'Türkiye ve Rusya birbirini anlıyor, anlamayan ABD'

Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın, Sputnik ile yaptığı röportajda Suriye krizi konusunda, Rusya ve Türkiye'nin birbirlerini çok iyi anlayan oyuncular olduğunu ancak anlamayan tarafın Amerika Birleşik Devtleri (ABD) olduğunu söyledi. Caşın, Fırat Kalkanı operasyonunun uluslararası hukuka uygun olduğunu söyledi.

cumhuriyet.com.tr




Uluslararası ilişkiler uzmanı Caşin, Sputnik'e verdiği röportajda Suriye krizi hakkında ve 'savaş alanı'nın sürekli değişen dinamikleri konusunda çıkarımlarda bulundu. 

Farklı olan ABD

Darbe sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki yakınlaşmaya dikkat çeken Caşın, "Rusya’nın bir arabuluculuk yoluyla Suriye konusunda daha olumlu bir geçiş için Türkiye’ye istihbari ve siyasi mutabakat konusunda da teminat verdiğini düşünüyorum" dedi ve bir süredir gergin olan iki ülke arasındaki yakınlaşmanın, ABD'nin çıkarlarına ters düştüğünü savundu.

Rusya'nın, Suriye'nin ve Irak'ın toprak bütünlüğünden yana olduğunu belirten akademist, Türkiye'nin de konu hakkında paralel bir görüşe sahip olduğunu belirtti. Ancak, CIA başkanı Brennan'ın açıklamasına gönderme yaparak ABD'nin konfederal bir yapılanma öngördüğünü, dolayısıyla 'farklı olanın ABD olduğunu' savundu.

Türkiye işgalci değil, Fırat Kalkanı hukuka uygun

Caşın, Türkiye'nin sınır konusunda "revizyonist" bir duruşu olmadığnın altını çizerek Fırat Kalkanı'nın uluslararası hukuk uygun olduğunu savundu:

"Bana göre Erdoğan ile Putin mutabakatı Halep’te bir müjde getirebilir. O da bayram süresince bir ateşkes ve insani yardım koridorunu açmak olur. Fakat Azez-Mare hattının korunması, El Bab’ın düşmesi konusunda, Türkiye’nin istediği bir güvenli bölgeyi tartışabiliriz. Terminolojide biraz değişiklik olabilir. Yani bunun da bir sınırları olacak. Güvenli bölge ama uçuşa yasak olmayan bölge, çatışmanın olmadığı, ateşkesin biraz da olsa insanları rahatlattığı bir hat olarak TSK destekli ÖSO ile bir temizlikten bahsedebiliriz. Bu hem Rusya’nın işine gelecek. Çünkü Halep-Türkiye bağlantı koridoru kesilecek. Hem de Rusya’nın en çok istediklerinden biri, Suriye sınırının Türk ordusu tarafından garanti altına alınması ve buradan geçişlerin olmaması, böylece de DAİŞ’in geriletilmesi söz konusu olacak."

Almanya krizi farkında

Caşın, Türkiye'nin savaşmayı değil ateşkesi seçtiğini belirterek, savaşın devamı konusunda büyüyecek mülteci krizi hakkında yorum yaptı. Türkiye'nin üzerindeki yükünün daha da ağırlaşacağını söyleyen akademisyen, Almanya'ya da yoğun bir mülteci akışı olacağını savundu. Almanya başbakanı Merkel'in de Halep'teki ateşkesi bu olası krizden dolayı savunduğunu ve dolayısıyla Türkiye'nin yalnız olmadığını belirtti.

Esas oyuncular Türkiye, Rusya, ABD, Suudia Arabistan ve İran: Tek çözüm ateşkes

Rusya'nın Suriye sahasında büyük bir değişikliğe yol açtığını söylene Caşın, önceden 'Suriye ordusunun sadece ülkenin yüzde 15'ini kontrol edebildiğini, Esad'ın Rusya sayesinde var olduğunu' öne sürdü.

Akademisyen, ABD'nin 'PKK ve PYD aracılığıyla kendi çizdiği bir Suriye' görmek istediğini; ancak geri kalan oyuncuların toprak bütünlüğünden yana olduğunu belirtti. Bölgede barışın sağlanması için uluslararası hukuka göre ateşkesi tek yöntem olarak gören Caşın, ABD'nin çatışan amaçlarına rağmen 'kayıtsız kalmayacağını' savundu. Aynı zamanda Birleşmiş Milletleri'n de bu süreçte önemli bir role sahip olduğunun altını çizdi.