Ülkeyi yöneten derin ağlar
Bu yazıyı 11 Mayıs Salı günü yazıyorum. Devletin derinlerinde bir pazarlık dönüyor bugün.
Özge Mumcu AybarsBu pazarlığın ayyuka çıkması Sedat Peker’in YouTube kanalında “bir tripod, bir telefona yenileceksiniz” diyerek devletin derinlerinde olanları anlatmasıyla oldu. Berat Albayrak’ın abisine sesleniyordu: “Ben devletin karakolunda milletvekilinin kemiklerini kırdırdım.”
Bu yetmiyor, “Şahsıma yapılan kanunsuzlukların taşeronu Mehmet Ağar ve Pelikancılardır” diyordu. Mehmet Ağar’ın AKP’den Elazığ Milletvekili olan oğlu Tolga Ağar’ın Yeldana Kaharman’ın ölümüyle ilgisi olduğuna dair iddiaları dile getiriyordu. Tonlarca kokainin hangi limanda ele geçirildiğini söylüyordu... Siyaset karıştı, bakanlıklar karıştı... İktidar cenahının derinliklerinde tehlikeli bir sessizlik var... Ve de kimlerin ismi bu iddialar arasında geçiyor, Türkiye’nin derin tarihinden geçen isimler, yakın tarihi bilenleri şaşırtmıyor.
SAVCILIK KÂĞIDI TEMİZ!
2002 yılıydı. Sedat Peker bir web sitesi (www.ozturkler.com) açmıştı. Yeni yeni palazlandığı bir dönemde, 32 yaşındayken o web sitesine özel bir açılış düzenlemişti. 1500 kişinin katıldığı davette, Veli Küçük, Muhittin Fisunoğlu, Haluk Ulusoy, Seda Sayan, İbrahim Tatlıses, Mehmet Ali Erbil gibi isimler de yer alacaktı. Gece katılan herkese 14 ayar rozet hediye edecekti.
Sonra, bir bakıldı, devlet destekli mitinglerde, meydanlarda KHK’li akademisyenlerin kanını “oluk oluk akıtacağız” demeye başladı. Sonraları ortadan kayboldu. Kosova’da olduğu ortaya çıktı. Şimdi Dubai’de olduğunu söylüyor.
Bugün bakıldığında, Peker’in savcılık kâğıdı temiz.
Gazeteci Timur Soykan, 10 Mayıs 2021 tarihli yazısında “Kokainin Yeni Rotası”nı yazdı. Baronlar Savaşı kitabında da cinayetleri, elleri suça bulaşmış polisler ile siyasileri yazmıştı. Soykan limanlarda yakalanan kokainin, hangi hatlar üzerinden Türkiye’ye ve Avrupa pazarına açıldığını aktarıyor. Şöyle yazıyor: “Tüm bu sevkıyatlar, milyarlarca dolarlık zehir ticareti için on milyonlarca dolarlık rüşvetlerle Türkiye’den yollar açıldığını ortaya koyuyor. Yani Türkiye’de tonlarca kokaini teslim alacak paraya ve güce sahip baron ya da baronlar var. Bu kişilerin yakalanan her ‘mal’da milyonlarca dolar kaybettiğini ve büyük riskler aldığını unutmayın. Bu nedenle yolu güvenli kılacak bağlantıları, rüşvet ağlarını kurmadan böyle bir sevkıyata asla girmezler. Yani son zamanlarda Türkiye’den tonlarca kokainin geçtiğini tahmin etmek zor değil.”
Devletin derinlerinde dönen pazarlıkların, bir YouTube kanalından bir eski mafya babasının ağzından çıkacağını da görecekmişiz. Bugün yaşananlar “Susurluk Kazası”ndan daha derin ağlara sahip, daha zenginleşmiş ve daha karmaşık bir ilişkiler ağını gösteriyor. Bir derin çamurun içinde yaşıyoruz.
İKTİDAR SAHİBİ KİM?
Devlet, anayasa ve uluslararası yasalara bağlı olarak yönetilir. Demokratik sistemlerde seçimle bir hükümet başa gelir. Biz seçimden seçime yurttaşlık görevimizi yerine getiririz. Peki yurttaşlık görevimiz, derin örgütlerin kendi kanunlarını düzenlemesine yol açıyorsa sorulmaz mı, iktidarın sahibi hakikaten kim? İyi pazarlar.