Ümit Karan yeniden ifade verdi

Futbolda şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan eski futbolcu Ümit Karan, savcılıkta ek ifade verdikten sonra cezaevine geri götürüldü.

cumhuriyet.com.tr

Tutuklu bulunduğu Metris Cezaevi'nden Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesine getirilen Karan'ın, futbolda şike iddialarına yönelik soruşturmayı yürüten özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Berk tarafından ek ifadesi alındı.

Avukatından açıklama

Futbolda şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan eski futbolcu Ümit Karan'ın avukatı Ayhan Sağıroğlu, ''Müvekkilim Ümit Karan'ın serzenişleri nedeniyle soruşturma dosyasına bakan savcı, kendisiyle bire bir görüşmek istedi'' dedi.

Avukat Sağıroğlu, müvekkilinin Metris Cezaevine geri götürülmesinin ardından Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, müvekkilinin ek ifadesine başvurulmak üzere savcılığa getirildiğini belirterek, Ümit Karan'ın ifadesinde herhangi bir değişikliğin söz konusu olmadığını söyledi.
Sağıroğlu, ''Sadece detaylı olarak açıklanması gereken şeyler, ilk ifadesinde eksik alınmıştı. Bir başka savcı almıştı. Soruşturmanın ana savcısı, detaylı ifadesini aldı. Bundan başka söyleyecek bir şey yok'' dedi.

Basın mensuplarının, ''Neler soruldu? Basında yapılan açıklamalarla ilgili herhangi bir soru soruldu mu?'' diye sordukları Sağıroğlu, ''Sanırım Savcı Hüseyin Ayar ifadesini almıştı. Burada daha detaylı, daha rahat açıklamak istediği şeyleri vardı'' karşılığını verdi.

Müvekkilinin Almanya kökenli olduğunu ve İngilizce ile Almancayı ana dili gibi konuştuğunu belirten Sağıroğlu, Türkçe'de bazı sıkıntılar yaşayabildiğini, bu sıkıntıların ortadan kaldırıldığını ve yanlışlıkların düzeltildiğini dile getirdi.

Avukat Ayhan Sağıroğlu, ''Geliş sebebi tam olarak nedir?'' sorusuna karşılık da ''Müvekkilim Ümit Karan'ın serzenişleri nedeniyle soruşturma dosyasına bakan Savcı Mehmet bey, kendisiyle bire bir görüşmek istedi. 'Ek söyleyeceğin şeyler varsa onları söyleyelim, onları beyan et kardeşim, bunlar senin tabii hakların' dedi. Bunun değerlendirilmesi, başka bir şey değil'' dedi.

Karan'ın tahliyesini talep edip etmediği de sorulan Sağıroğlu, mahkemeye itiraz ettiklerini, yarın ya da Pazartesi günü ayrıca başka bir mahkemeye tahliye taleplerinin olacağını, çünkü yasal tutukluluğun sürelerinin değerlendirileceğini kaydetti.

Gazetecilerin, ''Karan'ın saat kutusu içinde para aldığı'' yönünde basında yer alan iddiaları da sorduğu Sağıroğlu, şöyle konuştu:

''Biz, saat çantasıyla alakalı garanti belgelerini, faturalarını satan adamın kartvizitini, saat çantasını, içindeki saat kutusunu, bunların hepsini arz ettik dilekçemizde. Tahliye taleplerimizle birlikte vermiştik. Bunlar adli emanete alındı. Yani dolayısıyla para zarfı veya para çantası olmadığı anlaşıldı. Karan, ek ifade verdi. Hukuksuzluktan bahsederken, burada yargı görevini yapan insanları ayaklar altına almamak lazım. Burada soruşturma Savcısı Mehmet bey, gerçekten bir kamu görevlisinin yapması gereken şeyi yaptı. 'Makamımızla alakalı bir iddia var' dedi, 'Biz bunu yanlış da anlamış olabiliriz' dedi, bizi çağırdı. Çünkü, 'Ben seni tanımıyorum, senin ifadeni ben almadım, benim hakkımda basında bunlar çıkıyor' dedi. Ümit de geldi dedi ki; 'Sayın savcım, ben de sizi tanımıyorum ama benim ifademi başkası aldı ama içime sindiremediğim, eksik kaldığım şeyler vardı. Ben bunları dolu dolu anlatmak istiyordum. Bunları da tutuklandığım için ve herhangi bir ifşaatta bulunmak için değil, detaylı olarak anlatılmasında fayda olduğu için anlatmaya geldim' dedi.''

Toplumda da yanlış bir algı olduğunu öne süren Sağıroğlu, polisin delilleri topladığını ve delilleri yorumlayamayacağını kaydederek, delillerin irdelenmesinin savcılığın görevinde olduğunu ve mahkemelerin de yargılama yaptığını, bu dosyada delillerin savcılığa ''yargılanarak gönderildiğini'' öne sürdü.