'Ümüğümüzü sıkmaya kalkmasınlar'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Pakistan Başbakanı Seyid Yusuf Rıza Gilani, baş başa ve heyetler arası yaptıkları görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenlediler. Erdoğan, ''Biz IMF düşmanı bir iktidar değiliz ama IMF de bize bu noktada anlayışla yaklaşmazsa o zaman biz yolumuza devam etmek durumunda kalırız'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan Başbakanı Seyid Yusuf Rıza Gilani ile yaptığı görüşmenin ardından ortak bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda sorulan bir soru üzerine ekonomik kriz üzerine değerlendirmede bulunan Erdoğan, Türkiye’nin en önemli avantajının Mortgage yasasının henüz oturmamış olması olduğunu belirten Erdoğan, şöyle dedi: “Oturmayışının bir nedeni de bizde toplu konut olayı söz konusuydu. Halkımız toplu konuta çok daha büyük ilgi gösteriyordu. Dolayısıyla böyle bir Mortgage olayı içine girmeyişimiz bizi böyle bir sıkıntı içinde karşı karşıya bırakmadı. Dikkat edersek, Amerika’da bu süreç Mortgage ile başladı. Daha sonra farklı bir yöne doğru aktı”

 

Biz krizlerden ders aldık

Erdoğan, Türkiye’nin 1990’lı ve 2000, 2001 yıllarındaki krizlerden aldığı derslerden dolayı, mali disiplinden taviz vermemesinin bir avantaj olduğunu ifade ederek şöyle dedi: “Bankalar bizde çok rahat hareket eden finans kuruluşları değil. Ama görüyoruz ki dünyada çok güçlü, dev bankalar dediklerimiz şu anda çöküyor. Demek ki, oralarda ciddi bazı boşluklar var. Bu boşluklar ya hissedilmedi veya hissedilmek istenmedi. İstenmediği için de faturaları bunların çok ağır oldu. Gerek Amerika’da gerek Avrupa’da gerek Japonya’da hepsinde bunu görüyoruz. Tabi şimdi faturası da bunun çok ağır oldu. 4 trilyon doları aşmış vaziyette. Biz 2000-2001-2002’de 21 bankamız bizim fona devredildi. Aslında bu bir çöküştü. Ve bunun faturası da bize o zaman ağır oldu. Şu anda bizim hiçbir bankamız fona devredilmiş değil. Şimdi bazı tedbirler almanın çalışmasını yapıyoruz. Bazı yasal düzenlemeleri yapıyoruz. Bazılarını genelgeyle çözüyoruz. Şu anda gerek finans kuruluşlarıyla olan görüşmelerimiz, özel sektörle olan görüşmelerimiz ekonomideki sivil toplum örgütleriyle yaptığımız görüşmelerle piyasayı düzenlemenin hep gayreti içindeyiz. Temennimiz odur ki, çok az bir zayiyatla bu süreci atlatacağız.”


"IMF'ye düşman değiliz ama..."

Erdoğan IMF ile ilgili olarak da şu değerlendirmede bulundu: “IMF ile şu anda zannediyorum Pakistan’da da görüşmeler var. Fakat IMF eğer bizi bütçede böyle aşırı bir baskı altına almaya kalkarsa, yatırımlarımızı tamamen engellemeye kalkarsa, bizim büyüme oranımızı çok çok düşürmeye kalkarsa, mesela vergileri artırma vesaire gibi bu tür şeylerdeki baskıları olursa ki biz bunlara sıcak bakmıyoruz. Çünkü bu noktada bazı tedbirlerimiz var. Yani eğer bizim yatırımlarımız bu dönemde durursa bu bir çöküş olur. Asıl bu dönemde yatırım yaparsanız ülkeyi ayakta tutarsanız. Bu dönemde yatırım yapacağız ki, istihdam noktasında sıkıntı yaşamayalım. Eğer bu dönemde yatırım yapamazsak istihdamdaki çöküntü alır başını gider. Buna fırsat veremeyiz. Bu konuda da arkadaşlarıma bunu söylüyorum. Yani IMF’nin yetkililerine bunu söyleyin. Geçenlerde dedim yani bizim öyle bir tabirimiz var ‘ümüğümüzü sıkmaya kalkmasınlar.’ Karşılıklı menfaat esasına dayalı olarak otururuz, konuşuruz ondan sonra kararımızı veririz. Biz IMF düşmanı bir iktidar değiliz; ama IMF de bize bu noktada anlayışla yaklaşmazsa o zaman biz yolumuza devam etmek durumunda kalırız."