihtiyacı için haftada 70 TL'den fazla para ayırabiliyor.

 

"Beslenme için günde3-10 lira"

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Ferdan Çiftçi, anket sonuçlarını şöyle değerlendirdi:
''Ortaya çıkan tablo çok düşündürücüdür. Tablo değerlendirildiğinde öğrenci evinde kalanların yüzde 64'ünün, yurtta kalan öğrencilerin ise yüzde 65'inin beslenme gideri olarak haftada ancak 30-69 TL ayırabildiği ortaya çıkmaktadır.
Bu rakama haftada 30 TL'den daha az parayla beslenmeye çalışanlar da eklendiğinde, İzmir'de öğrencilerin ortalama yüzde 75'inin, yani her 4 öğrenciden 3'ünün beslenebilmek için günde 3 TL ile en fazla 10 TL arasında harcama yapabildiğini görmekteyiz. Bu da İzmir'de öğrencilerin dörtte üçünün açlık sınırında yaşadığı anlamına gelmektedir. Bu bütçeyle genç bir insanın sağlıklı beslenmesi mümkün değildir.''

 

"Barınma sorunu piyasanın insafına bırakılmış"

Ucuz devlet yurdu sayısının yeterli olmamasının, gençleri özel yurtlarda veya öğrenci evlerinde barınmak zorunda bıraktığını belirten Çiftçi, bu durumun ailelere kira ve diğer fatura giderleriyle birlikte çok yüksek barınma maliyetleri çıkardığını, öğrencilerin barınma, ulaşım ve elektrik, su gibi temel faturalarını ödedikten sonra kalan parayla beslenmeye çalıştıklarına işaret etti.

Çiftçi, şu bilgilere yer verdi:
''Diğer illerde olduğu gibi İzmir'de de öğrencilerin barınma sorunu piyasanın insafına terk edilmiştir. Altyapısı yetersiz evler, 4-5 öğrencinin kiralayacağı var sayılarak çok yüksek fiyatlarla kiraya verilmektedir. Üniversite gençliği için sosyal devletin gereği olan hizmetlerin hiçbiri verilmezken, yüzde 8 ile yüzde 500 arasında değişen oranlarda yapılan yüksek harç zamlarıyla öğrencinin eğitim hakkı resmen elinden alınmakta, öğrenci müşteri konumuna indirgenmekte ve 'parası olan okusun' düzeni yerleştirilmektedir. Bu durum ülkemiz için utanç vericidir.''

YÖK'ü ivedilikle harç zamlarını geri almaya, AKP Hükümetini ve yerel yönetimleri üniversite gençliğinin sorunlarını görmeye davet eden Çiftçi, bu konuda sosyal politikalar üretilmesi gerektiğini savundu.