''Ulusal Basında Nefret Suçları: 10 Yıl, 10 Örnek''

Sosyal Değişim Derneği'nin Açık Toplum Vakfı'nın desteğiyle düzenlediği ''Ulusal Basında Nefret Suçları: 10 Yıl, 10 Örnek'' başlıklı projenin sonuçları, Larespark Otel'de düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.

cumhuriyet.com.tr

Global Dialogue ve Hollanda'nın İstanbul Başkonsolosluğunun sponsorluğunda gerçekleştirilen projenin danışmanlarından Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yasemin İnceoğlu, toplantıda yaptığı konuşmada, nefretin, çağın salgını olduğunu belirterek, ''Nefret, bizden olmayan, bizim gibi düşünmeyen kitleye karşı nefret duygularının yöneltilmesine neden oluyor. Medya da bu konuda çok güçlü bir silah'' dedi.

Medyanın tarafsız olmadığını, provokatif, ırkçı, homofobik, etnik bir dil kullandığını savunan İnceoğlu, haberlerde birtakım kalıp yargılar, çarpıtma, eksik bilgilendirme taktiklerine başvurulduğunu söyledi.

Prof. Dr. İnceoğlu, şöyle konuştu: ''Nefret suçları çok ciddi bir insan hakları ihlalidir. Medya haber yaparken insan hakları odaklı habercilik yapmalı. Bunu bir çağrı olarak da kabul edebilirsiniz. Türkiye'nin AB'nin kapısındayken nefret suçlarına karşı bir yasaya hala kavuşmamış olması çok büyük bir eksiklik. TCK'da nefret suçlarının kesin olarak tanımlanması ve TBMM'de bir nefret suçlarıyla mücadele komisyonunun oluşturulması lazım. Dolayısıyla medya içi denetim şart. Toplumda zaten var olan kutuplaşmayı medya daha da beslememeli.''

Proje danışmanlarından gazeteci-yazar Cengiz Aktar da 24 Nisan anmaları nedeniyle yapılan haberlere bakıldığında medyada nefrete yönelik iflah olmaz bir dil ortaya çıktığının görüldüğünü söyledi.

Aktar, ''Ulusal basında nefret söyleminin değiştirilmesi niye önemli? Çünkü Türkiye'nin içinde bulunduğu değişim sürecine bakacak olursak, nefret suçlarıyla mücadele bu değişim sürecinin olmazsa olmazı gibi görünüyor'' diye konuştu.

Cengiz Aktar, medyadaki bu söylemin mutlaka değişeceğini ancak zaman alacağını çünkü toplumda bir kıpırdanma başladığını ifade etti.

Dink cinayetinin etkisi

Proje Koordinatörü Levent Şensever de projeyi nasıl hazırladıkları hakkında bilgi vererek, nefret söyleminin yaygınlaşmasında medyanın önemli bir payı bulunduğunu, bu nedenle nefret suçları ve söylemini araştırırken medyayı bir araç olarak kullandıklarını aktardı.

Ulusal basından 39 gazetenin tirajı toplam tirajın yüzde 80'ini bulan 20 gazeteyi incelediklerini ve nefret suçları kapsamına giren haber ve yorumlardan 30 bin haberlik bir havuz oluşturduklarını belirten Şensever, bunun sonucu Proje Danışma Kurulunun birkaç kez elenerek 200'e düşen haberlerden projenin nihai hedefi 10 örnek haberi seçtiğini bildirdi.
Şensever, çok yaygın ses getiren nefret suçları hakkındaki haberlerin daha dikkatli yazıldığını tespit ettiklerini de belirterek, ''Örneğin Hrant Dink ve Malatya Zirve Yayınevi cinayetlerinden sonra nefret suçlarına yönelik haberlerde bir düzelme olduğunu, bu haberlerin daha dikkatli yazıldığını fark ettik'' dedi.

Haber taramalarını gazetelerin internet arşivlerinden yaptıklarını belirten Şensever, arşivine ancak ücretli abonelikle girilen bir gazeteye de abone olduklarını ancak söz konusu gazetenin, basında çıkan nefret söylemli haberlere yönelik araştırma yaptıklarını öğrendiğinde aboneliklerini hemen iptal ettiğini de anlattı.

Proje

''Ulusal Basında Nefret Suçları: 10 Yıl, 10 Örnek'' projesi, 2009 yılı Mayıs-Aralık döneminde 10 kişilik bir ekip ve Danışma Kurulunun çalışmasıyla gerçekleştirildi. Haberlerde, etnik kökene, ulusal özelliklere, cinsel kimliklere, cinsel yönelime, din ve inanca, siyasal eğilimlere, mülkiyete, bedensel engelliliğe, eğitim durumuna ve toplumsal statüye yönelik ayrımcı söylemler tarandı.

Buna göre haberlerin yüzde 23.76'sı etnik kökene, yüzde 18.80'i siyasal eğilime, yüzde 16.19'u cinsel kimliğe, yüzde 15.80'i din ve inanca, yüzde 11.93'ü toplumsal statüye, yüzde 6.88'i cinsel yönelime, yüzde 2.81'i ulusal kimliğe, yüzde 2.23'ü bedensel engelliliğe, yüzde 1.55'i mülkiyete yönelik nefret suçu oluşturur nitelikte bulundu.

Projede, cinsel yönelimlere yönelik nefret söyleminin hemen her gazetede yer aldığı, milli günler ve bayramlarda milliyetçi söylemin yaygınlaştığı tespit edildi.

Proje Danışma Kurulu'nun ''10 Yıl, 10 Örnek'' başlığı altında seçtiği haberler de 'Danielle Mitterand'ın Ahmet Kaya'nın Fransa'da oturma izni almasında desteğini konu alan "Ahmet Kaya'ya Madam Şefkati'', arkadaşlarının gözaltına alınması nedeniyle polisle aralarında arbede yaşanan travestileri konu alan ''Bu Kez İyice Azıttılar'', Ermenistan ve Azerbaycan askeri güçleri arasında geçen ve 4 Azeri askerin öldüğü çatışmayı konu alan ''Ermeniler Kudurdu'', Nevruz'da Türk bayrağını yakma girişiminde bulunan kişilerin yakalanmasını konu alan ''Hainler Yakalandı'', sadece öğrenciliği döneminde kapıcılık yapmış bir besteci hakkındaki davayı konu alan ''Kapıcı Şarkıcıya Tecavüz Davası'', bir Türk rehberin Güneydoğu Anadolu bölgesinden 'Kürdistan' olarak bahseden Koreli bir rehbere tokat atmasını konu alan ''Koreli Rehbere Osmanlı Tokadı'', rahibelerin, rahiplerin cinsel tacizine maruz kaldıklarına yönelik bir araştırmayı konu alan ''Rahipler Uçkuru Kilisede Çözüyor'', Claudia Roth'un dönemin DP milletvekili Ayvaz Gökdemir arasındaki husumeti konu alan ''Roth, Ayvaz Hoca'ya Havale'', araç kundaklayan bir kişinin duruşmasını konu alan ''Sünnetsiz Kundakçı DTP adına kurban derisi toplamış'' ve uyuşturucu kuryeliği nedeniyle yakalanan kişileri konu alan ''Travesti Zehir Kuryeleri Havalimanında Yakalandı'' başlıklı haberlerden oluştu.