'Türkiye, yeniden Batı'ya yönelebilir'

Jerusalem Post tarafından yayımlanan bir analizde Türkiye'nin Ortadoğu hamlesi Arap Baharı ortamında "bocalarken" bölgede Ankara'ya Mısır gibi yeni rakiplerin ortaya çıktığı değerlendirmesi yapıldı.

cumhuriyet.com.tr

Jerusalem Post tarafından yayımlanan bir analizde, "Ortadoğu'daki bölgesel kargaşa, Türkiye'nin yeni düzenini alt üst etti ve yeniden Batı'ya dönmesine neden olabilir" görüşüne yer verildi. Jerusalem Post gazetesince, "Türkiye'nin Ortadoğu Hamlesi Arap Baharında Bocalıyor" başlığı ile yayımlanan analizde "Bölgesel kargaşa, Kaddafi ve Esad gibi Ankara'nın müttefiklerini tehdit ederken Mısır gibi yeni rakipler yaratıyor" denildi.

'Filistin konusunda Mısır, Türkiye'yi gölgede bıraktı'

İki rakip Filistin grubu El Fetih ve Hamas'ın uzun bir süreden beri beklenen ulusal birlik anlaşmasını imzaladığını ancak törenin "Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun umduğu gibi İstanbul'da değil, Kahire'de olduğu"na dikkat çekilen analizde çok kısa bir süre önce Davutoğlu'nun, "Mısır tarafından gölgede bırakıldığını öğrendikten sonra Filistin liderleri arasında planladığı bir toplantıyı iptal etmek zorunda kaldığı"nı, Davutoğlu'nun Kahire'deki törene bir "himayeciden çok bir konuk" olarak katıldığı öne sürüldü.

Analizde şöyle devam edildi: "Türkiye'nin, Hamas ile Fetih arasındaki bölünmeye son vermek için sürekli çalışmalar yaptığı Filistin cephesinde yaşadığı aksilik, ülkenin Ortadoğu'da büyük ve belirleyici bir rol oynamak için yaptığı atılımın, Arap Baharının yol açtığı değişimlerin karşısında çökmekte olduğunun son işaretidir." Analizde Libya lideri Kaddafi ve Suriye Cumhurbaşkanı Esad gibi Türkiye'nin eski dostlarının isyanın tehdidi altında olduğu, Mısır'ın ise, Filistin yakınlaşmasının gösterdiği gibi bölgesel nüfuz için rakip olarak ortaya çıktığı yorumunun da yapıldı.
 

'Türkiye net bir tercih yapmak zorunda'

Bu bağlamda analizde bazı uzmanların görüşleri de aktarıldı. Londra'daki Chatham House'dan Fadi Hakura, 2002 ile Arap Uyanışı arasında "Türkiye ile Ortadoğu arasında bir balayı süresi"nin yaşandığını belirterek "Şimdi ise, (Türkiye) bölgede meydana gelen derin değişim nedeniyle net bir tercih yapmak zorunda. Balayı süresinde ise, böyle tercihleri yapmak mecburiyetinde değildi" şeklinde konuştu.

Jpost'ta yayımlanan analizde Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'yi geleneksel Batı'ya yönelişinden uzaklaştırdıkları, bu stratejinin, Ankara İran'a uzanıp İsrail'e mesafe koyarken ABD'yi rahatsız ettiği ancak Türkiye'nin Arap sokaklarında popüler hale getirdiği, Suriye gibi komşularıyla gerilimleri azalttığı savunuldu.

Analizlere atfen "Şimdi ise, Ortadoğu'daki bölgesel kargaşa, Türkiye'nin yeni düzenini alt üst etti ve yine Batı'ya dönmesine yol açabilir" yorumuna yer verildikten sonra Ortadoğu'daki yeni gerçekler" karşısında Türkiye'nin politikasında zigzagların yaşandığı öne sürüldü. Bu bağlamda özellikle Libya politikası üzerinde durulduğu analizde Türkiye'nin ayrıca Suriye konusunda bir tutum belirlemekte debelendiği iddia edildi.

Brüksel merkezli Uluslararası Kriz Grubu'ndan Hugh Pope, Ankara'nın Suriye politikasının, Türkiye'nin güvenlik ve ticareti başlıca öncelikleri olarak benimseyen politikasının bir örneği olduğunu belirtirken Türkiye'nin şimdi sağladığı avantajları korumak için uğraş verdiği yorumunu yaptı.
 

'Siyasi ve ekonomik reform konusunda kilit ülke Mısır'

Fadi Hakura da "Türkiye'nin yükselen Ortadoğu demokrasilerine öğretecek fazla bir şeyi yok ancak Erdoğan'ın ılımlı İslami Adalet ve Kalkınma Partisi, AKP Partisi, ülkelerinde yeni demokratik arenaları test eden Müslüman grupları için bir model oluşturabilir" derken siyasi ve ekonomik reform ve devlet inşası konusunda kilit ülkenin Mısır olmayı sürdürdüğünü de savundu.

Hugh Pope da, Türkiye'nin yine Batı'ya doğru yönelebileceğini savunurken, Türkiye için bölgedeki fırsatların bundan böyle azalacağını öne sürerek, "Türkiye, AB ile ilişkisini yeniden değerlendirmek zorunda kalacak. Bugünkü Türkiye'yi şekillendirmiş olanı, Avrupa-Batı kuralları ile 80 yıllık entegrasyonudur. Bunu son yıllarda Ortadoğu lehinde ihmal etti" sözlerine ekledi.