Tutuklu gazeteciler Tunca Öğreten ve Mahir Kanaat tahliye edildi
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın damadı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın RedHack tarafından ele geçirilen kişisel e-posta hesabındaki bilgileri haberleştirdikleri gerekçesiyle 323 gündür tutuklu bulunan gazeteciler Tunca Öğreten ve Mahir Kanaat bugün bir kez daha hakim karşısına çıktı. Mahkeme adli kontrol şartıyla Tunca Öğreten ve Mahir Kanaat'ın tahliyesine karar verdi.
CANAN COŞKUNİstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen duruşmaya tutuklu gazeteciler Tunca Öğreten ve Mahir Kanaat duruşmaya Silivri Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Tutuksuz yargılanan gazeteciler Ömer Çelik, Derya Okatan, Eray Sargın ve Metin Yoksu duruşma salonunda yer aldı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş ve ÖDP Başkanlar Kurulu üyesi Alper Taş da seyirci olarak salonda idi. Mahkeme başkanı Mustafa Çakar, dosyanın bilirkişiden dönmediğini söyledi. Berat Albayrak'ın avukatı Hatice Özay da şikayetlerinin devam ettiğini belirtti. Ardından duruşma savcısının görüşü soruldu. Savcı, suçun niteliği, işlendiğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin varlığı olduğunu iddia ederek, suçun önemi ve ağırlığı gibi klişe mütalaa ile tutukluluğun devamına karar verilmesini talep etti.
“1 yıldır tutukluyum”
Ardından Tunca Öğreten mütalaaya karşı beyanlarını dile getirmek için söz aldı. Öğreten, 1 yıldır tutuklu olduğunu söyleyerek, ikinci defadır mağduriyetinin son bulması umuduyla adalet aradığını kaydetti. Öğreten savaş muhabirliği de dahil olmak üzere gazetecilik mesleğinin her türlü zorlu alanında görev yaptığını söyledi. Kendini hiç şu anki kadar tedirgin hissetmediğini söyleyen Öğreten, “Kendini hacker olarak tanıtmaktan imtina etmeyen, adı sanı bilinmeyen birinin iftirası ile 1 yıldır özgürlüğümden, eşimden mahrum bırakılmış durumdayım” dedi.
“Gazeteci talimat almaz”
“Gazetecilik de savcı ya da yargıç olmak gibi haysiyetle ilkelere ve vicdana bağlı kalınarak yapılması gereken bir meslektir” diyen Öğreten, gazetecilerin yargı mensupları gibi kimseden talimat almayacağına dikkat çekti. 36 yaşında olduğunu söyleyen Öğreten, “Birilerinden talimat alacak kadar onursuz bir hayat sürmedim. Varsayalım ki birileri talimat vermeye çalışmış, yaptığım haber ortada. Ben o talimatı zaten yerine getirmemişim” dedi. Haberinin bakan Albayrak tarafından tekzip edilmediğine işaret eden Öğreten, e-postaları haberleştirdiğinde hali hazırda milyonlarca insanla paylaşıldığını, aleniyet kazandığını anımsattı.
Cumhurbaşkanı'nın çağrısı
Öğreten, konuşmasında geçtiğimiz hafta Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu'nun Cumhuriyet'in de medya ortağı olduğu 96 medya kuruluşuyla birlikte yayımladığı Paradise Papers'i de anımsattı. Öğreten, yaptığı haberin bu sızıntıyla birebir benzerlik taşıdığını belirterek, bu haberler nedeniyle herhangi birinin gözaltına alınmadığını veya tutuklanmadığına dikkat çekti. Öğreten, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eniştesinin Man Adası'nda şirket kurduğuna ilişkin belgeleri de anımsattı. Erdoğan'ın bu açıklamaların ardından dekontların savcılık veya medya ile paylaşılması çağrısını aktararak, “Dünyanın her yerinde geçerli olan prosedür de budur zaten. Şu an karşınızda bulunan ve kendisini savunmak zorunda bırakılan kişi de işte o Cumhurbaşkanının belirttiği paylaşılan kişi de benim” dedi.
“Vicdanınızı rahatsız etmemesi için...”
Öğreten, evrensel hukuk, insan hakları, ifade ve basın özgürlüğü, demokrasi ve gazetecilik ilkelerini temel alıp değerlendirdiğinde neden tutuklu olduklarına yanıt veremediğini söyledi. Bu yanıtın mahkeme heyetinde de olmadığını belirten Öğreten, “1 değil 10 yıl içeride tutsanız bu yargılama sonucunda suçsuz olduğumu siz de anlaşacaksınız. Bu nedenle mağduriyetimin daha da uzamaması yaşadığımı mağduriyetin gelecekte sizin vicdanınızı rahatsız etmemesi için tutuksuz yargılanmak istiyorum” diye konuştu.
Ardından söz alan BirGün gazetesi çalışanı Mahir Kanaat ise suçlama konusu sızıntı e-posta ile ilgili Twitter sohbet grubunu kurmakla suçlandığını anımsattı. Kanaat, RedHack grubunun 18 Mart 2017'de suçlama konusu sohbet grubunu kendilerinin kurduğunu açıkladığını belirterek, “Kaldı ki elimde dahi olmayan mailler ilgili sohbet grubunu neden kurayım” diye sordu. Kanaat ardından kendisine yöneltilen 17-25 Aralık soruşturması fezlekelerini Fethullahçı yapıya ait kişilerden ulaştığına ilişkin suçlamaya yanıt verdi. Kanaat, internetteki arama motorundan “17-25 Aralık fezlekesi” diye arama yapıldığında 547 bin sonuca ulaşıldığını söyledi ve bu sonuçlardan birinin yargı mensuplarının da sıkça kullandığı “adalet.biz” sayfası olduğunu kaydetti. Söz konusu fezlekenin bu sitede de olduğuna dikkat çeken Kanaat, fezlekenin bilgisayara yüklendiğinde öz niteliklerinin polislerin hazırladığı fezleke ile aynı olduğuna dikkat çekti ve “Benden FETÖ'cü falan olmaz, ÖDP'li olur” diye konuştu.
Tunca Öğreten ve Mahir Kanaat'a tahliye
Mahkeme Tunca Öğreten ve Mahir Kannat hakkında Aali kontrol şartıyla tahliye kararı verdi. Duruşma 3 Nisan 2018 saat 11.00'e ertelendi.
Tahliye edilen gazetecilerden ilk fotoğraflar: