Umut hep var

Cizre’ye yola çıkarken, yol arkadaşımız Gülseren Onanç’ın oğlu Alp, Cizre’de, herhangi bir çocuğa verilmek üzere, bir mektup yazmış.

Ayşe Kulin

Cizre’ye yola çıkarken, yol arkadaşımız Gülseren Onanç’ın on iki yaşındaki oğlu Alp, Cizre’de, kendi yaşlarda herhangi bir çocuğa verilmek üzere, annesinin eline zarfa koyduğu bir mektup tutuşturmuş. Gülseren mektubu bize okudu.

Mektup şöyle:

Merhaba arkadaşım,

Sana Istanbul’dan sesleniyorum. Bu sıralar bayağı dertlisindir. Senin üzüntünü ben de hissediyorum. Barışın gelmesi hepimizin yaşaması için dua ediyorum. Sizin oralarda olanları duyuyorum ve bunun adil olmadığını biliyorum ama merak etme ben büyüdüğüm zaman buna bir dur diyeceğim. Sen de bana yazarsan çok sevinirim.

Sevgilerimle Alp.

Gülseren, mektubu Cizre’de sokakta oynayan çocuklardan, yaşı kendi oğlununkine yakın birine, sana Istanbul’dan bir mektup var, diyerek verdi. Çocuk biraz şaşırdı ama mektubu alıp, uzaklaştı.

Bizim Cizre’yi ziyaretimiz sonlandığında, otobüsümüz kalkmak üzereyken, o çocuk nefes nefese koştu, yetişti ve zarfa koyduğu mektubu uzattı Gülseren’e. Yanıt yazmış. Gülseren mektubu açıp okusun mu okumasın mı kararsız kaldı. Oğluna telefon ederek sordu. Hayır, önce ben okumak istiyorum demiş, Alp.

Şimdi, Alp’in iznini aldıktan sonra, sizinle yanıtı paylaşıyorum.

Şöyle yanıtlamış Arjen:

Merhaba değerli arkadaşım,

Senin mektubunu Cizre’den aldım. Gönderdiğin mektup için çok teşekkür ediyorum Istanbul’da bu duyguları hissettiğin için ve durumumuzu ve içinde yaşadığımız durumu bir insan olarak sorumluluk bilinci beslediğin için burada kardeşlik köprüsü olarak geleceğimizi inşa edebiliriz. Dilimiz kültürümüz farklı olabilir fakat bizim ortak paydamız insanlıktır. Ortak değerimiz demokrasidir. Biz ülke çocukları ve dünün çocukları olarak savaşa dur deme bilincini göstermeliyiz ancak böyle evrensel bir dünyada adil ve insancıl yaşayabiliriz, birbirimizi dinlemeliyiz.

Evet, umut hep var!

UMUT HEP VAR