'Türkiye-Çin ilişkileri önemli bir aşamaya geliyor'

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye-Çin ilişkilerinin ''tarihi bir dönemeçten geçtiğini, önemli bir aşamaya geldiğini'' söyledi.

cumhuriyet.com.tr

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Yang Jiechi ile İstanbul'da bir araya geldi.  Çırağan Sarayı Bosphorus Salonundaki görüşme yaklaşık 1 saat sürdü. Basın mensuplarının kısa bir süre görüntü almasına izin verilen görüşme, daha sonra basına kapalı olarak sürdü.

Davutoğlu ile Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Yang Jiechi, yaptıkları görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlediler. Toplantıda konuşan Davutoğlu, ''Türkiye ile Çin arasında her alanda ve her düzeyde çok büyük iş imkanları mevcut'' dedi. Davutoğlu, Çin ile varılan mutabakata işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Şu konuda mutabakata vardık: Küresel alanda, bölgesel işbirliği alanlarında ve ikili ilişkilerde ortak bir stratejik perspektif geliştirmek zorundayız. Küresel konularda özellikle uluslararası siyasal düzen kurma çabalarında, BM Güvenlik Konseyinin iki üyesi olarak ve küresel birçok alanda ortak faaliyet yapan ülkeler olarak bu konularda küresel barışa büyük katkılar yapacağımızı düşünüyoruz. Ayrıca G-20'nin aktif iki önemli üyesi olarak küresel ekonomik sisteme birlikte çok büyük katkılar yapacağımızı düşünüyoruz. Türkiye ve Çin'in son yıllarda gösterdiği ekonomik performans küresel krize rağmen, bu küresel krizden en az zararla çıkan, hatta gelişerek çıkan iki ülke ekonomileri olarak bundan sonra G-20'de birlikte küresel ekonomik düzene ciddi ekonomik katkılar yapabileceğimizi düşünüyoruz. Çok köklü kültürel ve medeniyet iklimine sahip iki büyük ulus ve iki büyük devlet olarak, insanlık kültürüne birlikte büyük katkılar yapabileceğimizi düşünüyoruz. Çin ve Türk kültürü çok köklü tarihi geçmişe sahip kültürlerdir. Bu çerçevede Medeniyetler İttifakı Projesi başta olmak üzere küresel alandaki bütün kültürel konulara çok ciddi katkılar sağlayacağımıza da mutabık kaldık. Bu üç alanda da küresel alanda birlikte çalışacağız.''

Avrasya ölçeğinde de ortak ilgi alanına giren konularda ortak istişare mekanizmaları geliştirmeye karar verdiklerini vurgulayan Davutoğlu, ''Afganistan, Orta Doğu'daki gelişmeler, Irak, Avrasya ölçeğindeki diğer sorunlar gibi bütün bu konularda Türkiye ve Çin daha yakın bir işbirliği içinde olacak. İstişari mekanizmalar kuracağız'' diye konuştu. Tüm bu çalışma alanlarını içine alan kapsamlı bir stratejik çalışma grubu kurulacağını da anlatan Davutoğlu, son dönemde iki alanda üst düzey ziyaretlerin arttığını da anımsattı.
Önümüzdeki dönemde Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanının da Türkiye'yi ziyaret edeceğini kaydeden Davutoğlu, ''Bütün bu ziyaretlerle üst düzey diyaloğun artmasıyla küresel, bölgesel ve ikili alanlarda kapsamlı işbirliği alanlarının doğacağına inanıyoruz'' dedi.
 

İpek Yolu

Ulaştırma ve enerji politikalarını da ele aldıklarını ifade eden Davutoğlu, ''Çin'den Türkiye'ye uzanacak olan demir yolu kuşağına büyük önem veriyoruz. Urumçi'den Meşhed'e oradan Türkiye'ye gelecek ve klasik İpek Yolu'nu demir yolu haline dönüştürecek projeyi ele aldık'' diye konuştu. Türkiye ve Çin'in ekonomik konularda daha fazla işbirliği yapabilmesi ve iki ülke arasındaki dış ticaret açığının kapanabilmesi için alınacak tedbirlerin gözden geçirildiğini anlatan Davutoğlu, özellikle ticaret alım heyetlerine büyük önem verdiklerini söyledi. Çin'in Türkiye'de kapsamlı dış yatırımlar gerçekleştirebileceğini düşündüklerini de ifade eden Davutoğlu, Çin'den Türkiye'ye daha çok turist geleceği ümidini dile getirdi.

İki ülke arasında uçuşların artırılması, bir Çin bankasının Türkiye'de şube açması, kültürel alanda karşılıklı kültür merkezleri açılması ve öğrenci değişimi gibi konulara da değindiklerini anlatan Davutoğlu, şöyle devam etti: ''Siyasal temaslar, ekonomik ve kültürel ilişkiler daha da artarak devam edecek. Bu çerçevede de Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Uygur kökenli Çin vatandaşlarının Türkiye ile Çin arasında bir dostluk köprüsü olduğunu bir kez daha teyit ettik. Orada Çin'in kültürel ve ekonomik alanda yapacağı her türlü çalışmaya Türkiye'nin katkıda bulunabileceğini ilettik. Kendisi de bütün bu alanlarda çok büyük bir anlayış birliği içinde olduğumuzu ve her alanda birlikte çalışmaya hazır olduğumuzu bir kez daha teyit ettiler. Türkiye-Çin ilişkileri tarihi bir dönemeçten geçiyor, önemli bir aşamaya geliyor. Bu ilişkilerimizin küresel barışa, çevremizdeki ortak ilgili olduğumuz ortak bölgelere barış ve güvenlik getireceğine inanıyorum.''

Davutoğlu, konuk bakanın davetini de anımsatarak, en yakın zamanda Çin'i ziyaret etmek istediğini söyledi. Bakan Davutoğlu, ziyaretin miladi yılbaşı olan 1 Ocak ile Çin'in yılbaşı günü olan 14 Şubat arasında gerçekleşmesinin de önemli olduğunu belirterek, Çin'in 14 Şubattaki yılbaşını kutladı.

 

'Fikir alışverişinde bulunduk'

Jiechi, her iki 2 ülkeyi de ilgilendiren uluslararası meselelerde fikir alışverişinde bulunduklarını ifade etti. Her iki ülkenin de çok eski medeniyet ve kültüre sahip olduğunu ve halkları arasında güçlü bir dostluğun bulunduğunu kaydeden Jiechi, Çin ve Türkiye'nin resmi diplomatik ilişkiler kurmasından bu yana 39 yıl geçtiğini ve ilişkilerin giderek arttığını anlattı. ''İki taraf da karşılıklı olarak diğer ülkenin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösteriyor. Türk hükümetinin kararlılıkla tek Çin politikasını benimsemesini biz takdirle karşılıyoruz'' diyen Jiechi, iki tarafın da uzun vadeli ve stratejik bakımdan ikili ilişkileri değerlendirmeyi kabul ettiğini belirtti.

Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın davetini kabul ettiğini ve Türkiye'ye resmi ziyarette bulanacağını anımsatan Jiechi, Türk liderlerini ve halkını Şanghay Expo'ya davet etti. Jiechi, Türkiye ile Çin arasındaki ticaret ve ekonomik alandaki işbirliği güçlendirilmesinin önemine işaret ederek, şunları kaydetti: ''Biz Türk tarafıyla birlikte her alandaki işbirliğini daha yüksek bir düzeye taşımayı arzu ediyoruz. Birlikte tedbir alarak kültür, turizm, eğitim ve sivil örgütler arasındaki iletişim ve temasları geliştireceğiz. Türk ve Çin ilişkilerinin ilerlemesinin zamanı geldi. İkili ilişkilerimizin çok kapsamlı bir aşamaya geleceğine inanıyoruz. Biz, uluslararası ve bölgesel meselelerde derin ve kapsamlı görüşme yaptık. Bu konularda da benzer ve aynı tutumlarımız var. Bundan sonra da birlikte çalışarak bu sorunların acil çözülmesi için çaba harcayacağız. Halklar ve bölgeler arasındaki temaslar konusunda da Çin hükümeti olarak Sincan Uygur Özerk Bölgesi de dahil olmak üzere Çin'in bütün bölgelerinin Türkiye ile temaslarını güçlendirmesini teşvik ediyoruz.''

Daha sonra basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Jiechi, bir soru üzerine, Çin ile Türkiye'nin ilişkilerinin gelişmesinin ciddi bir potansiyele sahip olduğunu belirterek, bu potansiyelleri kazanç haline getirmek istediklerini söyledi.
 

Türkiye'nin dünyada ve bölgesindeki barışa katkıları

Türkiye'nin dünyada ve kendi bölgesinde önemli etkilere sahip bir ülke olduğunu kaydeden Jiechi, Türkiye'nin bölgenin barışı ve dünyanın barışı için büyük katkılarda bulunduğuna dikkati çekti. Her iki ülkenin BM Güvenlik Konseyinde de işbirliğinin söz konusu olduğunu ifade eden Jiechi, küresel mali kriz ve iklim kriziyle mücadelede iki ülkenin benzer fikirlerinin var olduğunu kaydetti.

''BM Güvenlik Konseyinde İran'a karşı yaptırım içeren bir karar tasarısı gündeme gelirse Çin'in tavrı ne olacak?'' şeklindeki bir soru üzerine de Jiechi, uluslararası nükleer silahların yayılmasını önleme sistemini desteklediklerini ve sorunların diplomasi yoluyla çözülmesine önem verdiklerini belirtti. ''İran nükleer sorununun barış ve diplomasi yoluyla çözülmesi için çaba harcayacağız'' diyen Jiechi, Çin tarafı olarak çalışmaları devam ettireceklerini belirtti.