Tuz Gölü'nü 'koruyarak kullanma' yöntemi

Doğal güzelliği ve büyüleyici manzarasının yanı sıra ülkemizin tuz ihtiyacının büyük bölümünü karşılayan Tuz Gölü'nde ''koruyarak kullanma'' yöntemiyle hem tuz üretiminin yapılacağı hem de turizminin canlandırılacağı bildirildi.

cumhuriyet.com.tr

Şereflikoçhisar Belediye Başkanı Hakverdi Altuğ, Tuz Gölü'nün İç Anadolu Bölgesi'nde Ankara, Konya ve Aksaray illerine kıyısı bulunduğunu hatırlattı. Şereflikoçhisar'ın, son zamanlarda yaşadığı sosyal ve kültürel değişime şimdi de ekonomik kalkınmayı eklediğini ifade eden Altuğ, bölgenin en önemli ticaret alanı olan tuzun artık dünyaya açıldığını belirtti. Şereflikoçhisar Belediyesi'nin girişimleri sonucunda bölgenin dünya tuz ticaretinin merkezi olma yolunda hızlı adımlarla ilerlediğini anlatan Altuğ, Türkiye'nin en büyük tuz rezervine sahip Tuz Gölü'nün ekonomik potansiyelinin, belediye olarak hayata geçirdikleri ''koruyarak kullanma'' yöntemiyle artırıldığını vurguladı.

''Tuz Gölü'nü koruyarak, hem tuz üreteceğiz hem de turizmi canlandıracağız'' diyen Altuğ, gölün ilçe ve ülke ekonomisi için önemine dikkati çekerek, ihalesi gerçekleştirilen 10 yeni tuzlanın, ihaleye çıkarken, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu ile Özel Çevre Koruma Kurumu'ndan ve Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından olumlu görüşlerin alındığını hatırlattı.
 

'Yıllık tuz üretimi 2 milyon ton artacak'

Altuğ, şunları kaydetti: ''Kapasitenin artması ve yeni fabrikaların açılmasıyla birlikte istihdamda patlama yaşanacaktır. 6 firmanın da faaliyete geçmesiyle toplamda 3 bin yeni istihdam hedeflenmektedir. Ayrıca 2 milyon ton tuzu çekmek için bin adet kamyon ve tır girecektir. 1.000 kamyon sahibi ve çalışanı ile 2.000 kişi demektir. Öte yandan yıllık tuz üretimi 2 milyon ton artacağı için hem tuz fiyatı makul bir seviyeye inecek hem de anlamsız yere yapılan ithalat sona erecektir.''

Tuz fiyatlarının yüksekliğine de değinen Altuğ, gölden yıllık 270 milyon ton tuz üretilebileceğini belirterek, ''Buna rağmen ithalat yapan tuz üreticisi firmalar fiyatları yükseltmek için tuz üretim rezervini düşük tutuyor. Bir tonluk tuzun maliyeti 3,5 - 4 TL arasında iken satış fiyatı son zamlarla 60 TL'ye çıkmıştır. Bu durum birçok tuz fabrikasının kapanmasına veya kapasitelerini düşürmesine neden oluyor. Avrupa'da yüksek düzeyde tuz ihracatı yapılmakta, fakat biz hali hazırdaki tuzlalar talebe karşılık veremiyoruz. Bu nedenle hem ihracatı yeterli düzeye çıkartamıyor hem de tuz ithalatının önü alınamıyor'' diye konuştu.
 

'Türkiye'nin yıllık tuz ihtiyacı 3 milyon ton'

Türkiye'nin yıllık tuz ihtiyacının 3 milyon ton olduğunu söyleyen Altuğ, bunun 1.5 milyon tonunun Tuz Gölü'nden elde edildiğini, geri kalan bölümün ise 500 bin tonunun Çankırı ve diğer illerden, bir milyon tonunun ise yurt dışından ithal edildiği bilgisini verdi.
Altuğ, Tuz Gölü'nü canlandıracak projelerin hayata geçirilmesi ile birlikte milyonlarca doların yurt dışına çıkmasının da önüne geçileceği ifadelerine yer verdi. ''Tuz Gölü'nü koruyacağız diye dört bir taraftan tel örgü çekecek değiliz'' ifadelerine yer veren Altuğ, modern dünyanın anlayışı haline gelen ''koruyarak kullanma'' yöntemini uygulayacaklarını açıkladı.

Tuz Gölü'nün turizm açısından da verimli bir bölge olduğunu hatırlatan Altuğ, turizm ve üretime zarar verecek uygulamalar yapan firmalara müsaade edilmeyeceğini bildirdi. Konya Ovası'nda, Tuz Gölü havzasındaki su kuyularının yasaklanmış olmasının olumlu bir adım olduğunu anımsatan Altuğ, Şereflikoçhisar'daki tuzlaların açılmasında emeği geçen başta Başbakan Yardımcısı Ali Babacan olmak üzere tüm devlet yetkililerine de teşekkür etti.