"Türkiye ekonomisi çok çok üstün bir performans ortaya koydu"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, gelişmekte olan ekonomilerin, küresel ekonomik kriz nedeniyle büyük zorluklar yaşadığını belirterek, ''Bütün engellere rağmen, küresel engellere rağmen Türk ekonomisi, küresel geri gidişe rağmen çok çok üstün bir performans ortaya koymuştur'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

İsviçre'nin Zürih kentinde düzenlenen Türkiye-İsviçre İş Konseyi Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'de gerçekleşmekte olan çok önemli teknolojik gelişmeler nedeniyle büyük bir memnuniyet duyduklarını söyledi.

Türkiye ve İsviçre açısından, yenilenebilir enerji kaynakları konusunda birlikte çalışmanın çok önemli olacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Daha güvenli sürdürülebilir ve ekonomik anlamda bütün kesimleri tatmin edecek çalışmalar, temiz enerji teknolojileri açısından bakıldığında yenilenebilir enerji kaynakları bizim için önemli olacaktır. Elbette ki, buradaki potansiyel geniş. Ancak bu potansiyeli ne şekilde uygun ve verimli bir şekilde kullanarak, dünya enerji ihtiyacına en üst düzeyde katkı sağlayabiliriz, biz buna bakmalıyız. Yenilenebilir enerji imkanları uzun soluklu ekonomik hedeflerle uyumlu ve katkı sağlayabilecek şekilde ele alınmalıdır. Maliyet etkinlik analizleri etkin olmalı. Burada baktığımız yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması ile ilgili olarak ekonomik kaygılar ön plana çıkmakta ve bu imkanların kullanılması engellenmektedir.
Şuna inanıyorum ki, elbette ki bu forum içinde üzerinde durulması gereken konu Türkiye'deki çalışmalar. Gelişmekte olan ekonomiler, küresel ekonomik kriz nedeniyle büyük zorluklar yaşamakta bu dönemde. Açık piyasa ekonomileri, finansal sistemlere entegre olmakta ve Türkiye de bunların dışında değil. Bütün engellere rağmen, küresel engellere rağmen Türk ekonomisi, küresel geri gidişe rağmen çok çok üstün bir performans ortaya koymuştur. Küresel ekonomik kriz içerisinde, Türkiye'nin risk ölçümleri, Portekiz, İtalya, İspanya ve Belçika'nın gerisinde. Türkiye, Avrupa'da 6. büyük ekonomiye sahip. Türkiye ekonomisi geçmiş olduğumuz 2010 yılı ilk yarısında yüzde 11'in üzerinde bir büyüme göstererek çok çok önemli bir büyüme gerçekleştirdi. Ve hedefimiz, Cumhuriyet'in 100. kuruluş yıldönümünde dünyadaki en büyük 10 ekonomi arasına girmek.''

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye ekonomisi açısından da kalitenin çok önemli bir unsur olduğunu belirterek, bilimsel ve teknolojik gelişmelere Türklerin büyük önem verdiğini dile getirdi.

Türk halkının daha iyi bir gelecek için hareket ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, şunları söyledi:
''Bu açıdan baktığımızda bilgi temelli ekonomik kalkınma, hedeflerimiz, çabalarımız içerisinde önemli bir yer almakta. Bu bağlamda 1997 ve 2008 yılları arasında ortalamalara baktığımızda teknolojik yatırımlarla ilgili olarak, Türkiye'de OECD rakamlarının üzerinde bir ilerleme söz konusu. Bunlarla birlikte 2006 yılına baktığımızda o günden bu güne birçok yeni üniversite kuruldu Türkiye'de. Türkiye teknoloji ve bilgi temelli ekonomik yapılanmaya büyük katkılar sağlamakta bütün bunların yanında.
Sürdürülebilir enerji verimliliği ve araştırma geliştirme konularına da büyük önem vermekteyiz.''

"Türkiye eğitime büyük önem veriyor"

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye ile İsviçre arasında temiz enerji teknolojisi konusunda da işbirliği yapılabilecek önemli bir potansiyelin var olduğunu söyledi.

Doğa ve çevreye uyumlu enerji ve tüketim sistemleri ve geriye dönüşebilir, temiz enerji kaynaklarının Türk yetkililerin üzerinde önemle durduğu bir konu olduğuna işaret eden Gül, bu konunun sadece Türkiye'yi değil global olarak herkesi ilgilendirdiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin eğitime büyük önem verdiğini belirterek, eğitime verilen ağırlığın, bilimsel ve teknolojik alandaki gelişmelerin Türk ekonomisinde de önemli bir ağırlık oluşturduğunu ifade etti. Enerjinin tutarlı ve faydalı bir biçimde kullanımına da değinen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''Geriye dönüştürülebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesi bu bağlamda önem arz etmektedir'' diye konuştu.

Rüzgar enerjisinin payının kısıtlı olduğunu, ancak gelecekte artmasının beklendiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, ''Diğer Avrupa ülkeleriyle karşılaştırıldığı zaman Türkiye'nin geriye dönüşebilir enerji üretme oranı yüksektir'' dedi.

"Var olan potansiyeli görün"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, temiz enerji kaynaklarının üretimi konusunda hem kamuya, hem de özel sektöre çok önemli sorumluluklar düştüğünü belirterek, Cleantech'in çalışmalarına da değindi.

Gül, artan enerji ihtiyacı göz önüne alınırken temiz enerji kaynaklarına yönelmek gerektiğini ve bu bağlamda İsviçre firmalarının uzun yıllar içinde edindikleri derin tecrübe ve bilgi birikiminin Türkiye'deki yeni enerji pazarının şekillenmesinde önem arz edeceğini söyledi. Gül, ''Türkiye, iklim değişikliği ve enerji güvenliği konusundaki küresel sorumluluğunun farkındadır'' dedi.

Bunun da pek çok ekonomik, sosyal ve ekolojik sorunların çözümüne katkıda bulunacağına işaret eden Gül, ''Sonuç olarak, ana hedefimiz enerji ve iklim değişikliği konusundaki küresel sorunları aşmaktır'' diye konuştu.

İsviçre'nin temiz teknolojinin gelişmesi konusundaki çalışmalarının her iki ülke için de faydalı sonuçlar doğuracağını belirten Gül, ''Eğer birlikte çalışırsak inanıyorum ki faydalı sonuçlar ortaya çıkacaktır. Onun için sizlere mesajım, Türkiye'ye gelin ve oradaki temiz teknolojiler için var olan büyük potansiyeli kendi gözlerinizle görün'' dedi.
 

İsviçre Cumhurbaşkan Leuthard

İsviçre Cumhurbaşkanı Doris Leuthard da küresel ısınma ve ozon tabakasının delinmesiyle birlikte dünyada tüm dengelerin değiştiğini söyledi.

Türkiye, Hindistan, Çin gibi ülkelerin büyüme oranının çok yüksek olduğunu, dünyada büyüyen ve gelişen ülkelerde enerji kaynaklarının kullanımının da öneminin arttığını dile getiren Leuthard, rezervlerin azalmasıyla birlikte enerjinin maliyetinin de artacağını belirtti.

Fosil enerjinin kısıtlılığının da önemli bir sorun teşkil ettiğini dile getiren Leuthard, İsviçre'de üniversiteden özel sektöre kadar uzanan bir yelpazede temiz enerji üretimi konusunda çalışmalar yapıldığını, bu konudaki çalışmalara büyük ağırlık verdiklerini kaydetti.

Teknoloji ve kaynakların kullanımı konusunda maliyetlerin artışı nedeniyle ''parası olanın'' enerjiye ulaşabileceğini ifade eden Leuthard, bunun da önemli bir sorun olarak ülkelerin önünde durduğunu söyledi.

Su konusunda da geleceğe bakıldığında çok olumlu bir tablo çizmenin zor olduğunu belirten Leuthard, İsviçre'nin enerjisinin yüzde 70'ini ithal ettiğini kaydetti. Leuthard, ''Eğer yeni kaynaklar bulmazsak, gelecek bizim için çok daha sıkıntılı olacaktır'' diye konuştu.
İsviçre Meclisinde bulunan ''Karbondioksit Yasası''nın da gelecekte önem arz edeceğini belirten Leuthard, temiz enerji üretimi ve yeni kaynaklar bulunmasıyla ilgili ülkesinin çalışmalarının devam ettiğini, bu pazarda Türkiye ile işbirliği yapmak istediklerini sözlerine ekledi.

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise sözlerine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve İsviçre Cumhurbaşkanı Doris Leuthard'a temiz enerji üretimi konusuna eğildikleri için teşekkür ederek başladı.

Dünyada enerji kaynaklarının giderek tükendiğini, ozon tabakasının delinmesiyle birlikte ortaya çıkan küresel ısınmanın ortaya çıkardığı sorunların büyüklüğünün ise herkes tarafından bilindiğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, iklim değişikliğinin büyük bir problem olduğu kadar yeni enerji kaynaklarının ortaya çıkmasında yürütülen çalışmalar konusunda da büyük bir rekabet pazarının bulunduğunu söyledi.

Yenilenebilir enerji kaynaklarının ortaya çıkmasının önemine işaret eden Hisarcıklıoğlu, Türkiye ile İsviçre arasında AR-GE faaliyetleri konusunda işbirliği yapılabileceğini, bu işbirliğinin daha ileri noktalara da taşınmasının önemli bir hedef olduğunu kaydetti.

Dünyanın geleceğinin insanların ellerinde olduğunu, var olan enerji kaynaklarının düşüncesizce tüketilmemesi gerektiğini de vurgulayan Rifat Hisarcıklıoğlu, ''Biz dünyayı anne ve babalarımızdan emanet almadık. Aslında çocuklarımız ve torunlarımızdan ödünç aldık. Buna göre hareket etmemiz gerekmektedir'' diye konuştu.

 

Gül, yuvarlak masa toplantısında

Cumhurbaşkanı Gül, İsviçre'nin Zürih kentinde, ''Economiesuisse'' tarafından düzenlenen üst düzeyli iş adamları yuvarlak masa toplantısına katıldı.

Toplantıda konuşan Gül, Türkiye'nin yüksek büyüme hızına, genç ve üretken bir nüfusa sahip bulunduğunu, küresel kriz karşısında rüşdünü ispatlayan ekonomisiyle fark yaratan güçlü bir ülke olduğunu söyledi. Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Dünya ekonomik krizle boğuşurken, finans kuruluşları iflas etmeyip bankaları son 3 yılda kar yazan nadir ülkelerden biri Türkiye'dir. Aynı şekilde, kriz ortamında kredi notu 2 kez üst üste yükseltilen nadir ülkelerden biridir. Sizin gibi yatırım çevrelerinin saygın temsilcileriyle bir araya geldiğimde, sıklıkla sorulan soru şudur: Neden Türkiye'de iş yapayım, niçin Türkiye'ye yatırım yapayım? Kısaca bu soruya cevap vermek istiyorum. Dünyada 16, Avrupa'da 6. büyük ekonomiye sahip olan Türkiye, bu yılın ilk 6 ayında yüzde 11'lik bir büyümeyi gerçekleştirmiştir.

OECD üyesi ülkeler arasında en hızlı büyüyen ülke olan Türkiye, bu performansıyla artık Çin ile mukayese edilmektedir. Türkiye'de halen enflasyon tek haneli rakamlarla seyretmekte olup işsizlik oranı da giderek azalmaktadır. Bazı yorumcuların isabetle ifade ettiği üzere Türkiye, artık Avrupa'nın son yıllardaki en sağlıklı adamı haline gelmiştir.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisselerin değeri rekor düzeyde artış göstermekte, Türkiye'de doğrudan ve portföy yatırımları düzenli olarak büyümekte, kamu maliyesi ise güçlü ve istikrarlı bir görünüm arz etmektedir. Yine saygın bazı derecelendirme kuruluşları tarafından yapılan değerlendirmelerde Türkiye'nin 2017 yılında dünyanın en hızlı büyüyen ikinci ekonomisi haline geleceği de tahmin edilmektedir.''

Toplantıya katılan İsviçre Cumhurbaşkanı Doris Leuthard da İsviçre ekonomisine ilişkin bilgi verdi. Türkiye ile İsviçre arasındaki ticaret hacminin daha da büyütülmesi görüşünde olduklarını dile getiren Leuthard, enerji ve turizm konularında işbirliğinin de artırılması gerektiğini ifade etti. Leuthard, Türkiye'nin büyüme oranı yüksek olan bir ülke olarak yatırımcıların cazibe merkezleri arasında yer aldığını söyledi.