"Türkiye'nin Orta Doğu'da etkili olması mümkün değil''

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, İsrail ile Filistinli gruplar arasında varılan ateşkes görüşmelerinde Türkiye'nin etkisi olmadığını düşündüğünü belirterek, ''İsrail ile ilişkileri kötü olan Türkiye'nin Orta Doğu'da etkili olması mümkün değildir'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

İstanbul'da yarın başlayacak ''Değişen Zamanlarda Sosyal Demokrasi Konferansı'' dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında konuşan Loğoğlu, ''Balkanlar'da Dayanışma ve Refah'' konulu konferansa, Avrupa ve Balkanlar'dan milletvekilleri, parti başkanları ve büyükelçilerin de aralarında yer aldığı 40 yabancı konuk ile Türkiye'den siyasetçi ve akademisyenlerin katılacağını söyledi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açılış konuşmasıyla başlayacak konferans kapsamında 3 oturum düzenleneceğini aktaran Loğoğlu, konferansın pazar günü sona ereceğini kaydetti.

Loğoğlu, Türkiye'nin dış politikasına yönelik değerlendirmelerde bulunarak, AK Parti hükümetinin ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuda bazı yanlışları olduğunu savundu.

Türkiye Cumhuriyeti topraklarının sadece ve sadece Türkiye Cumhuriyeti'nin olduğunu vurgulayan Loğoğlu, ''Başbakan, 'Türkiye, NATO toprağıdır' diye bir açıklama yaptı. Böyle bir şey mümkün değildir. Bunu söylemek vahim bir hatadır. Ülkenizin toprakları, üyesi olduğunuz bir ittifakın toprakları olamaz. Zaten NATO'nun anlaşmasında böyle bir kavram, olgu yok. NATO, üyesi olan ülkelerin toprak bütünlüğünü savunur'' diye konuştu.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in, Türkiye'nin NATO'dan Patriot füzesi talebiyle ilgili açıklamalarına değinen Loğoğlu, ''Sayın Çelik, sabah yaptığı bir açıklamada 'Patriot füzelerinin tetiği bizde olacak' dedi. Bu açıklamadan 3 saat sonra aynı kişi, 'Vur emri NATO ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ortaklaşa kararı ile olacak' dedi. Hangisi doğru? İkincisi daha doğru sanki. Bunu bilmiyoruz ama bu kamuoyunu yanlış yönlendirmek olmuyor mu?'' dedi.

''Suriye'ye askeri müdahaleye karşıyız''

Loğoğlu, Türk hava savunma sisteminin ciddi eksiklikleri olduğunu, hükümetin de 10 yıldır bunun için bir şey yapmadığını savunarak, Kürecik'te radar istasyonu kurulmasının istendiğini, yapılması gereken doğru hareketin, bununla birlikte hava savunma sisteminin de oraya kurulması olduğunu kaydetti.

Bunun yapılmadığını söyleyen Loğoğlu, şöyle devam etti:
''Şimdi Suriye bahanesiyle bunu yapıyorlar. Ama Suriye'den Türkiye'ye bir tehdit yok. Beşşar Esed şimdiye kadar 'Türkiye'yi şöyle yaparım, böyle yaparım' demedi. 'Sabrımız taşıyor, gereğini yaparız' açıklamalarını Başbakan ve Dışişleri Bakanımız yaptı. Suriye, Patriot füzeleri için bahane oldu. Bu füzelerin gelmesi aslında kötü bir şey değil. Hava savunma sistemimiz için iyi bir şey. Ancak İsrail'in Gazze'ye saldırdığı bir zamanda bu füzelerin istenmesinin gerçek nedeni kamuoyuna açıklanmalıdır. Bu füzeler NATO'dan istenirken, savunma amaçlı istendiği söylendi. Bunu söylediğin zaman, Suriye'ye saldırmayacağını NATO'ya söylemiş oluyorsun. Bu iyi bir şey. Suriye halkına, bu ülkeye bir askeri müdahaleye karşıyız.''

Loğoğlu, Türkiye'nin bir Irak politikası olmadığını da öne sürdü.
Bölgesel Kürt Yönetimi ile ilişkilerin iyi olduğunu, ancak Irak politikasının bu ilişkilere dayandırılmasının doğru olmayacağını belirten Loğoğlu, ''Bu yönetim, PKK konusunda çok inişli çıkışlı bir tutum içerisindedir. Bu konuda Türkiye'ye verilen sözler tutulmamıştır. Dış politikamızın, sıfır sorun politikasının iflas ettiğini, Türkiye'nin bütün çevresiyle kavgalı olduğunu artık ezbere biliyorsunuz. Bunu herkes biliyor, bilmeyen bir tek sayın Davutoğlu'' ifadelerini kullandı.

Loğoğlu, İsrail ile Filistinli gruplar arasında varılan ateşkes anlaşmasına değinerek, ''Ateşkes görüşmelerinde Türkiye'nin etkisi olduğunu düşünmüyorum. MİT Müsteşarı'nın oraya gitmesi, dışişleri yetkililerinin buralarda yer alması, kamuoyuna 'Bakın biz de oradaydık' diyebilmek içindir. Ama ateşkes anlaşmasını Mısır ve ABD yetkilileri ilan etti. Bu ateşkes görüşmelerinde Mısır'ın hakkını teslim etmek gerekir. İsrail ile ilişkileri kötü olan Türkiye'nin Orta Doğu'da etkili olması mümkün değildir'' diye konuştu.

Dışişleri Bakanlığı'nın internet sitesindeki ''Hattı diplomasi yoktur, sathı diplomasi vardır. O satıh bütün dünyadır'' ifadesinin yer aldığını aktaran Loğoğlu, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun izlediği politikaların hem ulusal çıkarlar hem de ulusal itibar açısından istenilen sonuçların tersini verdiğini savundu.

Davutoğlu'nun bir akademisyen olduğunu hatırlatan Loğoğlu, Davutoğlu'nun reel dünyada olup bitenleri tam olarak değerlendiremediğini ve gerçekleri kendi teorisine uydurmaya çalıştığını öne sürdü.

Loğoğlu, Türkiye'nin son zamanlarda AB'ye tam üyelik hedefinden tamamen uzaklaştığını iddia ederek, dış politikada Türkiye'nin ulusal çıkarlarının savunulması ve güvenliğinin artırılması gerektiğini, ancak hükümetin dış politikada Türkiye'yi Orta Doğu'da, hatta dünyada küresel bir güç haline getirmeye çalıştığını öne sürdü.

İstenilen sonuçların tam tersinin elde edildiğini söyleyen Loğoğlu, ''AKP ve sayın Davutoğlu'nun dış politikasının sesi duyuluyor ama sözü dinlenmiyor'' dedi.