Uğur Kurt davasında karar: Bir canın bedeli 12 bin TL! (25.04.2017)

Uğur Kurt'un ölümüne ilişkin davada sanık Sezgin K. "taksirle ölüme neden olmak" suçundan 1 yıl 8 ay hapse çarptırıldı.

Canan Coşkun- Cumhuriyet

<video:727928>

Okmeydanı Cemevi'nde Mayıs 2014'te cenaze törenine katılmak için bekleyen Uğur Kurt'u silahından çıkan kurşunla öldüren polis Sezgin Korkmaz'ın 3 yıldır tutuksuz yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, sanık polis Korkmaz'a 12 bin 100 TL adli para cezası verdi. Bu cezaya sanığın mahkemedeki tutum ve davranışları gerekçe gösterildi.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen duruşmaya, savcının esas hakkındaki mütalaasında “olası kastla öldürme” suçundan 20 yıla kadar hapsi istenen sanık polis Sezgin Korkmaz katıldı. Duruşmaya Kurt ailesinden de anne Güllünaz Kurt ile baba Kemal Kurt kanser tedavisi gördükleri için Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt katıldı. Duruşmayı İngiliz Elçiliği'nden Amy Butcher da takip etti.

Mahkeme başkanı Erdoğan Şimşek'in söz verdiği Kurt ailesi avukatlarından Turgut Kazan, sanık avukatı Tolga Yurdakul'un karar çıkması beklenen 9 Şubat tarihli celseye başka duruşmaları olduğu mazeretiyle katılmadığı, ancak bu duruşmalara da katılmaması nedeniyle hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Avukat Kazan, cezasızlık uygulaması ile karşı karşıya olduklarının altını çizerek, “Kamudan gelen suç eylemlerinin korunması ile ilgili AİHM önünde çeşitli gruplar halinde Türkiye'nin cezasızlık uygulamasına ilişkin 500'e yakın dosya bulunuyor. Bu dava da onların içinde olmamalıdır. Bu olay Türkiye'de öyle infiale ulaşmıştır ki Erdoğan aileyi arayıp takipçisi olacaklarını söylemiştir. Bu olay öyle bir olaydır ki burada anne ve baba da vardı. Ancak anne kanser oldu, baba da kanser oldu, şu anda kemoterapi görüyor” dedi. Sanık polis Korkmaz'ın ateş ettiği yerde cemevi, cemevinde de cenaze töreni olduğunu anımsatan avukat Kazan, “Ateş ettiği yerde birine denk gelmesi ile ilgili 'ne olursa olsun' diye düşünmüştür. Sanık TEM polisi olduğu için bunu bilmemesi mümkün değildir. Bu dava olası kastın anlatmak için hukuk fakültelerinde derslerde anlatılmaktadır” dedi. Avukat Kazan, kararla birlikte sanığın tutuklanmasını talep etti.

Beraat gibi kararlara atıf

Sanık avukatı Tolga Yurdakul da, avukat Kazan'ın suç duyurusu talebine ilişkin, “Ben o gün Şakran'da duruşmadaydım. Hakkımda suç duyurusunda bulunsunlar. Ben de iftiradan suç duyurusunda bulunurum” ifadelerini kullandı. Avukat Yurdakul, eylemin korku, telaş ve panik altında işlendiğini belirterek, ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etti. Faillerinin polis olduğu ve beraat gibi kararlarla sonuçlanan Ethem Sarısülük, Dilek Doğan ve Baran Tursun davalarını örnek gösteren avukat Yurdakul, lehe olan hükümlerin uygulanmasını istedi. Son sözü sorulan sanık polis Sezgin Korkmaz da, “Bu olay meydana geldiği için üzgünüm. Yanma tehlikesi altındaydım. Silahı molotof atan kişiye sıktım. Geri kalanları havaya sıktım. Neden olduğum için üzgünüm. Mahkemenin vereceği karara razıyım” dedi.

Oğluma ne diyeceğim

Mahkeme, taksirle ölüme neden olma suçundan önce 2 yıl hapis cezası verdi. Sanık polis Korkmaz'ın tutum ve davranışlarını lehine indirim sebebi kabul eden heyet bu cezayı 1 yıl 8 aya indirdi. Heyet son olarak bu cezayı 12 bin 100 TL adli para cezasına çevirdi. Kararın açıklanmasının ardından Uğur Kurt'un yakınları karara tepki gösterdi. Kurt'un eşi Narin Kurt, tepkisini “Oğluma ne diyeceğim ben? Hakim senin çocukların da babasız kalsın!” diyerek gösterdi.