Türkiye gündemine damga vurdu!

Türkiye gündemine bomba gibi düşen iki ayrı mahkemenin iki ayrı kararında da aynı hakimin imzasının bulunması dikkat çekti. Enis Berberoğlu’nun lehine olan Anayasa Mahkemesi (AYM) kararına karşı direnen İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Başkanı Akın Gürlek’in, 2017’de Sözcü yazar ve çalışanlarına hapis cezası verilmesine yol açan İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2017 yılındaki başkanı olduğu da öğrenildi.

ANKA

ANKA Haber Ajansı, dün Türkiye gündeminin birinci sırasına yükselen iki ayrı hukuki sürece ilişkin kararlar üzerinde yaptığı incelemede aynı hakimin iki ayrı davada da mahkeme başkanı olduğu sonucunu ortaya çıkardı.

BERBEROĞLU ALEYHİNE AYM’YE DİRENDİ

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, dün CHP’li Enis Berberoğlu’nun siyaset yapma hakkının Anayasa’ya aykırı biçimde ortadan kaldırıldığı gerekçesiyle yeniden yargılama yapılması kararını uygulamayarak Türkiye’de yeni bir siyaset-hukuk ilişkisi tartışması başlattı.

Oybirliğiyle alınan bu karara, mahkemenin en kıdemli hakimi olan Akın Gürlek, başkan olarak imza attı. 14’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne 5 Temmuz 2020’de başkan olarak atanan Gürlek, daha önce İstanbul 37’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanıydı. 

SÖZCÜ’YE CEZA 

Akın Gürlek, 37’nci Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı döneminde de 2017’de Sözcü yazar, muhabir ve çalışanlarına 3 yıl 6’şar aya kadar varan hapis cezası vermesiyle gündeme gelmişti. Mahkemenin bu kararı, dün İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanınca yeniden gündeme gelmişti. Gürlek, 37. Ağır Ceza Mahkemesi'ne geçici olarak getirilmişti ama karar duruşması haftasında heyetin kalıcı başkanı olarak atandı.  

Gürlek, İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimi olduğu dönemde de kamuoyunun yakından takip ettiği birçok davada verdiği mahkumiyet ve getirdiği yayın yasakları ile gündeme gelmişti.

AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davada Fethullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu 76 sanığın 107 duruşmadır yargılandığı davada halen 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor.

Gürlek’in baktığı kimi davalarda mahkemeden çıkan ve basına yansıyan kararların bir kısmı şöyle:

* CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun 23 Haziran’da Yargıtay tarafından onanan 9 yıl 8 ay 20 günlük hapis cezası 

* Müzisyen Atilla Taş ve gazeteci Murat Aksoy’un, “cebir ve şiddet kullanarak darbeye ve anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” iddiasıyla tutuklanması

* Selahattin Demirtaş’ın “silahlı terör örgütü propagandası yapmak”tan 4 yıl 8 aya, Sırrı Süreyya Önder’in de 3 yıl 6 aya mahkûm edilmesi 

* Polis tarafından atılan gaz kapsülünün öldürdüğü Berkin Elvan’ın cenazesine katılmaktan tutuklanan sosyoloji öğrencisi Berkay Ustabaş 1 yıl boyunca tahliye edilmeyip, 5 ay hapis alması 

* Aralarında ÇHD Genel Başkanı Av. Selçuk Kozağaçlı’nın da bulunduğu tutuklu 17 avukat hakkında tahliye kararı verilmişken, avukatlara 11 ila 18 yıl arasında ceza verilmesi   

* MİT TIR’ları davasında yargılama sırasında yurt dışına giden Cumhuriyet Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’ın tüm mal varlığına el konulması, 3 taşınmazı için kayyım atanması