Tuvalette dayağa 70 bin lira tazminat
Anayasa Mahkemesi (AYM), olay tarihinde tutuklu olan üniversite öğrencisinin, sınava götürüldüğü Bayrampaşa Cezaevi’nin tuvaletinde uzman çavuş ve 10 jandarma tarafından dövülmesini “eziyet” olarak nitelendirdi.
Alican UludağTutuklu öğrenciye 70 bin TL tazminat ödenmesine hükmeden mahkeme, 3 bin TL adli para cezası verilen sanık uzman çavuşun cezasını yetersiz buldu ve yerel mahkemeden “caydırıcı” bir ceza istedi.
Mahkeme, ayrıca davaya dahil edilmeyen askerlerin de yargılanmasını istedi. 2007’de Kırklareli F Tipi Cezaevi’nde örgüt üyeliği iddiasıyla tutuklu olan Fırat Can, okuduğu Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin sınavlarına girmek için İstanbul’a getirildi.
Fırat Can, sınav sonrası Kırklareli’ne götürülmek üzere Bayrampaşa Cezaevi’ne götürüldü. Maslak Sevk Bölüğü, ring aracına bindirmeden önce Can’dan parmağındaki alyansı çıkarmasını istedi. Bunu kabul etmeyen Can, bir uzman çavuş ve emrindeki 10 asker tarafından tuvalete götürüldüğünü bildirdi.
“Tuvalette dövüldüğünü, hayalarının sıkıldığını, copla boğazına vurulduğunu ve kendisine hakaret edildiğini” belirten Can, Kırklareli Cezaevi’ne dönmesinin ardından savcılığa suç duyurusunda bulundu. Can, sevk edildiği hastanede darp edildiğine ilişkin doktor raporu da aldı.
Eyüp Cumhuriyet Savcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında ifade veren uzman çavuş M.N.T, “Olayı hatırlamıyorum, kimseyi darp etmedim” dedi.
Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi, açılan dava sonucunda uzman çavuşu, “Kamu görevlisinin sahip olduğu nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kasten yaralama” suçundan 3 bin TL adli para cezasına çarptırdı. Bu ceza da ertelendi.
Başvuruyu değerlendiren AYM, Fırat Can’ın yaşadıklarının “eziyet” olarak tanımladı ve ihlal kararı verdi. Kararın bir örneğinin ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması amacıyla yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemeye gönderilmesine karar veren AYM, Can’a 70 bin TL manevi tazminat ödenmesine de hükmetti.
YARGILAMA SÜRESİ DE MAKUL DEĞİL
Kararda, yargılamanın 7 yıl 8 ay sürmesinin de makul olmadığı vurgulandı. “Somut olayda, soruşturmanın etkinliğinin sağlanmasının koşullarından biri olan sorumluların fiilleriyle orantılı ceza almaları koşulunun yerine getirilmediği ve cezasızlık sonucunu doğurduğu” belirtilen kararda,
“Bu durum benzer ihlallerin önüne geçebilmek amacıyla caydırıcılığın sağlanması için devletin, sorumluların uygun ve yeterli cezalar ile cezalandırılmalarını sağlayabilecek nitelikte bir ceza soruşturması yürütme konusundaki yükümlülüklerine açıkça aykırılık oluşturmaktadır” denildi.
Kararda, sadece uzman çavuşun değil, diğer askerlerin de darp olayından sorumlu olarak yargılanması gerektiğine işaret edildi.