Uluslararası Cesur Kadınlar Ödülü’ne aday gösterilen Güllü, ‘ifşaları’ değerlendirdi

Uluslararası Cesur Kadınlar Ödülü’ne aday gösterilen Canan Güllü, tacizcileri ifşa hareketinin çığ gibi büyüyeceğini söyledi. Anne Klein Kadın Ödülü’nü alan Canan Arın ise “En iyi muhalefeti kadınlar yapıyor” dedi.

Kübra Köklü

“2021 Uluslararası Cesur Kadınlar Ödülü’ne aday gösterilen Türkiye Kadın Federasyonu Başkanı Canan Güllü, tacize uğrayan kadınların sosyal medya üzerinden başlattığı ifşa hareketini değerlendiren, “Mücadele muhteşemdi, devamı büyüyerek gelecek. Bu saatten sonra eril zihniyet için geri dönüş olmayacak. Doğrunun peşinden gitmek cesaret ise bundan vazgeçmeyeceğiz. Anlık fantezinin, heyecanın kadın bedeni üzerinden yapılamayacağını her erkek anlayacak” dedi. 

Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı’nın kurucu başkanı Canan Arın ise “Şu an ülkede en iyi muhalefeti kadınlar yapıyor” dedi. Türkiye Kadın Federasyonu Başkanı Canan Güllü, son günlerde kadınların yaşadığı cinsel istismarı sosyal medyada “mee too” etiketiyle duyurmasını ve Türkiye’deki kadın hareketinin geleceğini Cumhuriyet’e değerlendirdi. 

İfşaların “çığ gibi büyüyerek devam edeceğini” söyleyen Güllü, “Tacizin kadın bendeninde yaşattığı fırtınaları kimsenin bilmesi mümkün değildir. Bulunduğunuz konum, durum nedeniyle sizler bazen cevap veremiyorsunuz, şoka giriyorsunuz ya da verdiğiniz cevapta kendinizi suçlayabiliyorsunuz. İstismarcı, baskı kurabileceği, kendisinden küçük mağdurlar tercih eder. Ve siz de çevresel etkenler nedeniyle sessiz kalıyorsunuz. Pelin Buzluk ile başlayan mücadele muhteşemdi. Bu saatten sonra eril zihniyet için geri dönüş olmayacak. Hatta ifşaların devam etmesi korkusuyla üstünü örtmeye çalışıyorlar. Tacizi siyasal düşüncelerle ya da intiharla örtemezsiniz. Yazar intihar etmeyi seçtiğiyse kendi kararı, kimse bu karar nedeniyle suçlanamaz. Herkes sorumluluğunu bilerek hareketlerine hâkim olacak” dedi.

‘KADINLAR KAZANACAK’

Kadın hareketinin geleceğini ise “Mücadele kazandırır, bizler kazanacağız” ifadeleriyle değerlendiren Canan Güllü şunlar kaydetti: “1850’li yıllarda kadınlar kuruluşun ve kurtuluşun mücadelesinde yer almasıyla yasal haklar elde etti. Şimdi ise kadınları ikincil gösteren, kutsal aile yapısının içerisine koyan bu çerçeve içerisinde ben sana ne kadar hak verirsem o kadarla yetin diyen bir zihniyetle mücadele ediyor. Kadın örgütleri herhangi bir karşılık beklemeden sadece bulunduğu alanın demokratik olması için mücadele ediyor. Doğruyu söylemek ve söylemekten vazgeçmemek cesaretse, biz o doğruyu söylemekten hiç vazgeçmedik. Fikirlerimiz nedeniyle gözaltına alınsak da susmayacağız, doğruyu söylemekten vazgeçmeyeceğiz. Bu ülkede tarikatlar ve cemaatler yer bulamaz, burası Cumhuriyet ülkesidir” diye konuştu.

MUHALEFETİ KADINLAR YAPIYOR

Avukat ve kadın hakları aktivisti Canan Arın, Heinrich Böll Vakfı’nın 2021 Anne Klein Kadın Ödülü’ne layık görüldü. Türkiye’nin ilk bağımsız kadın sığınma merkezi olan Mor Çatı’nın kurucuları arasında yer alan Arın, İstanbul Sözleşmesi’ni onaylayan ilk ülke olmasına katkıda bulunmuştu. Arın, “Bu ödül şahsıma değil. Çok ciddi bir şekilde yürütülen kadın hareketi ve dayanışmasıyla bu ödülü sadece ben değil tüm kadınlar aldı. Kadın direnişi için çok büyük teşviktir. Şu an ülkede en iyi muhalefeti kadınlar yapıyor” ifadelerini kullandı.