Türkiye'nin ilk ofis müzesi Borusan'dan
Borusan Holding Yönetim Merkezi'nin faaliyet gösterdiği Rumelihisarı'ndaki Yusuf Ziya Paşa Köşkü 100. yaşında 'Borusan Contemporary' adıyla Türkiye'nin çağdaş sanat alanındaki ilk ofis müzesine dönüşüyor.
cumhuriyet.com.trRumelihisarı’nda 2007’den bu yana Borusan Holding yönetim merkezinin bulunduğu, eşsiz mimarisiyle İstanbul kültür mirasının önde gelen örneklerinden biri olan Yusuf Ziya Paşa Köşkü Borusan Contemporary adıyla ‘ofis müze’ye dönüştürülüyor.
Yapımına 1910 yılında başlanan ve halk arasında Perili Köşk olarak bilinen Yusuf Ziya Paşa Köşkü’nün, 100. yaşını geride bırakırken, evrensel boyutta bir çağdaş sanat merkezi olması hedefleniyor.
Uluslararası Kurumsal Çağdaş Sanat Koleksiyonları Birliği’nin Türkiye’deki ilk ve tek üyesi olan ve çağdaş görsel sanatların en seçkin örneklerinin yer aldığı Borusan Koleksiyonu da, ilk kez Borusan Contemporary’de sanatseverlerin ziyaretine açılıyor.
Borusan Contemporary’nin tanıtımı için düzenlenen basın toplantısında Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, değerlendirmelerini paylaştı:
‘’Borusan Contemporary’nin iki temel misyonu olacak. İlki Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’nu toplumla paylaşmak, diğeri Türkiye'de çağdaş sanata olan ilgiyi artırmak. Koleksiyonumuzun en önemli özelliği, yeni medya sanatına ait örnekleri içermesi. Borusan’da her alanda, güncel eğilimlerin, günümüz iş dünyasına getirdiği olanaklarla çalıştığımız için, çağdaş sanatın en yeni, en deneysel yapıtlarını koleksiyonumuza kazandırmaya çalıştık. İş hayatındaki prensiplerimizin uzantısı olarak çağdaş sanat alanında da günümüz sanatçılarının deneysel işleriyle ilgilenirken belli oranda risk aldığımızın farkındayız. Bu risk, bize güncel değerlerin peşinde ilerlemenin getirisi olarak, genç ve farklı sanatın deneysel özelliklerini yakından tanıma fırsatı veriyor. Diğer taraftan, sanatsal birikimimizi halkımızla, özellikle de gençlerle paylaşmak istiyoruz. Bu olanağa kavuştuğumuz için mutluyuz. ‘’
Borusan Holding CEO’su Agah Uğur ise şöyle devam etti: "Borusan Contemporary'nin kuruluş kararını aslında tüm Borusan çalışanları ile birlikte aldık" demek bana daha doğru geliyor. Perili Köşk'ü bir ofis müzeye dönüştürme fikri ortaya çıktığında çalışanlarımızın tümünün görüşlerini aldık ve ofis müze ortamında çalışacak olmaktan büyük heyecan duyduklarını öğrendik. Ayrıca çalışanlarımızın büyük bir bölümü ofis müzenin tanıtımı için gönüllü olarak destek verecek. Borusan’ın çağdaş sanat odaklı sosyal sorumluluk projelerinden birini daha hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz.’’
Hafta içi ofis, hafta sonu müze!
Perili Köşk hafta içi Borusan Holding yönetim merkezi, hafta sonları "Borusan Contemporary” olarak hizmet verecek. Binanın ofis mekanlarında koleksiyondan seçkiler sergilenecek. Geçici sergiler ise ayrı galeri alanlarında gezilebilecek. Ziyaretçilere, butik ve cafe hizmeti de sunulacak olan Borusan Contemporary’nin programında her yıl farklı medya ve kavramsal içerikle geçici üç sergi yer alacak.
Ofis müzede eğitim
Her yaştan yetişkin ve çocuğu hedef alan eğitim programları, sergi programına paralel olarak planlanacak. Ofis müzenin çok disiplinli ve çok boyutlu yaklaşımı farklı küratörlerin süreçte yer almasıyla sağlanacak.
İki yeni sergiyle açılıyor
Borusan Contemporary’nin açılışı, 12. İstanbul Bienali’nin etkinlik programına paralel olarak 17 Eylül 2011 Cumartesi günü, Yedi Yeni İş sergisi ve Borusan Koleksiyonu'ndan seçilen eserleri içeren Segment #1 sergisiyle yapılacak.
Yedi Yeni İş sergisinin küratörlüğünü Mario Codognato ve Sylvia Kouvali, Segment #1 sergisinin küratörlüğünü ise Dr. Necmi Sönmez üstleniyor. Her iki sergi 11 Aralık'a kadar Borusan Contemporary’de ziyaret edilebilecek.
‘’Yedi Yeni İş’’
Yedi Yeni İş sergisinde Esra Ersen, Burak Arıkan, Gülsün Karamustafa, Cevdet Erek, Nasan Tur, Ergin Çavuşoğlu ve Aslı Çavuşoğlu'nun Borusan için ürettikleri video eserleri yer alacak. Sanatçıların en yeni eserleri birbirinden çok farklı konulara eğiliyor, her biri olasılıkların ve çelişkilerin ne kadar çeşitli olabileceğini gösteriyor. Sergi, sanatın tıpkı günlük yaşam gibi, ifade birliği veya içerik evrenselliğine erişmesinin olanaklı olmadığını ortaya koyuyor. Günümüzdeki ilgi ve araştırma alanlarının bölünmüşlüğünü ve mülkiliğini kanıtlıyor.
‘’Segment #1’’
inanın diğer bölümlerinde ve ofislerde yer alacak olan Segment #1 sergisinde Borusan Koleksiyonu'nda yer alan, farklı kuşak ve kültürlere ait sanatçıların yapıtları sergilenecek. Çok sesli bir sergileme modeli sunan Segment #1, güncel sanatın farklı eğilimlerini gündeme getiriyor.
Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu
Geçmişi 1980'lere kadar uzanan koleksiyon, 90'larda Türkiye'de çağdaş sanatın önde gelen temsilcileri olan Bedri Baykam ve Kemal Önsoy gibi sanatçılara odaklanıyordu. Çoğunlukla tablo ve baskılardan oluşan koleksiyon, Perili Köşk'teki yeni merkeziyle 21'inci yüzyılın başlarında, uluslararası bir boyut kazandı ve istikrarlı bir şekilde büyümeye devam ediyor.
Bugün Borusan Koleksiyonu'nda yağlı boya tablolar, heykeller, video sanatı, yerleştirmeler, yeni medya, baskılar, ışık sanatı ve fotoğraf gibi farklı araçlarla oluşturulmuş 600'e yakın sanat eseri bulunuyor. Koleksiyondaki eserler arasında Jim Dine, Donald Judd ve Sol LeWitt'in baskıları; Brigitte Kowanz, Keith Sonnier, François Morellet ve Doug Aitken'in ışık sanatı örnekleri; Peter Zimmermann, Gerwald Rockenschaub ve Markus Linnenbrink'in tabloları; Liam Gillick, Beat Zoderer ve Martin Walde’nin heykelleri yer alıyor. Yeni medya alanında Zimoun, Rafael Lozano-Hemmer, U-Ram Choe, Daniel Rozin ve Daniel Canogar'ın eserleri ön plana çıkıyor. Video alanında ise Monika Bravo, Marina Zurkow, Kutluğ Ataman ve Manfred Mohr gibi isimler dikkat çekiyor.
Koleksiyonda Türk çağdaş sanatı, Abdurrahman Öztoprak'tan Bülent Evren'e, Ekrem Yalçındağ'dan Ardan Özmenoğlu'na, Erol Akyavaş'tan Nuri Bilge Ceylan'a uzanan geniş bir yelpazede temsil ediliyor.