"Türkiye'nin sorunu yoksulluk ve işsizlik"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Hurşit Güneş, Türkiye'nin sorununun, başkanlık sistemi değil, yoksulluk ve işsizlik olduğunu belirterek, ''Türkiye'de zaten hükümetler fazlasıyla yetkili ve güçlüdür. Mevcut parlamenter rejim içerisinde bile hükümet yeterince güçler dengesini yansıtamıyor'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

Balıkesir'in Bandırma ilçesinde bir restoranda parti yöneticileriyle bir araya gelerek, seçimler öncesinde aday belirleme sürecini değerlendiren Güneş, toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Güneş, bir gazetecinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Başkanlık sistemini gerekirse referanduma götürürüz'' şeklindeki açıklamasını hatırlatması üzerine, şunları söyledi:

''Türkiye'nin sorunu başkanlık sistemi değildir. Türkiye'nin sorunu yoksulluk ve işsizliktir. Türkiye'de zaten hükümetler fazlasıyla yetkili ve güçlüdür. Mevcut parlamenter rejim içerisinde bile hükümet yeterince güçler dengesini yansıtamıyor. Biz güçler ayrılığı içinde yargının ve yasamanın hükümet güdümü altında olduğunu ve bunun demokratik olmadığını, parlamenter rejimle uyuşmadığını vurguluyoruz. Sayın Başbakan bununla da yetinmeyip, yargı ve Meclisi işgal etmişliğin ötesinde bunu adeta rejimin bir parçası haline getirip tek başına belirleyici hale gelmek istiyor. Bunu da başkanlık sistemiyle yürürlüğe koymak istiyor. Bunu kabul etmek doğru değildir. Başkanlık sistemi, Türkiye için ne yararlı ne de gereklidir. Türkiye'nin sorunları çok farklıdır.''
 

Cindoruk'un desteği

''Demokrat Parti'nin eski Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un, partinizin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret ederek '12 Haziran seçimlerinde gönüllü olarak partiniz için çalışacağım' şeklindeki açıklamalarının genel merkezinizdeki yansımaları nasıl oldu'' sorusunu ise Güneş, ''Güzel, çalışsınlar. Bizi destekleyen herkese saygı gösteriyoruz. Bizi destekleyeceklermiş, ne kadar güzel. Keşke çok daha fazla destekleyenimiz olsa'' diye yanıtladı.
 

''AKP buna hazır değil mi?"

Hurşit Güneş, ''Milli Eğitim Bakanlığının Aleviliği müfredata koymasını nasıl buluyorsunuz'' sorusuna da şu yanıtı verdi: ''Milli Eğitim Bakanlığının Aleviliği müfredata koyması yeterli değildir. Okullarda öğretmenlerin 'Türkiye'de Aleviler vardır' diye anlatmasının bir anlamı yoktur. Aleviler, kendi mezheplerinin meşru olarak devlet tarafından tanınmasını ve Diyanet'te yer almasını istiyorlar. AK Parti buna hazır mı, değil mi? Hazırsa hemen gereğini yapsın. İktidar onlar, biz olduğumuzda bunu yapacağız. İktidar bu konuda bir adım atarsa en büyük desteği partimizden görecektir.''