Tuz Gölü'nde hasat başladı

Türkiye'nin tuz ihtiyacının önemli kısmının karşılandığı Tuz Gölü'nde suların çekilmesiyle birlikte yaklaşık 3 ay sürecek tuz hasadı başladı.

cumhuriyet.com.tr

Koyuncu Kaldırım Tuzlası Müdürü Hasan Keleş, Anadolu'da bozkırın ortasında yer alan Tuz Gölü'nün kışın suların yükselmesiyle Türkiye'nin ikinci büyük gölü haline geldiğini, yazın ise suların çekilmesiyle tuzla kaplanmış beyaz bir görünüme kavuştuğunu söyledi.

Tuz Gölü'nde sıcakların etkisiyle buharlaşmanın artmasının ardından tuz hasadının başladığını belirten Keleş, 2012 yılı hasat döneminde gölden 750 bin ton tuz almayı planladıklarını ifade etti.

Türkiye'nin, çoğu endüstride kullanılmak üzere yıllık tuz ihtiyacının 2 milyon 750 bin ton civarında olduğunu kaydeden Keleş, şöyle devam etti:
''Türkiye'nin tuz ihtiyacının büyük bölümü Tuz Gölü'nden karşılanıyor. Şu anda gölde bizimle birlikte üretim yapan 3 tuzla var. Diğer iki tuzla toplam 1 milyon ton civarında tuz üreterek satıyor. Daha fazla tuz üretilmesi halinde stoklarda kalıyor. Biz de Avrupa'ya ihracat yapabilir miyiz diye bir miktar fazla ürettik. Ancak ihracat olmadığı için stokta kaldı. İzmir Çamaltı Deniz Tuzlası ortalama 500 ile 550 bin ton tuz üretimi yapıyor. 4 tuzlanın yıllık sattığı tuz miktarı 2 milyon 200 bin ton. Kaya tuzunda da yıllık 400 bin ton satış yapılıyor. Ülkemizde toplamda 2 milyon 600 bin ton tuz tüketiliyor. 150 bin ton civarında tuz ise her yıl ithal edilmekte. Mısır'dan Trakya limanlarına gelen tuz, ağırlıklı olarak Çorlu bölgesine satılıyor. Türkiye'nin dışardan tuz almasının sebebi ise tuzun ve nakliyenin çok ucuz olması.''

Gölde yeni 10 tuzlanın açılması için çalışmaların devam ettiğini vurgulayan Keleş, ''Her birisi 200 bin ton civarında deneme üretimi yapmayı hedefliyor. Ancak pazar bulmak zorundayız. Şu anda mevcut tuzlalara bile pazar yok. Ayrıca birçok bilim insanı 10 yeni tuzlanın açılmasının Tuz Gölü'nü olumsuz etkileyeceğini söylüyor. Sonuçlarını hep beraber göreceğiz'' diye konuştu. Keleş, 750 bin ton tuz hasadını yaklaşık 3 ayda yapmayı planladıklarını belirtti.

Tuzun saflık oranı yüzde 99

İşletmenin Ar-Ge Şefi Kimyager Mehmet Sait Koyuncu ise kış boyunca sette ve su konusunda yaptıkları iyileştirmelerle üretim kalitesini her geçen yıl arttırdıklarını söyledi.
Tuz havuzlarını tüketime göre özel olarak hazırladıklarını belirten Koyuncu, şunları kaydetti:
''2012 üretim dönemi için D havuzunu özel olarak hazırladık. Bu havuzda kalite çıtasını daha da yükseltmeyi amaçlıyoruz. Şu andaki kalite çıtamızı yüzde 98 ve üzeri sodyum klorür oranı olarak tanımlamaktayız. Bu noktada ürettiğimiz ham tuzumuz araçlarla kesilmekte ve kamyonlarla istif sahamıza taşınmaktadır. D havuzumuzda tuzun saflık oranı yüzde 99'un üzerine çıktı. Müşterinin isteğine göre, sanayi, gıda ve değişik sektörlere göre üretim yapıyoruz. Bu havuzu sanayi için yüksek kalitede özel tuz üretmede kullanıyoruz. Üretim havuzlarımız beyaz tuz tabakasına sahiptir. Kirlilik oranı çok çok düşüktür. Kimyasal niteliği ise çok yüksektir.''
 

''Gölün doğal dokusuna zarar vermiyoruz''

Tuzun oluşumunu anlatan Koyuncu, ''Göl tuzu, yaz mevsiminde buharlaşma hızının artmasıyla birlikte yavaş yavaş kristalleşerek kendini gösterir. Kristaller birbirine bağlanır ve katmanlar halinde tuz oluşur. Biz bu katmanları bir alt katmana zarar vermeyecek şekilde makinelerle hassas bir şekilde alarak, bir sonraki üretim için hazırlık da yapmış oluyoruz. Gölün doğal dokusuna zarar vermiyoruz'' diye konuştu.

Şu anda Tuz Gölü'nü besleyen kaynak sularının kesildiğini, gölün sadece yağışlar ve yeraltı suları ile beslendiğini vurgulayan Koyuncu, yağışın az olması halinde gölde su toplanmayacağı için tuz üretiminin de sıkıntıya gireceğini ve Tuz Gölü'nde su dengesine yapılacak her müdahalenin gölün geleceğini olumsuz etkileyeceğini sözlerine ekledi.