‘Türkiye’siz tampon’
Wall Street Journal gazetesinin haberine göre Trump yönetimi “güvenli bölgenin” Fransa, İngiltere ve Avustralya tarafından kurulması için ikna çabasında.
Cumhuriyet-Dış HaberlerABD’nin Suriye’den çekilmesi sonrası Ankara ile Washington arasındaki görüşmelerde Suriye’nin kuzeyi için gündeme gelen “güvenli bölge” planına ilişkin tartışmalar sürüyor. Amerikan basını, Ankara’nın talebinin aksine, ABD’nin “tampon” olarak adlandırdığı bölgede, “Türkiye ile Kürtler arasında olası bir çatışmayı engellemek üzere Batılı müttefiklerinin kontrolü üstlenmesini” istediğini iddia etti.
‘Irak’a çekilecek’
Wall Street Journal’ın (WSJ), üst düzey yetkililere dayandırdığı haberine göre ABD, tampon bölgenin Fransa, İngiltere ve Avustralya tarafından kurulmasını planlıyor. Buna göre, Türkiye-Suriye sınırında 32 kilometre (20 mil) derinliğinde, Fırat Nehri’nin doğu kıyısından Suriye-Irak sınırına uzanan bölgede kontrol müttefiklere bırakılacak, ABD ise Batılı güçlere istihbarat, gözetim ve keşif desteği verecek. Washington’ın Irak’ta, ihtiyaç duyulması halinde yeniden Suriye’ye geçebilecek bir “hızlı reaksiyon gücü” bulundurma sözü verdiği de iddia edildi.
ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford’ın geçen hafta Brüksel’de bir dizi Avrupalı lideri, “göçmen akışı” kozunu kullanarak plana ikna etmeye çalıştığı öne sürülürken Avrupalı bir diplomatın da görüşmeleri doğruladığı ancak henüz bir sonuca ulaşılamadığını söylediği aktarıldı. Ankara’nın terör örgütü saydığı YPG/PYD ile bağlantılı Suriye Demokratik Konseyi temsilcilerinin bu hafta ABD’de yaptıkları görüşmelerde plana destek verdikleri de iddialar arasında.
‘5 Şubat’ta konuşacağız
ABD Başkanı Donald Trump’ın geçen aralıkta Suriye’deki birliklerini çekme kararını açıklamasının ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile bir “güvenli bölge” üzerinde çalıştıkları duyurulmuştu. Ankara, “güvenli bölgenin kontrolünü almaya hazırız” mesajı vermişti. WSJ’nin haberinde ise Türkiye’nin Trump’ın Batılı müttefiklere bölgeyi devretme fikrine karşı çıktığı savunuldu.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise basına verdiği demeçte Rusya’nın güvenli bölgeye karşı olmadığını kaydetti. ABD’nin güvenli bölgeden tam olarak ne anladığı ve Rusya’nın rolünün “5 Şubat’ta ortak çalışma grubunda ele alınacağını” bildirdi. Çavuşoğlu’nun önceki gün İdlib’in büyük kısmında kontrolü ele geçiren Nusra bağlantılı HTŞ’ye atıfla “bazı Batılı güçler destek veriyor” çıkışı da dikkat çekti.
29 yenidoğan yaşamını yitirdi
Savaş ve çatışmaların yerle bir ettiği Suriye’de ağır kış koşulları evlerinden olan, çadırlarda yaşam mücadelesi veren onbinlerce sivil için ölüm tehdidini de beraberinde getiriyor. BM’ye bağlı Dünya Sağlık Örgütü, Suriye’nin kuzeydoğusunda El Hol Kampı’nda yaklaşık son iki ayda 29 yenidoğan bebeğin hayatını kaybettiğini duyurdu. Dondurucu soğukların, yetersiz sağlık koşullarının etkisiyle Suriyeli bebeklerin yaşamını yitirdiği kaydedildi. Can kayıplarının genellikle hipotermi nedeniyle olduğu açıklandı. El Hol Kampı’nda en az 33 bin kişinin bulunduğu, insani durumun kritik aşamada olduğu belirtildi. Isıtıcı ve battaniye eksikliğine vurgu yapıldı. Kamptakilerin ağırlıklı olarak IŞİD’e karşı savaşın devam ettiği Deyr ez Zor kentinden kaçıp, günler süren yolculuğun ardından kampa ulaştıkları aktarıldı.