Tutuklandı... "Benim adım Emrah Serbes, sonumda 'T' yok, bundan sonra sonumda hiçbir şey yok"

İzmir - Aydın Otoyolu'nda, 22 Eylül'de, 59 yaşındaki Ayhan Özçelik ve kızı 16 yaşındaki Zeynep Özçelik yaşamlarını yitirdiği kazaya kendisinin kullandığı aracın neden olduğunu itiraf ederek, Torbalı Adliyesi'ne gelerek teslim olan 'Behzat Ç.'nin senaristi, yazar Emrah Serbes, önce Cumhuriyet savcısına ifade verdi. Serbes ardından, tutuklanması talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Hakim karşısına çıkan Serbes, tutuklandı.

cumhuriyet.com.tr

<video:833815>

 

Behzat Ç.'nin senaristi yazar Emrah Serbes, 22 Eylül tarihinde Aydın-İzmir otoyolunda meydana gelen ve bir baba-kızın yaşamını yitirdiği trafik kazasını kendisinin yaptığını belirterek itirafta bulundu.

Sosyal medya ikiye bölündü... Emrah Serbest kahraman mı şov mu yapıyor?

Avukattan Emrah Serbes açıklaması

Serbest, itiraf mektubunda "Kendimi kaybettim ve bu şok nedeniyle olay anında kazayı üstlenemedim. Kazayı yanımda oturan arkadaşım Kenan Doğru üstlendi. Şu an suçsuz olduğu halde cezaevinde yatmaktadır" diye yazdı.

Ünlü yazar Emrah Serbes, sosyal medyada paylaştığı itiraf mektubunda şunları yazdı.

“O KAZANIN SORUMLUSU BENİM”

“22.09.2017 tarihinde İzmir – Aydın otobanında meydana gelen kazanın sorumlusu benim. Bu kazada aynı aileden bir baba-kız hayatını kaybetti, anne ise yoğun bakımda. Ölen genç kız, bir çocuk, 16 yaşında. Hiçbir şey bir genç kızın hayatından daha değerli değildir.

KAZADAN GÖRÜNTÜLER - VİDEO

<video:833649>

“ÇARPIŞMANIN ÖNÜNE GEÇEMEDİM”

Bir rampanın ardından birden önümüze çıkan araca çarpmamak için elimden gelen bütün çabayı sarf ettim. Kaygan zemin nedeniyle yavaşlayamadığımdan direksiyonu bariyerlere kırdım. Ama çarpışmanın önüne geçemedim. Bariyerleri aşarak üç-dört takla attık ve sonunda demir tellere takılarak durduk. Açılan hava yastıkları ve aracın güvenlik sistemi nedeniyle kazayı hafif sıyrıklarla atlattık. Kaza esnasında yanımda oturan arkadaşım Kenan Doğu ile birlikte aracın sun roof’undan çıktık ve diğer aracın yanına gittik.

“OLAY ANINDA KAZAYI ÜSTLENEMEDİM”

Araçtakilerin nabızlarına baktım anne hâlâ hayattaydı. 112’yi aradık ama ambulans olay yerine çok geç geldi. Araçtan fırlayıp yolun kenarında yatan genç kızı görünce kendimi kaybettim ve bu şok nedeniyle olay anında kazayı üstlenemedim.

“ARKADAŞIM SUÇSUZ CEZAEVİNDE YATMAKTADIR”

Kazayı oturan arkadaşım Kenan Doğru üstlendi. Şu an suçsuz olduğu halde cezaevinde yatmaktadır. Kenan’ı Beşiktaş tribününden tanırım, senelerce birbirimizi kolladık. Bu hadise nedeniyle hiç kimseye bir şey söylemeden sonuna kadar cezaevinde benim için yatabilecek bir insandır.

“SAVCILIĞA GELDİM, TESLİM OLUYORUM”

Ama oradan günler geçtikçe bu vicdanı sorumluluğu kaldıramayacağımı anladım. Savcılığa geldim ve kendim teslim oluyorum. Hayatını kaybedenleri geri getirmeyecek olsa da cezam neyse çekmeye hazırım. Hayatını kaybedenlerin yakınlarından özür dilerim.
Keşke bu kazada ben ölseydim. Hayatı boyunca haktan, hukuktan, adaletten bahsetmiş biri olarak bundan sonra doğan her gün benim için bir azap olacak.
Suçun cezasından kaçabilirsin ama vicdanının azabından kaçamazsın.” 

TUTUKLANDI

Behzat Ç. kitaplarının yazarı, senarist Emrah Serbes, 22 Eylül'de İzmir'de baba ile kızının hayatını kaybettiği trafik kazasını kendisinin yaptığına dair sosyal medya hesabından itiraf içeren bir paylaşımda bulundu. İzmir Torbalı Adliyesine gelip teslim olan Serbes, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

22 Eylül tarihinde Aydın-İzmir otoyolunda meydana gelen kazada, İzmir istikametinden Aydın yönüne seyir halinde olan 34 NT 5005 plakalı otomobil, aynı yönde ilerleyen Ayhan Özçelik yönetimindeki 35 TV 9335 plakalı otomobile arkadan çarpmış, kazada 59 yaşındaki Ayhan Özçelik ile 16 yaşındaki kızları Zeynep Özçelik hayatını kaybetmişti. Behzat Ç.'nin senaristi yazar Emrah Serbes, 22 Eylül tarihinde Aydın-İzmir otoyolunda meydana gelen ve bir baba-kızın yaşamını yitirdiği trafik kazasını kendisinin yaptığını belirterek bugün twitter hesabından itirafta bulundu. İtirafın ardından İzmir Torbalı Adliyesine gelip teslim olan Serbes, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

<video:833815>

"YERE BATSIN EMRAH SERBES"

Adliye çıkışında konuşan ünlü senarist Emrah Serbes, kazada yakınlarını kaybedenlerden özür dileyerek, “Hiçbir şey bir genç kızın hayatı etmez. Yere batsın Emrah Serbes. Benim adım Emrah Serbes, sonumda 'T' yok, bundan sonra sonumda hiçbir şey yok. Ömür boyu bu vicdan azabıyla yaşayacağım. Keşke ben ölseydim o kazada. Özür diliyorum herkesten” diye konuştu.

Jandarma aracına bindirilen Emrah Serbes, Torbalı Devlet Hastanesindeki sağlık kontrolünün ardından cezaevine gönderildi.

SAVCININ TALİMATLARI

Milliyet'ten Musa Kesler'in haberine göre; kazayla ilgili soruşturmayı yürüten İzmir, Torbalı Cumhuriyet Başsavcılığı iki gün önce kaza sırasında aracı kullanan kişinin tutuklanan Kenan Doğru olmadığı şüphesiyle soruşturma başlatmış. Bu kapsamda şoför hava yastığı üzerindeki kan örnekleri alınarak Kenan Doğru ve Emrah Serbes’ten alınacak örneklerle Adli Tıp Kurumu'nda karşılaştırılması talimatını vermiş.

PSİKOLOJİK TEDAVİ İÇİN KLİNİĞE YATTI

Kaza sonrasında aracı kullandığını söyleyen Kenan Doğru tutuklanarak cezaevine gönderilirken, beyanı şüpheli bulan savcı, DNA incelemesi için Serbes’e ait araçtaki hava yastığından kan, kıl ve tüy örneklerinin alınmasını istedi. Yastıktaki kan örneklerinin kime ait olduğunun saptanması için Adli Tıp’a yazı yazıldı. Kamera kayıtları karanlık tünele ait olduğu için deliller beklendi. Bu arada, kaza sonrası İstanbul’a dönen Serbes, psikiyatrik tedavi için İstanbul Surp Pırgiç Hastanesi’ne yattı. Serbes dün Twitter’da, “Teslim oluyorum. İtirafımdır” başlıklı mektup yayınlayarak, suçu üstlendi. Önceki akşam avukatıyla İzmir’e uçan Serbes, dün saat 11.00’de Torbalı Adliyesi’nde savcılığa teslim oldu. Serbes “taksirle birden çok kişinin ölümüne sebebiyet vermek”ten tutuklandı. Onun yerine Buca Cezaevi’nde yatan Kenan Doğru ise akşam saatlerinde tahliye edildi. Serbes de yine aynı cezaevine gönderildi.

ÇARPTIĞIMDA KENAN SAĞ KOLTUKTAYDI

Serbes, savcılıktaki ifadesinde, arkadaşı Kenan Doğru’yu yanına şoför olarak aldığını ve tatil için Bodrum Gümüşlük’teki evine gitmek üzere 21 Eylül’de yola çıktıklarını söyledi. Akşam İzmir’e girerken Doğru’nun yorulması nedeniyle direksiyonu devraldığını belirten Serbes, şunları söyledi: “Kenan sağ koltuktaydı. Hafif yağmur çiseliyordu. Otobana girdiğimde hızım fazlaydı ancak yol kaygan olduğu için hızımı 130-140 kilometreye düşürdüm. Yol boştu. Orta şeritte devam ettim. Rampayı çıkar çıkmaz, orta şeritten seyreden bir aracın önümde olduğunu, yakın mesafede bulunduğunu fark ettim. Çarpmamak için sola kırdım. Aracın sağ ön tekerlek tarafından öndeki aracın sol arkasına çarptım. Aracı görür görmez frene dokundum ancak yerin kaygan olmasından dolayı işe yaramadı. Çarpmamak için hayatımı tehlikeye atarak, aracımı sol üçüncü şeritteki bariyerlere sürdüm. Ancak araç kontrolden çıktı. Takla attığımı, yolun en sağında bir şarampolde tele takılarak durduğumu hatırlıyorum.”

"ÜSTLENECEK BİR HALDE DEĞİLDİM"


Serbes, kaza sırasında aracı kullandığını kanıtlamak için boynunun sol tarafından aşağıya doğru inen emniyet kemeri izlerini savcıya gösterdi. Serbes hava yastıkları açıldığı için hafif yaralandıklarını anlattı. Araçtan inerek, diğer aracın yanına gittiğini kaydeden Serbes, “Karşı araçtaki erkeği kontrol ettim. Ses vermeyince sağ ön koltuktaki bayanın nabzını kontrol ettim. Yaşıyordu. ‘112’yi arayın’ diye bağırdım. Yolun kenarında, araçtan fırlayan genç kızı gördüm. Çocuğun hareketsiz yatışı ve duruşundan vefat ettiğini düşündüğüm için şoka girdim” dedi. Ambulansı beklerken Doğru’ya “Ben bu olayı üstlenecek ruh halinde değilim” dediğini anlatan Serbes, şöyle devam etti: “Bu cümlenin sebebi, tanınmış bir kişi olmam ve medya baskısından çekinmemdi. Kenan hiçbir şey söylemedi, elini kafasına götürüp düşünmeye başladı. Jandarma ‘Şoför kim’ diye sordu. Kenan ‘Benim’ dedi. Bir düzeltme yapmadım, işlemler bu şekilde yapıldı. Jandarmadayken, Kenan’ın suçu üstlenmesinin şart olmadığını, doğruyu söyleyebileceğini söyledim. Ancak Kenan’a psikolojimin bu olayı kaldırmayacağını hatırlattım. Kenan jandarmada da olayı kendisinin yaptığını söyledi. Adliyeye geldik. Koridorda bekledim. Kenan tutuklandı.”

"ALKOL UYUŞTURUCU ALMADIM"

Yolculukta alkol, uyuşturucu ve uçucu madde kullanmadıklarını belirten Emrah Serbes, “Kullandığım psikiyatrik ilaçlar vardır. İlaçlar yeşil ve kırmızı reçetelidir. Ana özelliği, dikkat sağlamaya yöneliktir” dedi. Kaza dönüşü psikiyatri kliniğine yattığını kaydeden Emrah Serbes, “Kendimi toparlamak için
dört-beş gün tedavi oldum. Kendimi cezaevi koşullarına ruhsal ve bedensel olarak hazırladım” dedi.


AİLENİN AVUKATI: KAHRAMANLIK GİBİ ALGILANMASIN

Özçelik ailesinin avukatı Burcu Ece Güler ailenin kaza olduktan sonra önce "Kader" diye düşünürken kaza tespit tutanaklarını inceledikten sonra olayın yavaş yavaş boyut değiştirdiğini söyledi.

Hürriyet'e konuşan Güler şunları anlattı:
''İki araç da İstanbul'dan hareket etmiş aynı yöne yani Bodrum'a gidiyormuş. Torbalı'da maalesef bu kaza meydana geliyor. Aile Bodrum'a tek kızları Zeynep Özçelik ile otele tatile gidiyormuş. Anne Ege Üniversitesi'nde yoğun bakımda ve durumu kritik. İlk anda kader derken kaza tespit tutanakları ve delillerin incelenmesiyle olay zaten Emrah'ın üzerine doğru gidiyordu. O yol dümdüz otoban herkes bilir. Rampalar var ama anlattığı gibi kazaya neden olacak rampa yok. Ayrıca orta şeritte o hızla gidilmez. Emrah Serbes belki de çok kısa süre içinde yakalanacakken senaryo gibi bir itirafname yaptı. Bugün olmasa belki de yarın gerçekler ortaya çıkacaktı. Yaptığı kahramanlık gibi algılansın istemiyoruz. Aile bugüne kadar bu nedenle taziyesini yaşayamamış. Emrah artık yakalandı şimdi en çok ilgilenecekleri artık annenin sağlığı."