Türkiye Avrupa Konseyi’ne ‘katkı’sını kesiyor

Avrupa Konseyi bütçesine Türkiye’nin her yıl 20 milyon Avro fazla yardım yapması kararından vazgeçildi. Kararla Türkiye’nin AKPM’deki üye sayısı 12’ye düşecek, Türkçe resmi dil olmaktan çıkacak. Kararı Strazburg’da öğrenen CHP lideri Kılıçdaroğlu, hükümeti sağduyuya çağırdı.

Duygu Güvenç

Türkiye’nin Avrupa değerlerine verdiği önemi vurgulayarak 2016 yılında, Avrupa Konseyi’nin (AK) bütçesine her yıl 20 milyon Avro daha fazla katkı verme kararı sadece 2 yıl sürdü. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, geçen günlerde AK Genel Sekreteri Jagland’a gönderdiği mektupta Vaclav Havel ödülünün tutuklu bulunan eski Yarsav Başkanı Murat Aslan’a verilmesi nedeniyle bu katkıyı keseceğini iletti. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da kararı eleştirdi. Bu kararla birlikte Türkiye’nin AK Parlamenterler Meclisi’ndeki 18’e çıkan milletvekili temsil sayısı yeniden 12’ye düşecek ve Türkçe, konseyin resmi dillerinden biri olmayacak.

AB fonları artık sadece adalet sistemi ve STK'lara ödenecek

Avrupa Konseyi’nde düzenlenen Dünya Demokrasi Forumu’na katılan Kılıçdaroğlu, Genel Sekreter Thorbjon Jagland’ın yanı sıra Venedik Komisyonu Başkanı Gianni Buchicchio ve Fransa’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanı Nathalie Loiseau ile bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin Konsey Daimi Temsilcisi Erdoğan İşcan’ın onuruna verdiği yemeğe katıldı. Jagland ile görüşmesine İşcan’ı da alan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin konseye verdiği katkıyı azaltma kararını da eleştirdi.

Kılıçdaroğlu ve Jagland, görüşmelerin ardından kameralar karşısına geçti. Jagland, Türkiye’nin kararını anlamaya çalıştığını belirterek şunları söyledi: “Çavuşoğlu’ndan bir mektup aldım. Mektup, Türkiye’nin Avrupa Konseyi’ne büyük donör olarak kalmayı sürdürmeyeceğini ifade ediyordu. Şu anda nasıl bir takvim işleyeceğini henüz bilemiyorum. AK’nin ve AİHM’nin finansal açıdan her türlü desteğe ihtiyacı vardır” dedi.

‘Burada öğrendim’

Kılıçdaroğlu da Türkiye’nin şaşırtan bu kararını Strazburg’a gelince öğrendiğini belirterek “Sağduyunun egemen olmasını isterim. Türkiye’nin büyük donör olarak yer alması bizim için çok önemli” dedi. Jagland, Türkiye’nin bu aşamada konseye ve sözleşmeye yönelik taahhütlerine uymayacağına dair bir işaret almadığını söyledi. Jagland, OHAL Komisyonu’nun vereceği kararların, yeterli bir onarım mekanizması olup olmayacağını da göstereceğini belirterek, komisyon’dan sonra AİHM’e başvuru kapısının açık olacağına işaret etti. Bu kararın, Dışişleri Bakanlığı’nda temsil giderlerinin azaltılması için yayınlanan genelgeden kısa bir süre sonra verilmesi de dikkat çekti. Ancak Türkiye, bunu bütçesindeki kısıtlama ile değil, Arslan’a verilen ödüla gösterdiği tepkiyle açıkladı.

Kavala çağrısı

Jagland ve Kılıçdaroğlu, Osman Kavala’ya yönelik tutuklama kararını eleştirdi ve serbest bırakılmasını istedi.